Ortadoğu`da ateşkes çabalari

İsrail ile Hizbullah arasında 3. haftasına giren çatışmalar şiddetini sürdürürken ateşkesin sağlanması için uluslararası çabalar yoğunlaşıyor. Arabuluculuk için bölgeye giden Fransız ve Alman dışişleri bakanlarından sonra Amerika Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice da bölgede temaslarda bulundu.

Kültür
9 Ocak 2008 Çarşamba

Güney Lübnan’a, NATO komutasında uluslararası askeri güç gönderilmesi gündemde. 26 Temmuz’da Roma’da Türkiye’nin de katılımıyla bir barış konferansı düzenleniyor. Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Şefi Jan Egeland, Larnaka’da yaptığı basın toplantısında Hizbullah’ı  sivillerin arasına karışarak saldırıları evlerin arasından gerçekleştirmekle, İsrail’i de  insani hukuka aykırı davranmakla suçladı.

Filistinli ve Hizbullah teröristlerinin İsrail Ordusu’ndan 12 askeri öldürüp 3 askeri kaçırması ile başlayan gerginlik  tırmanmaya devam ediyor. Saldırıların ardından İsrail hem Gazze’ye girdi hem de Lübnan’ı  bombaladı. Hizbullah da İsrail’in kuzeyine 2200’ün üzerinde füze attı. Her iki tarafta da sivil can kayıpları artıyor.

Arabuluculuk için bölgeye giden Fransız ve Alman dışişleri bakanlarından sonra Amerikan Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice da  bölgede temaslarda bulundu. Lübnan’a sürpriz bir ziyaret düzenleyen Rice, Lübnan Başbakanı Fuad Sinyora ve İsrail Başbakanı Ehud Olmert ile görüştü. ‘Karşılıklı saldırıların hemen durmasını hepimiz istiyoruz’ diyen Rice, herhangi bir ateşkes anlaşmasında Hizbullah’ın değil Lübnan Hükümeti’nin taraf olmasını istedi. Rice sözlerine şöyle devam etti: “Lübnan'ın bütün toprakları üzerinde egemenliğini tekrar kazanmasını istiyoruz. Ancak ülkeyi geriye değil ileriye götürecek önlemler alınmalı ve ateşkes birkaç haftada bozulmayacak şartlar içermeli”. 

26 Temmuz’da İtalya’nın başkenti Roma’da ABD, AB, Mısır, Suudi Arabistan, Ürdün  ve Türkiye’nin de katılımıyla bir barış konferansı düzenleniyor. Toplantıda NATO ve Birleşmiş Milletler önderliğinde Arap ülkelerinin de katılımıyla bir barış gücü oluşturularak Güney Lübnan’a konuşlandırılması görüşülüyor. İsrail Başbakanı Ehud Olmert uluslararası barış gücü fikrine sıcak baktıklarını bildirerek, kalıcı barışın ancak Hizbullah’ın silahsızlandırılmasıyla mümkün olabileceğinin altını çizmişti.

Uluslararası barış gücüne yeşil ışık

İsrail Savunma Bakanı Amir Peretz, Lübnan'ın güneyine NATO komutasında geniş yetkiye sahip bir uluslararası gücün konuşlandırılmasını destekleyeceklerini açıkladı.

İsrail Savunma Bakanı Amir Peretz, Lübnan'ın güneyinde NATO komutasında geniş yetkilerle donanmış uluslararası bir gücün konuşlanmasını destekleyeceklerini açıkladı. İsrail Savunma Bakanlığı sözcüsü, Bakan Peretz'in, Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier'e "Hizbullah güçlerinin İsrail-Lübnan sınırından uzaklaşmasını garanti altına almak amacıyla, uluslararası bir barış gücünün geçici olarak konuşlandırılmasını kabul edeceklerini" söylediğini bildirdi. Peretz, bu gücün konuşlandırılmasını "Lübnan Ordusu’nun zayıf olması nedeniyle" kabul ettiklerini belirterek, "Bu güce, bölgede Lübnan Ordusu etkili bir şekilde kontrolü ele alacak duruma gelinceye kadar geniş yetki tanınmalı" dedi.  Peretz, gücün konuşlandırılması için herhangi bir takvim vermedi. Peretz aynı zamanda bölgedeki krizin çözülmesi için anahtarın "Hizbullah'ın kaçırdığı iki İsrail askerini serbest bırakması" olduğunu söyledi.

