Holokost sonrası İsrail -Almanya ilişkilerini değerlendirir misiniz ?
II. Dünya Savaşı sonrasında, şimdi gelinen noktada İsrail Almanya ilişkileri son derece pozitiftir. Almanya zannedilenin aksine gerek uluslararası platformda, gerek AB kapsamında İsrail yanlısı bir politika izlemektedir. Almanya, uluslararası platformda ABDden sonra İsraile en büyük desteği veren ülkedir.
İki ülke arasındaki ilişkiler Başbakan Ben Gurion döneminde başladı.
Devlet Başkanı Ezer Weizman Almanya Parlamentosunda konuşma yaptı. Aynı şekilde eski Almanya Cumhurbaşkanlarından Rau ve Kuller, Knessette konuşma yapmıştı. Bu durum iki ülke arasındaki dostluğun göstergesidir.
Diğer yandan açık açık söylenmiş olmasa da, Yom Kipur Savaşında Almanya İsraile silah yolladı. Zamanın Almanya Başbakanı Willy Brandt bu konuyu anılarında açıklamasa da verdiği bir röportajda; "Yom Kipur Savaşında İsraile yardım etmediğimiz doğru değildir" demişti. Bu arada İsrailde Willy Brandt adına kurulmuş bir orman var.
Almanyanın İsrailin en önemli, destekçilerinden biri olduğunu söylüyorsunuz. Diğer yandan Almanyanın son derece etkili olduğu ABnin pek de İsrail taraftarı olmadığını görüyoruz. Bunu nasıl yorumluyorsunuz?
Almanyanın ABnin en önemli üyelerinden biri olduğu gerçektir. Ancak AB politikalarını tek başına yönlendirebilecek güçte değildir. Özellikle İngiltere ve Fransa bölgedeki çıkarları sebebiyle İsrail yanlısı politika izlemekten ısrarla kaçınmaktadır.
İngiltere Araplarla olan ilişkileri sebebiyle İsraile uzak duruyor.
Burada İngilterenin antisemit olduğunu söylemek doğru olmaz. İngilterede çok sayıda Yahudi kökenli parlamenter, hatta aristokrat vardır. Ancak İngilterenin devlet politikası ABD ile olan güçlü bağlarına rağmen İsrail karşıtıdır. Aslında buna tam olarak İsrail karşıtlığı denilemez, ama Arap yanlısıdır. Bu durum ister istemez AB politikalarını etkilemektedir. AB, İsraile mesafeli durmaktadır. Filistinlilerin özgürlüğünü kazanması AB ile İsrail yakınlaşmasını sağlayabilir.
Almanya ve AB ülkelerindeki antisemitizmi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Şu anda gerek Almanya, gerek Avrupada endişe verici bir antisemitizmden bahsetmek mümkün değildir. Irkçı ve yabancı düşmanlığı hareketleri bile fazla itibar kazanmıyor. Bu tür partiler veya görüşler bir seçimde başarılı olsalar bile diğer seçimlerde gücünü kaybediyor.
Peki Fransada yükselen antisemitizm ve yabancı düşmanlığı?
Fransadaki yabancı düşmanlığı Kuzey Afrikadan göç edenlerin Fransız toplumuna kazandırılamamasından kaynaklanmakta. Göçmenler Fransaya entegre edilememiş ve karşılıklı çekişme yükselmiştir.
ABye yeni giren eski Doğu Bloku ülkelerinin Yahudilere bakışı nasıl?
ABne yeni giren eski Doğu Bloku ülkelerindeki sağcı eğilimleri ciddiye almamak gerek. Ancak Polonya her zaman antisemitti. Bu bir günde olmuş bir şey değildir. Polonyalıların antisemitizminde Katolik kilisesinin yoğun katkıları var. Polonyadaki antisemitizm bir önceki Papa, II. Jean Paulün çağrılarıyla zayıflamaya başladı. Bu ülkedeki antisemitizmin zararsız boyutlara inmesi nesiller alacak. (İşin ilginç tarafı Profesör Ehrlichin bile BDT Lideri Vladimir Putinin Yahudi düşmanı olmadığını söylemeseydi)
Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra bu ülkede yaşayan Yahudiler zekalarını çok iyi kullanarak çok önemli servetlerin sahipleri oldular. Putin bu durumu değiştirmek için haksız bir takım haksız uygulamalara girmiş olabilir.
Peki Rusya ve Putinin İsraile bakışı nasıl, Rusya neden nükleer enerji konusunda İrana yardım ediyor?
Rusya dengeleri korumaya çalışıyor. İsrail karşıtı bir politika gütme peşinde değil. Kaldı ki ABDyi kızdıracak adımlar atmaktan çekiniyor. Bu arada İranın nükleer silah elde etmesi, komşusu olarak Rusyayı memnun edecek bir olgu değildir.
Almanyanın İrana teknolojik destek verdiğini biliyoruz. İsrailin varlığını tanımayan ve İsrailin haritadan silinmesi gerektiğini söyleyen bir İrana karşı Almanyanın tavrı nedir?
Almanya, endüstrisinin gelişmesi için İrana verilen desteğin kesilmesi yönünde ABye gereken girişimlerde bulundu.
İran Şahı ülkesini çok hızlı bir şekilde modern bir ülke haline getirmeye kalktı ve bu geri tepti. Zamanın ABD yönetimi molla yönetimini kontrol etmenin daha kolay olduğu zannına kapılarak İrandaki rejim değişikliğine sesini çıkarmadı.Şimdi bunun neticesine tüm dünya katlanıyor.
En son ve gündemdeki konu FÖYde yapılan seçimler. Bu konudaki görüşleriniz nedir?
FÖY seçimlerini Hamas kazandı. Bu aslında çok şaşırtıcı değil. Filistin halkı oylarını İsraile karşı değil, El Fetihe karşı kullandı. El Fetih ve Mahmud Abbas yönetimi Filistinlilere gelecek ile ilgili bir umut vermedi. Filistinliler Hamasa oylarını köktenci olduğu için değil, çözüm arayışıyla verdi. Bu noktada Hamasın izleyeceği politika çok önem kazanacaktır. Hamas silah bırakır ve İsrail ile masaya oturacak zemini yaratırsa barış için bir şans olabilir.