İkinci lig serüveni yıllar sonra nasıl başladı?
Üç seneden beri YSK olarak baskette 2. lige çıkabilmek için mücadele ediyoruz. İlk sene Çanakkalede finallerde rakibimizin son saniyede kural hatasından kaydettiği bir basketle 2. lig şansımızı kaybettik. 2004 sezonunda bizim için kötü bir sezondu. Sezon ortasında antrenör değiştirmek zorunda kaldık. Bu nedenle de takım sezonu 5. bitirdik ve finallere katılamadık. 2005 sezonu için ise 2005 haziranında Tekel Sporun antrenörü Güven Öner hocayla anlaştık ve yaz okulundan itibaren onunla çalışmaya başladık.
Güven Hoca takıma gelmesiyle ne gibi deşiklikler oldu?
Güven hoca ile takımdaki on oyuncuyu değiştirme kararı aldık. Böylece sadece kaptan ve alt yapı sorumlusu olan Arçil dışındaki tüm oyuncuları değiştirdik. Yeni alınan 10 oyuncununda üniversiteli olmasına dikkat ettik.
Sezon boyunca yeni gelen oyuncularla mı devam ettiniz yoksa başka değişiklikler oldu mu?
Takıma yeni katılanlar arasında da uyun zorluğu çekenler oldu ve sezon başında 3 oyuncu ile yollarımızı ayırdık ve 3 yeni oyuncu aldık.Takımın tam anlamıyla oturması ligin ilk 5 maçından sonra oldu.
Takımda daha sonra herhangi bir değişiklik veya takviye olmadı mı?
Hayır takın oyuncu kadrosu uyum sağladıktan sonra ve galibiyet sayıları arttıkça ilk idari kadronun (Yalçın Abah ve Albert Mizrahi) yeterli olamayacağını düşündük ve Rıfat Perahyayı idari heyete ve Dani Finsde teknik menejer olarak aramıza aldık. Ayrıca alt yapıya destek amacıyla da yardımcı antrenör olarak Kemal Öner getirildi.
Lig içinde sizi zorlayan hangi takımlar oldu?
İstanbul liginde bizi en çok Şişli ve Deniz Gücü oldu. Biz liglerde mücadele ettiğimiz sürece bizim en büyük rakibimiz Şişli olmuştur. İkinci bir cemaat takımı olması sebebiyle hem de şişli belediyesinden destek alması sebebiyle bize göre bizim en büyük rakibimizdir.
Maçlarınız nasıl geçti,sizi izlemeye gelenler oldu mu?
Zincirlikuyu da oynadığımız tüm maçlarda gerek spor okulu örencileri, gerekse velileri bizi devamlı destekledi.Bu durum bizi çok motive etti.ve ilk yarıyı yenilgisiz kapattık. Lignin ikinci yarısı da yenilgisiz geçildi ve Mersin finallerine kaldık. Mersinde oynadığımız 4 maç sonunda Kütahya finallerinde oynamaya hak kazandık.
Kütahyada atmosfer nasıldı?
Kütahyadaki ilk 2 gün bizim son derece moral bozucuydu. İlk maçımızı Gölcükle oynadık ve kaybettik.İkinci maçımız da Antalya Sporla idi. O da mağlubiyetle sonuçlandı. Finaller bizin için bir anda kabusa dönüştü. Üçüncü maçımızda moral olsun diye tüm teknik heyet Kütahyaya gittik. Kütahyada ilk olarak Rıfat Perahya vardı. Alınan sonuçlardan sonra ben, Hayim Eskenazi,Nedim Fresko, Yusuf Sason Kütahya yolunu tuttuk ve 3. maçta Çukurovayı yenerek ilk galibiyetimizi aldık.Sıra bizim için hayati önem taşıyan Bosh maçıma geldi. Bosh Bursanın en müstesna ve zengin kulüplerinden biridir. Bu maçı kaybettiğimiz taktirde bütün emekler havaya gidecek ve tekrar bölgesel lige dönecektik.
Nasıl geçti o gece?
İdari heyet o gece hiç uyumadı takında sabahın üçüne kadar Boshun önemli maçlarını kasetten seyrederek taktik aldı. Maça büyük bir motivasyonla çıktık ve ligin yenilgisiz takımlarından birini 20 sayı farkla yenerek dörtlü gruba kaldık. Diğer takımlar Banvit, Antalya B.Bld, Gölüktü. Biz Gölcükle mücadele ettik ve ilk maçtaki hesabımızı bize yakışır bir şekilde aldık. Antalyada Banviti yendi. Birincilik için Antalya ile eşleştik, fakat arasında çok fark olan iki takındık.
Ne gibi? Farklı olan nelerdi? Oyuncular mı, teknik heyet mi?
Antalya belediye destekli ve tamamı birinci lig oyuncularından kuruluydu. Antalya, Efes Ülker gibi birinci ligde marka olmak ve turizm reklamı da bu yolla arttırmak istiyor. Biz bu takım karşısında bile ilk yarıyı 38ᆺ berabere kapattık. Fakat ikinci yarı bizim yorgunluğumuz, onların profesyonelliği ve hakemlerin inanılmaz kural hatası ile maçı sekiz sayı ile kaybettik. Bu YSKnın yakaladığı en önemli derecedir. Yıldırım daha önceki senelerde ya davetiye ile ya da üçün olarak 2.lige çıkmıştı.
Bundan sonra hedef nedir ve en çok merak ettiğim oyuncuların hepsi Müslüman. Gayrımüslim bir takımda oynarlarken bir sorun oluyor mu?
Bundan sonraki amacımız hemen 1. lige çıkmak değil 2. ligde kalıcı, 1.lige hem maddi hem de manevi hazır bir takım inşa etmek. Bunu da takımımızı yine üniversite de okuyan oyuncularla takviye ederek yapmayı planlıyoruz. Hedefimiz geniş bütçeli değil daha dar, daha mütevazi bir takım kurmak. Aynı zamanda da genç, yeni ve yetenekli oyuncuları Türk basketboluna kazandırmak. Oyuncuların durumuna gelince, YSKnın basket camiasında hiçte tahmin edilemeyecek bir ismi vardır. Bu takıma gelen oyuncu aldığı ücreti az bulabilir, çünkü piyasada daha geniş bütçeli kulüp var, fakat oyuncu bilir ki sonuç ne olursa olsun bizim kulüpten parasını alır. Takım birincide olsa sonuncuda olsa bizde oyuncunun parası ödenir. Sezon içinde bazı kulüplerde kötü gidişat başlayınca kulübün durumu müsait olsa bile ödemeleri durdurur. Bizde böyle bir şey söz konusu değil. Bu konu tüm basket camiası tarafından çok iyi bilinir. Biz de zaten oyuncularımızı ona göre seçer ve onlara ona göre değer veririz.
Son olarak ne söylemek istersiniz?
Önümüzdeki sezon maçlarımızın nerede oynanacağı belli değil, yakında belli olacak. Tek istediğimiz yalnız bırakılmamak. Maçlarımıza daha yoğun ilgi olursa bu hepimiz için daha iyi sonuçlar verir.