Cervantes Enstitüsü (Instituto Cervantes de Estambul) 8 Kasım akşamı Sefarad kültürünü mekanında ağırladı. Trezero Sefaradi`nin yazarları bu çalışmadan herkesin yararlanmasını, Judeo-Espanyol yaşam felsefesi ve düşünce tarzının anlaşılmasını amaçladıklarını belirttilerAnet PASE
El Djudyo no tiene leyes, tiene refranos.
Yahudinin yasaları yoktur, atasözleri vardır.
Gecenin diğer yarısında söz alan Fani Ender, Trezero Sefaradi adını verdikleri derlemelerinin yola çıkış hikayesini anlattı. Bu işe gönül vermiş Beki Bardavidin kendisini de çalışmasına ortak etmesiyle, çıktıkları yolda 1983ten beri topladıkları atasözü ve deyimleri kitaplaştırmanın haklı gururunu, sesinde taşıyarak eserlerini tanıttı. Atalarımızın; atasözlerine kafiyeli olmaları ve folklorik yapıları nedeni ile Proverbos değil de Refranes dediklerini dile getirdi. Fani Ender konuşmasına, Refranesler Sefarad folklorunda bir renk, bir mantık, yaşam felsefesi ve mizah kaynağıdır. Bugün dahi güncelliğini 500 kusur yıl sonra yitirmemiş olmasının nedeni insan hep insandır diyerek devam etti.
Kitabın özelliği, bugüne kadar yayımlanmış olanlardan farkı, kavramlara göre atasözü ve deyimlerin dizilmesidir. Kitap iki ciltten oluşmaktadır. Folklor De La Famiya Djudiya boda (düğün), madre (anne), padre (baba), vizino (komşu) gibi başlıklar altında toplanıyor. İkinci kitap De Punta Pie A Kavesa (ayak ucundan başa) alma (ruh), boka (ağız), mano (el) gibi 74 öğe altında toplanıyor.
Bu kitaplar tanınsın, okuyanlar sadakatle koruduğumuz
bu inanılmaz dile ve varsıllığa tanık olsun istedik.
Beki Bardavid ve Fani Ender
Fani Ender konuşmasını kitaba maddi ve manevi desteğinden dolayı Cervantes Enstitüsü Başkanı Pablo Martin Asueroya ve Yakup Almeleke teşekkürleri ile noktaladı. Ayrıca kitabın ortaya çıkışında bilgi, deneyimleri ve çevirileri ile yardımcı olan Dora Niyego, Karen Gerson Şarhon, İda Gilodoya, dizgi, tasarım ve çalışma konusundaki titiz çalışmaları, mesaileri ve maddi desteği için Gözlem Gazetecilike editing ve basım aşamasındaki performansından dolayı Editör Gila Erbeşe, teşekkürlerini belirtti.
Dizeme tus proverbos, te dizere kensos.
Atasözlerini söyle bana, kim olduğunu söyleyeyim sana.
Asuero; amaçlarının İspanyadan göç eden ve dağılan bir kültürün, peşinden koşan insanlara katkıda bulunmak olduğunu açıkladı. Daha evvel yazılmış atasözleri kitaplarının bulunduğunu, fakat Latin hafleri ile yazılmış bir kitabın bulunmadığını, bunun önemli bir çalışma olduğunu vurguladı.
Son sözü alan Beki Bardavid, Ladino dilinde yaptığı konuşmasını sevecen tavrı ile yansıttı. Fani Endere onunla bu yola baş koyduğu için, teşekkürlerini sundu. 1983ten beri bıkmadan sabırla atasözlerini topladığını, otobüste, lokantada, sokakta yürürken, yataktan kalkar kalkmaz her an, her yere taşıdığı not defterine kaydettiğini anlattı. Beki Bardavid halen elinde basılmamış değişik atasözleri bulunduğunu, zamanla bunların da kitaplaşmasını umduğunu dileyerek konuşmasını bitirdi.
Cervantes Enstitüsü Başkanı Pablo Martin Asueronun misafirlerini kokteyle davet etmesi ile son bulan gece yeni eserlerin yaratılması umudu ile son buldu.
El jeni, el entendimiento i el spirito de una nasyon, se deskuvren en lus proverbos.
Bir ulusun dehası, anlayışı ve ruhu, atasözlerinden keşfedilir.
Bizler, bu çalışmayı yaparken kitaplarımızdan herkesin yararlanmasını amaçladık. Bilim adamı, öğretmen, ev kadını ....... Onları, gençlerin, eğitimcilerin okumasını ve Judeo-Espanyol dilini öğrenmelerini, böylece yaşam felsefe ve düşünce tarzlarını anlatmayı amaçladık.