PESAH5766-2006 Pesah Bayramı`nın, tüm dünyaya, ülkemize ve ulusumuza barış ve mutluluk getirmesini dileriz. ŞALOM
Pesah Agadasından bir yorum
İnsanlığın Küçük
Modelleri
Agada, Mısıra 70 kişi olarak inildiğini belirtmektedir. 70 sayısı hiç de rastlantısal değildir. Babil Kulesinde insanlığın temeli olan 70 milletten kişiler vardı. Bu yüzden Bene-Yisrael Mısıra indiklerinde 70 kişidirler; zira Yahudi Ulusu içinde, 70 farklı Yahudi kök-ruhu vardır. Bu kök ruhlarin her biri, dünyanın temel uluslarına denk gelir; bu da Yahudilerin dünyanın neresine giderlerse gitsinler, yerel halklarla kolayca anlaşabilmelerini sağlar. Zira Yahudiler, insanlığın küçük birer modelidirler (Rabi Tom Meyer).
Nasıl Asimile Olunur?
Agada Yahudilerin çok kalabalıklaştıklarını ve "ülkenin onlarla dolduğunu" belirtmektedir. Acaba gerçekten Yahudiler Mısırı dolduracak kadar kalabalık mı olmuşlardır? Mısır oldukça büyük bir ülkedir ve Mısırı terk ettiklerinde Bene-Yisraelin nüfusu yaklaşık 3.000.000du. Dolayısıyla "ülke onlarla doldu" ifadesi, onların her yerde hissedildiklerini ifade eder. Yahudiler nüfusça çok değillerdi, ama her alanda başarılı ve verimliydiler. Sanatta, ekonomide, ticarette
Ayırt edilebiliyorlardı ve özeldiler. Bunun ne gibi sonuçlar vereceğini tahmin edersiniz
Evet haklısınız
Bene-Yisrael nüfus patlaması yaşadıktan sonra etrafta çok dolaşmaya başlamışlardı. Toranın Bene-Yisraelin kalabalıklığını belirtmek için kullandığı sözcük ilginçtir: "Vayişretsu Kaynadılar." Fakat bu sözcüğün kökü pek de hoş bir kelime değildir. Şerets sözcüğü sürüler halinde dolaşan küçük hayvanları tanımlamak için kullanılır; her türlü böcek, fare, kertenkele bu sınıfa girer. Yahudileri tanımlamak için neden böyle bir sözcük seçilmiştir.
Talmud, Bene-Yisraelin çoğalmasının sadece nüfustan ibaret olmadığını belirtir. Halk çok kısa sürede asimile olmaya ve yozlaşmış Mısır kültürünün en alçak alışkanlıklarını edinmeye başlamıştı. Böcekler gibiydiler. Ve asimile değerlerini kendi çocuklarına aktarmaya başladılar. Agada daha sonra, ergenlik çağına ulaşmakta olan genç bir kızla ilgili şiirsel bir benzetme yapmaktadır. Yahudiler bir ulus olma aşamasındaydı; ama "çıplaktırlar" sürgün sırasında kendi özlerini kaybetmişlerdi; kim olduklarını unutmuşlardı. "Kendi kanları içinde debeleniyorlardı" köleliğin eşiğindeydiler; ama buna karşın "Kanları sayesinde yaşayacaklardı" Berit Mila mitsvası sayesinde devamlılıklarını garanti edeceklerdi. Asimilasyona rağmen, Yahudiler derinlerde bir yerde kendi öz kimliklerini halen korumaktaydılar. Bu, neredeyse her şeyini kaybetmiş, manevi yok oluşun eşiğinde olup, yine de direnen ve her şeyi sonuna kadar teslim etmeyen bir Yahudinin portresidir. Ve kurtuluşlarını sağlayan da işte bu olmuştur. Çünkü bir kişi eğer Yahudi olduğunu tamamen unutursa, o zaman Mısırdan çıkması mümkün değildir.
Özetlersek; Yaakov ve ailesi Mısıra geldikleri zaman, öncelikleri Yahudi kalmaktı. İlk fırsatta Erets-Yisraele dönebilmeyi istiyorlardı. Mısır bir sürgündü ve geçiciydi; Yahudi tarihinin yolunda sadece bir duraktı. Fakat orada bir süre geçirip çoğalmaya ve geniş topluma entegre olmaya başladıkları zaman, Yahudi olmanını anlamını kaybetmeye başlamışlardı. Ve bu gibi durumlarda tarih boyunca rastlandığı gibi
antisemitizm, köşeyi dönünce tam karşılarında olacaktı
(Rabi Tom Meyer).
Kaynak: Pesah Agadası
Türkçe Çeviri ve Açıklamarıyla Pesah Agadası ve Pesah El Kitabı
Hazırlayan: Moşe Farsi
İsterseniz bu kitabı www.gozlemkitap.com adresinden temin edebilirsiniz.