4 Ocakta Başbakan Ariel Şaronun felç geçirmesinin ardından beş ay boyunca başbakanlık görevini vekaleten yürüten Ehud Olmert, bu süre boyunca başbakanlık ofisini kullanmamış, hükümet toplantılarında da başbakanın yerine oturmamıştı.
Pazar günü başbakanlık konutuna yerleşen Olmert, yeni hükümetin en önemli görevlerinden birinin, İsrailin yeni sınırlarını belirlemek olduğunu açıkladı. Olmert, diğer İsrail liderlerinin arasında İsrailin sınırlarını çizme konusunda yaptığı açık konuşmalarla göze çarpıyor. İsrailin sınırlarını İsrail halkına güven verecek, sağlam bir Yahudi devleti şeklinde olmasını istediğini belirten Olmert, Filistin ağırlıklı yerleşim bölgelerinde yaşayan Yahudi yerleşimcileri de başka yerlere yerleştirmeyi planladığını açıkladı.
Yeni hükümetin ilk toplantısında, Olmert İsrailin Gazze ve Batı Şeria bölgelerinde yetkisi bulunmayan askerlere izin verilmeyeceğini, kanunlara karşı gelinmesine göz yummayacaklarını dile getirdi. İsrailin yeni Savunma Bakanı Amir Peretz ise, hükümete Filistinlilerin Gazze ve Batı Şeria giriş sınırlamalarını yumuşatacağını, Filistinli tüccarlara İsrailde daha çok çalışma hakkı vereceğini açıkladı. Filistinlilerin İsraile giriş çıkış kısıtlamaları, terörün engellenmesi açısından yakından takip ediliyor.
Olmert, Gazze ve Batı Şeria yerleşim birimlerinden dört sene içinde geri çekileceklerini açıkladı. Filistin Özerk Yönetimindeki (FÖY) seçimleri kazanan Hamasın İsraili tanımaması ve İsrailin Mahmud Abbasla karşılıklı görüşme yapmayı reddetmesi yüzünden, İsrail sınırlarını kendi çizeceği izlenimini veriyor. İsrailin önemli Yahudi yerleşim birimlerini ve Ürdün Vadisini doğuda güvenlik açısından tutacağı tahmin ediliyor.
İsrail halkının çoğunluğu Batı Şeriadan çekilme yanlısı ve hükümetin Ürdün Vadisini elinde tutma kararını destekliyor. Filistinliler için, doğuya geçişi sağlayan bu bölge büyük önem taşıyor. İsrail hükümeti bölgeyi tutmaya kararlı iken, yerleşim birimleri hakkında kesin bir sonuca henüz ulaşılamadı. Yerleşim birimleri terörist saldırılarına sık sık hedef olduğu için, yerleşim birimlerini korumak büyük bir bütçe ve güvenlik donanımı gerektiriyor.