Debora ZAKUTODünya ve İstanbul Borsası sarsıntılı günler yaşanıyor. Türk Lirası değer kaybetti ve geçen hafta boyunca dolar 1.52`ye kadar çıktı. Danıştay`a yapılan saldırının ardından iyice kan kaybetmeye başlayan İstanbul Borsası`nın yakın zamanda düzeleceği bekleniyor
Borsadaki haftalık düşüş 9.31e ulaştı
ABD'de geçen hafta tüketici fiyatlarındaki artışın beklentilerin üzerinde çıkması üzerine, ABD Merkez Bankası'nın (FED) enflasyonla mücadele için faiz oranlarını yükselteceği endişesiyle borsalarda yaşanan yoğun satışlar, haftasonunda hız kesti. Asya borsaları yüzde 1.5 ile yüzde 4.2 arasında, Avrupa borsaları da yüzde 1'e yakın düşüş yaşadı. Geçen hafta boyunca Amerikan altının onsu ise 60 sent değer kazanarak 692.40 dolardan işlem gördü. ABD'de ham petrolün varili 19 sent düşerek 68.50 dolar olurken, Brent petrolün varili de 17 sent değer yitirerek 68.87 dolardan satıldı. Yoğun bir hafta geçiren borsalar, haftasonun da toparlandı, İstanbul Borsası ise kan kaybetmeye devam ediyor. Borsadaki son bir haftalık düşüş yüzde 9.31'e ulaştı.
İç ve dış sorunlar İstanbul Borsasını etkiledi
Dünyada yaşanan tüm bu sorunlar, Türkiyeyi iç sıkıntılardan dolayı ciddi bir şekilde etkiledi. Düşen enflasyon nisanda yine sürpriz yaptı. Moraller bozuldu. Bir anda milli gelire oranı yüzde 7'ye ulaşan cari açık akla geldi. Maliye'nin yabancı yatırımcılar için vergi incelemesi başlattığı söylentisi piyasayı etkiledi ve dedikodular başladı. Sosyal Güvenlik Reformu'nun veto edilmesi ve erken seçim tartışmalarının alevlenmesi tedirginliği artırdı. 9 Mayıs'ta ABD'den gelen faiz artırımı global dalgalanmanın fitilini ateşledi. Hafta başında yabancı yatırımcıların risk gördüğü ülkelerden hızla çıkmaya başlaması piyasalardaki yangını artırdı. Tam düzelme yaşanırken, tüm bunların üzerine bir de Danıştaya saldırı yapılınca dengeler bozuldu. Bankacıla yaşanan sarsıntılarda yabancı yatırımcıların Türkiye'den çıkardığı döviz tutarının 1 milyar doları geçtiğini belirtti. Böylece son 10 gündür piyasalarda görülen dalgalanmada Türkiye'den kaçan sermaye tutarı 6 milyar doların üzerine çıktı. Geçen haftadan bu yana panik halinde Türkiye'den kaçmaya başlayan yabana yatırımanın döviz piyasasında yarattığı sıkışıklığı yerli yatırımcıların yaptığı satışlar karşılamaya başladı. Dolar kurunun 1.50 YTL'nin üzerine çıkmasının ardından özellikle ihracatçı ve turizmcilerden önemli ölçüde döviz satışı geldi. Bankacılar döviz mevduatından YTL'ye geçiş yaşandığını da açıkladı.
Brezilyanın para birimi % 6 değer kaybetti
Türkiyedeki erken seçim tartışmaları ve Danıştaya gerçekleştirilen saldırı, yatırımcıları ürküttü. Yurt dışında yaşanan enflasyon, Türkiye ile aynı seviyedeki ülkelerde ciddi bir sarsıntıya yol açmadı. Cari dengesinin milli gelire oranı yüzde 1.9 olan fazla veren Brezilya para birimi real aynı dönemde yüzde 6 değer yitirdi. Seçim yılı olan ülkenin borsası yüzde 9 düştü. Avrupa Birliği kapasını aralamış olan ve cari açığının milli gelire oranı % 1.9 olan Polonya'da borsa % 4,5 kaybederken para birimi dolar karşısında sadece % 0.1 eridi. Çek Cumhuriyeti'nde borsa % 5 kan kaybederken, cari açığın milli gelire oranı % 2.1 olan ülkenin parası değer kaybetmek yerine para girişi ile % 1.8 değer kazandı. Petrol gelirleri sayesinde % 11.3 oranında cari fazla veren Rusya'da para birimi % 2.9 değer kazandı.
