Metin MİZRAHİ[email protected]ğitim şart!!! Hem de çok şart. 2001 yılından beri gerek yağmurda gerek sıcak havada motosikletin üstünde on binlerce km. geçirdim. Motosiklet kullanmak dikkat ve tecrübe gerektirir.Motosikletin size hakim olmasına izin vermeyeceksiniz, siz ona hakim olacaksınız. Kendinizi her gün eğitmeli her imkanınızda eğitim merkezlerini ziyaret ederek
Tam hazırız derken periyodik bakımlar; motosikletin altında yağ, benzin veya benzeri bir sıvı var mı? Lastik havaları (el ile bakılarak) inik mi? Işık sistemlerini çalışıyor mu? Motorun yağ ve su seviyelerinin durumu uygun mu? En önemlisi depomuzda benzin var mı? Bir çok model motosiklette benzin deposu göstergesi yoktur. Depo yaklaşık 17 lt kadardır ve 3dž lt arasında rezerve bölümü vardır. Rezerve bölümüne geçince motosiklette kırmızı ışık yanar ve sadece 30 km daha bu şekilde gitme şansınız kalmıştır.
Sabırsızlanmaya başladığımız anda motosiklete binmeye hazır olduğumuz söylendi. 2001 de motosiklet kullanmaya başladığım günden bu yana ilk kez heyecanlandığımı hissetmeye başlamıştım. Kullanmaya başladığınızda yol tutuşu zayıf olan motosikletin performansı, lastikler ısındıkça artmaya başladı. Parkurda dizili olan dubalar, sağ sol hareketleri ile slalom yapmamıza fırsat tanıdı. Farklı teknik ve sürüşler ile dubalar arasında aldığımız mesafe hem eğitim hem de keyif anlamında kaliteli vakit geçirmeye başladığımızın sinyallerini veriyordu. Güvenli sürüş eğitimlerinde farklı mesafeler ile dizdikleri dubalar, bizim eğitimimiz için 3 metre mesafe ile derecelendirilmişti. Dubalar ile yaptıkları farklı bir yol ise virajda güvenli yol alma ve aynı güven içinde virajdan çıkma konusunda tecrübe kazandırdı. Karşılaşabileceğimiz en keskin ve zor yol koşulları eğitim alanında sağlanmıştı. Pist alanında oluşturulan, 360 derece dönüş imkanı veren daire biçimindeki yolda ise motosikleti yatırarak dengede kalmayı, manevra kabiliyetini arttırmayı ve sürekli keskin bir virajda yol alma becerisini pekiştirdik. Her zaman çok da sağlıklı olmayan yol koşullarını da göz önüne alarak bize karşılaşabileceğimiz kötü hava ve yol şartlarında ne gibi önlemler almamız gerektiği de öğretildi. Bu bağlamda İstanbul yollarında görmeye alışık olduğumuz çukurların benzerlerini ustalıkla eğitim alanına adapte ettiklerini söylemeden geçmemeliyim.
Çukurları ustalıkla atlatma ve farklı yol koşullarında sürebilme kabiliyetini geliştirmek kadar, fren yapmanın da hayati bir önem taşıdığını unutmamak gerekir. Eğitmenlerimiz önem derecesi yüksek bu aktiviteyi sona bırakarak eğitimin devamında frenajımızı test etmeye başladılar. Düzlüğün sonuna yerleştirilen dubalar yardımı ile fren tekniklerini irdelemeye başladık. Belli bir düzlükte hızlandıktan sonra kendi ayarladığımız fren mesafesi ile iki duba arasında en yakın şekilde durmamız öngörüldü. Amaç iki dubayı araba, duvar yada bir levha gibi farz ederek günlük hayatta karşı karşıya kaldığımız durumları canlandırmaktı. Bu duruşta en önemli unsur ise ön frene basarak vites değiştirmeden ve tabii ki debriyaja dokunmadan durmayı sağlamaktı. Bu yöntemle ile öğretilen ise sizin en kısa mesafede durabilirsiniz. Farklı mesafeler, farklı zamanlamalar ile eğitmenler ellerindeki bayraklarında yardımı ile frenaj kabiliyetimizi arttırmaya devam ettiler.
İki gün boyunca devam eden eğitimlerimiz sırasında bu sayfada yer veremediğim, Güvenli Sürüşe ilişkin farklı bir çok sistem ile kendimi yetiştirdiğimi ifade etmeliyim. İyi bir motor kullanıcısı olmaya adaysanız veya bu konuya eğilimli iseniz bu eğitimden geçmenizi size tavsiye ederim.
Konuya ilişkin daha detaylı bilgi almak isteyenler yasam@salom.com.tr adresinden her zaman bana ulaşabilirler. Ayrıca bu konuyu aşağıda yer alan web sitelerinden de takip etmeniz mümkün.
http://www.honda.com.tr
http://www.bmwrideracademy.com/
http://www.suleymanmemnun.com/
http://www.lamatech.com