Uluslararası görüşmeler ve baskılar İranın Nükleer çalışmalarını durdurmasına yetmiyor. Bu gelişme sonucunda İsrail, İranı nükleer çalışmalarına devam etmesi konusunda açıkça uyardı.
Bir İran haber ajansının verdiği bilgi, tüm dünyanın gözlerinin tekrar İran ve nükleer çalışmalarına dönmesine sebep oldu. Haberde, İranın Mart 2006da iki nükleer reaktörün üretimine başlayacağını ve İran parlamentosunun üretim için gerekli bir milyon Dolar değerinde olan misil ve diğer savunma sistemlerinin Rusya tarafından satın alınmasının onayladığını belirtiliyor. Bu habere ilk tepki İsrailden geldi. İsrail Başbakanı Ariel Şaron Rusyanın bu tutumunun, İrandaki rejimi destekleyen çok tehlikeli bir karar olarak niteledi. İranlı yetkililer, Rusya ile askeri alandaki ticaretlerinin her zaman bulunduğunu ve bu konudaki sorulara cevap vermeye gerek olmadığını belirttiler. Rusyalı yetkililer ise satışın Rus yasalarına uygun olarak yapıldığının altını çizdiler. 1991 yılında Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra oluşan belirsizlikten dolayı, o tarihten itibaren Rusyanın İrana ne kadar nükleer silah ve gerekli malzeme sattığı bilinmiyor. Bu sebeple İranın bu çalışmalarında ne denli ilerlediği de tahmin edilemiyor.
New Yorkta Eylül 2005te gerçekleşen Birleşmiş Milletler toplantısında konuşan İran Cumhurbaşbakanı Mahmut Ahmedinecad, İranın nükleer çalışmalarının barışçıl olduğunu ve kendilerine gelen tehditlere kulaklarının kapalı kalacağını vurguladı ve ülkesinin nükleer enerji üretme hakkını savundu. Ahmedinecad ayrıca İsfahan nükleer merkezinde yürütmekte oldukları programı Kasım 2004ten beri Avrupa üçlüsü olarak tanımlanan İngiltere, Fransa ve Almanya ile yaptıkları görüşmeler sebebi ile bir iyi niyet göstergesi olarak durdurduklarını fakat bu görüşmelerden bir sonuç çıkmamasından dolayı Ağustos 2005 itibarı ile çalışmalarına devam etme kararı aldıklarını ifade etti.
İranın gizli nükleer çalışmalarının ortaya çıkarıldığı 2002 yılından itibaren, başta ABD ve İsrail olmak üzere ilgili ülkeler, İranın nükleer teknolojisinin ne düzeyde olduğunu öğrenebilmek ve nükleer bomba yapması olasılığına karşı Birleşmiş Milletlere bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun (International Atomic Energy Authority - IAEA) denetimine girmesi için baskı uyguladılar.
Uranyum düşük düzeyde zenginleştirildiğinde nükleer enerji olarak kullanılabiliyor. İran'ın bu teknolojiye sahip olduğu düşünülüyor. Eylül 2005te açıklanan bir araştırmaya göre, İranın nükleer silah yapabilme bilgisine sahip olmasına daha en az on yıl olduğu açıklanmıştı. İsraile göre ise birkaç senede bu bilgiye sahip olacak. Bu gelişmeler ışığında konuşan Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu yetkilisinin The Independent Gazetesine verdiği demeçte İranın Natanz zenginleştirme merkezini tam kapasite ile çalıştırması durumunda, İranın nükleer silah yapmasına sadece aylar kaldığı belirtildi.
Bu silahın mevzisinde olan İsrail adına Binyamin Netanyahu İranı uyararak, 1981de Irakta yaptıkları gibi bir hava saldırısı ile nükleer çalışmaları durduracaklarını açıkladı. İranlı yetkililer İsrailin bu durumda büyük bir hata yapmış olacağını ve büyük bir bedel ödeyeceğini açıkladılar.