G8`den İsrail`e destek

G8 Zirvesi geçtiğimiz hafta Rusya`da düzenlendi. Gündemin ana maddesinin Ortadoğu krizi olduğu toplantıda, ABD Başkanı George W. Bush İsrail`i haklı görürken, Fransa Cumhurbaşkanı Chirac ile Rusya Devlet Başkanı Putin, İsrail`in amacının askerleri kurtarmaktan farklı olduğu görüşünü savundu

Kavram
9 Ocak 2008 Çarşamba
Geçtiğimiz Pazar günü Rusya’nın St. Petersburg şehrindeki Konstantinovskiy Sarayı'nda toplanan Sanayileşmiş Batılı Ülkeler Zirvesi’nin (G8) ana gündemi Ortadoğu’da büyüyen gerginlikti. Ortadoğu’daki krize yönelik yapılan görüşmelerde, ülkeler arasında fikir ayrılığı yaşandı. ABD Başkanı George W. Bush, İsrail’in kendini savunmakta haklı olduğunu ve Ortadoğu’daki olayların sebebinin Hizbullah olduğu görüşünü ileri sürdü. Bush, aynı zamanda İsrail’in, uyguladığı eylemin sonuçlarına katlanması gerektiğini de dile getirdi.
Bunun yanı sıra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Hizbullah’ın iki askeri kaçırmasını kınarken, İsrail’in amacının yalnızca askerleri kurtarmak olmadığını savundu. Putin’e destek çıkan Fransa Devlet Başkanı Jacques Chirac ise, Lübnan topraklarına saldıranların durdurulması gerektiğini belirtti.
Zirve sonrası Almanya Başbakanı Angela Merkel, G8 ülkeleri tarafından yayınlanan bildirgenin ana maddelerini açıkladı. Merkel konuyla ilgili “Terörist güçlerin ve onları destekleyenlerin Ortadoğu’da karışıklık yaratmasına izin vermek istemiyoruz. Lübnan’a tam desteğin sağlanması ve Birleşmiş Milletler’in güney Lübnan’a yönelik kararlarının uygulanmasına ikna olduk” açıklamasını yaptı.
G8 ülkelerinin yayınladıkları bildirgede, üç İsrail askerinin bırakılması ve İsrail topraklarına yapılan roket saldırılarının durdurulması yönünde çağrıda bulunuluyor. Ayrıca İsrail’in Lübnan’dan çekilmesi gerektiğini belirten liderler, mahkum edilen Filistinli bakanların da serbest bırakılmasını öngörüyor. Dikkati çeken bir diğer nokta ise; İsrail cezaevlerinde tutuklu bulunan Arap mahkumların serbest bırakılmasına yönelik bir maddenin açıklamada yer almaması. Bildirgede aralarında Hamas ve Hizbullah’ın da bulunduğu radikal kesim suçlanırken, İsrail, Lübnan ve Filistin halkının demokrasi ve barış yönündeki umutlarının yok edildiğinin altı çiziliyor.
Ortadoğu’daki krize yönelik diğer maddelerde ise Lübnan ve İsrail arasında politik bir diyalog başlatılmasının desteklendiği bildirilirken, Gazze’ye yönelik kararlarda Filistin’in ‘Yol Haritası Planı’nı ve İsrail’in varlığını tanıması gerektiği öngörülüyor.
Liderler aynı zamanda Filistin Özerk Yönetimi Lideri Mahmud Abbas’ın; Amerika, Rusya, BM ve AB’nin üyesi olduğu Dörtlü’nün ilkelerine uymaya devam etmesi yönünde çağrıda bulunuyor.