IMF heyeti kalış süresini uzattı
Bazı çalışmalar için geçen hafta boyunca Türkiyede bulunan IMF yetkilileri ziyaretlerini bir hafta uzatacaklarını belirtti. Çalışmaları sırasında sağlık harcamaları dolayısıyla bütçede 600 - 700 milyon YTL tutarında sapma olabileceği konusunda uyarıda bulunan heyet, bu haftada gerçekleşecek olan gelişmeleri de izlemeye karar verdi. IMF Dış İlişkiler Direktörü Mesud Ahmed, "Türkiyeyi de kapsayan çeşitli piyasalardaki oynaklık göz önüne alındığında, Türkiyenin programda öngörülen sağlam politikaları ve kapsamlı reformları uygulama kararlılığının sürmesini memnuniyetle karşılıyoruz" dedi. Ahmed, IMF heyetinin halen Türkiyede olduğunu hatırlatarak, heyetin Washingtona dönmesinin ardından daha geniş bir değerlendirme yapılacağını belirtti.
DPT cari açığın düzeleceğine inanmıyor
Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) Müsteşar Yardımcısı Birol Aydemir, Türkiyede cari açığın orta vadede pek düşmeyeceğini ve kurla cari açığı düzeltme olanağının da bulunmadığını bildirdi. "Kurla cari açığı düzeltme imkanı pek yok. Yapısal bir sorunu ancak yapısal reformlarla çözebilirsiniz" diyen Aydemir, 2005 yılında cari açığın artmasının en temel nedeninin petrol fiyatlarındaki artış olduğuna işaret etti. Ona göre petrol fiyatları aynı kalsaydı, 2005 yılında cari işlemler açığının 6.6 milyar dolar daha az olacaktı. DPT Müsteşarı Ahmet Tıktık, Türkiyede cari işlemler dengesini enerji maliyetleri ve sanayideki ithalata bağımlı üretimin bozduğuna işaret ederek, "Türkiye mevcut yapı içinde büyümeyi sağladığı oranda cari açık verir. Çünkü sanayisi ithalata bağımlı" dedi.
Yabancı basın da Türkiyeyi konuşuyor
Türkiye'de döviz kurunda yaşanan dalgalanmalar ve YTL'nin değer kaybı dünya basınında da yer buluyor. İngiliz ekonomomi gazetesi Financial Times (FT), 'Liranın değerindeki düzeltmenin sokaktaki adam için sürpriz olmadığı'nı yazdı. 'Sisteme en büyük şok enflasyondan geldi' ifadesini kullanılan haberde, 'Enflasyon yine yükseliyor. Cari açık büyümeyi sürdürüyor. Hükümetin amiral gemisi sosyal güvenlik reformu, bir süre için yasal boşlukta kalabilir. Bir Parlamento seçimi ufukta ve Türkiye'nin AB ile olan ilişkileri özellikle soğuk' yorumunu yaptı. Financial Times'ın haberindeki en çarpıcı yorumlardan biri ise 'Döviz kurları konusunda Türkiye kadar bilgili olan az ülke var' ifadesi oldu. Liraya ilişkin gelişmelerin veya yeni bir finansal kriz olasılığının yemek davetlerinde konuşulduğunu, gazetelerde manşet olduğunu kaydeden gazete 'Sokakta bir kişiyi durdurun ve döviz kurunu sor.
Emin olabilirsiniz ki kuruşuna kadar öğrenebilirsiniz' diye yazdı. İngiliz gazetesi, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın enflasyon hedefine sadık kalınacağında ısrar ettiğini belirterek 'Ancak analistler, (enflasyon oranı), liradaki düşüşün en büyük testi olduğu Merkez Bankası'nın yeni başkanı Durmuş Yılmaz için sert bir meydan okuma olduğunu söylüyorlar' diye yazdı. Enflasyondaki artışın kısmen petrol fiyatlarından aynaklandığını kaydeden gazete, Türkiye'nin dünyanın petrole en yüksek bağımlılığı olan ekonomilerinden biri olduğuna işaret etti.