Güney Lübnan’da çatışmalar sürüyor

İsrail Ordusu, Hizbullah’ın Güney Lübnan’daki mevzilerinin bulunduğu stratejik öneme sahip Marun al-Ras köyünü ele geçirdi. İsrail güçleri ve Hizbullah arasında Bint Jbail Kasabası’nda çatışmalar sürüyor.  İsrail Ordusu’ndan yapılan açıklamada, çatışmalarda 4 İsrail askeri ile  10 Hizbullah militanının öldürüldüğü, iki militanınsa tutuklandığı belirtiliyor.


Hizbullah: Roket saldırıları sürecek

Hizbullah Lideri Şeyh Hasan Nasrallah, İsrail'in Güney Lübnan'daki kara operasyonlarının, bu ülke kentlerine karşı düzenledikleri roket saldırılarını durduramayacağını söyledi.

Nasrallah, Lübnan'da yayınlanan As-Safir Gazetesi’nde yer alan söyleşisinde, İsrail'in operasyonlarının siyasal bir sonucunun olmayacağını savundu. Ateşkes konusundaki bir soruya verdiği yanıtta, öncelikli sorunun İsrail'in Lübnan'a saldırılarının kesilmesi olduğunu belirten Nasrallah,  yapılabilecek çeşitli girişimlere de açık olduklarını söyledi. Hizbullah lideri, Lübnan Hükümeti’nin İsrail ile bu ülke hapishanelerindeki Lübnanlı ve diğer Arap esirlerin serbest bırakılması karşılığında ellerindeki iki İsrail askerinin serbest bırakılması yönünde yapılabilecek görüşmelere karşı çıkmayacaklarını ifade etti.

BM: ‘Hizbullah sivillerin arkasına saklanıyor’

Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Şefi Jan Egeland, Lübnan’a gerçekleştirdiği ziyaretten sonra yaptığı basın toplantısında Hizbullah’ı ‘korkakça sivillerin arasına karışarak saldırıları evlerin arasından gerçekleştirerek İsrail ateşini sivillerin üzerine çekmekle’ suçladı. İsrail’in operasyonlarının ‘orantısız’ olduğunu vurgulayan Egeland, her iki tarafta da sivillerin çok zor durumda olduğunu belirtti.  İsrail’in saldırılarının uluslararası insani hukuka aykırı boyutta olduğunu öne sürdü. Hizbullah’ı da sert bir dille eleştiren Egeland örgütün kadın ve çocukların arkasına saklanarak, sivil bölgelerden roket atarak sivil halkın hayatını tehlikeye soktuğunu söyledi. Egeland şöyle konuştu: “Hizbullah’ın İsrail ile çatışmalarda çok az sayıda militan kaybetmekle övündüğünü duydum,  ama yerleşim bölgelerinden saldırarak sivil kayıpların artmasına yol açıyorlar. Kimsenin silahlı adamlardan çok kadın ve çocukların ölmesinden gurur duyulacak bir şey olduğunu sanmıyorum.”

Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, 12 Temmuz’da iki İsrail askerinin kaçırılmasından sonra 600bin  Lübnanlı evlerini terk etmek zorunda kaldı. Hizbullah militanları ve askerler de dahil olmak üzere 380’nin üzerinde Lübnanlı çatışmalarda hayatını kaybetti. İsrail’de de 23’ü sivil olmak üzere 40 kişi hayatını kaybetti ve 400’ün üzerinde kişi de yaralandı. Hizbullah’ın füze saldırılarının başlamasından bu yana bir milyona yakın İsrailli yer altındaki sığınaklarda barınıyor.