11 - 12 Aralık tarihlerinde İran Dışişleri Bakanlığı başkent Tahran`da, “Yahudi soykırımını” tartışmak üzere bir konferans düzenledi. İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad`ın “Yahudi soykırımı bir efsanedir” açıklamasının ardından düzenlenen “Soykırım`a Evrensel Bakış”
Konferansa tepkiler
Yahudi soykırımının tarihsel gerçekliğini sorgulamak amacıyla düzenlenen uluslararası konferans tüm dünyada tepkiler uyanmasına sebep oldu. Reformcu eski İran Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi geçen yıl görevini devrettiği Mahmud Ahmedinecadı Yahudi soykırımını reddettiği için eleştirip, Holokostun artık tarihi bir gerçek olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtti. Ahmedinecadın İsrailin meşruiyetini tartışmak amacıyla II. Dünya Savaşında Yahudilerin gerçekten soykırıma uğrayıp uğramadıklarını konu etmesi İsrail, ABD ve Almanya-Frankfurtta konferans karşıtı gösteriler düzenlenmesine sebep oldu. İngiltere Başbakanı Tony Blair, Fransa Dışişleri Bakanı Philippe Douste-Blazy de böyle bir konferansın düzenlemiş olmasını kınadı. Avrupa Yahudi Kongresi Başkanı Pierre Besnainou, İrana ve İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecada gerekli yaptırımların uygulanmasını talep etti.
Avrupa Birliği Adalet Komiseri Franco Frattini, İran'daki Soykırım konferansı karşısında şaşkınlığını ifade etti. II. Dünya Savaşı sırasında 6 milyon kadar Yahudi'nin Naziler tarafından katledildiğini reddeden her türlü girişimi şiddetle kınadığını ve Avrupa komisyonunun bu olaya karşı Avrupa Birliği anlaşmalarıyla sahip olduğu tüm kuvvetleri kullanmakta kararlı olduğunu dile getirdi.
İran ise konferansın tarihçilerin tartışabileceği bilimsel bir forum olduğunu ve İran Devlet Başkanı Mahmud Ahmedinecad'ın Holokost ile ilgili görüşlerine cevaplar aramayı amaçladığını savunuyor.
Ahmedinecada Yahudi Desteği
Konferansın ardından görülen bir fotoğraf karesi ilgi çekiciydi. Her fırsatta İsrailin haritadan silinmesi gerektiğini savunan Mahmud Ahmedinecad dini kıyafetleri içindeki hahamlarla el sıkışıyordu. Konferansa katılan ve bu görüntüleri veren Yahudiler; İsrail ve Siyonizm karşıtı, atalarının soykırıma uğradığını kabul eden ancak bu olayın İsrail devletini meşru kılmadığını ileri süren Naturei Karta (Şehrin-Kudüsün Muhafızları) üyeleriydi. Önemli bir kısmı İngiltere ve ABDden geliyordu. Bu katılımcıların ortak görüşleri ve İsraile karşı olmalarının sebebi ise İsrailin politikaları ile gerçek Yahudiliği dünyadan silmekte olduğuydu. Naturei Karta üyelerine, Mesih gelmeden önce İsrail devletinin kurulması fikrine karşılar.
İngilterede yaşayan Haham Aharon Cohen, konferansta yaptığı konuşmada Ortadoğudaki acının ve kan davasının sona erip, İsrail devletinin barışçıl bir şekilde son bulması için dua ettiğini söyledi. Cohen, İsrail devleti olacaksa da yüzyıllar boyunca bu topraklarda Araplar ve Yahudiler barış içinde yaşadıkları için tüm Filistinlilerin arzuları doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğini belirtti. Cohen, II. Dünya Savaşında Yahudilere karşı soykırım düzenlendiği gerçeğinin şüphesiz doğru olduğunu ancak bunun kullanılmaması gerektiği görüşünde.
Avustralyalı Haham Moishe Arye Friedman soykırımın sürekli gündeme getirilmesinin sebebinin İsrailin diğer insanlara acı vermesini meşrulaştırmak olduğunu söyledi. Friedmana göre onlar için önemli olan Yahudilerin geçmişte ne kadar acı çektiklerini anlatmak değil, soykırım söylemini bir tür ticari, askeri ve medyatik güç olarak kullanmak. Friedman, Yahudilerin gelecekte kendilerini güvende hissedebilmeleri için İsrail devletinin bugünkü politikasına son vermesi gerektiğini savunuyor.
İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad ile bahsettiğimiz hahamları buluşturan ortak nokta ise Siyonizm. Kudüs yakınlarındaki Siyon dağından adını alan Siyonizm, 19.yüzyılın sonlarında bu topraklarda bir Yahudi Devleti kurma idealini benimseyen bir ideoloji olarak tanımlanabilir. İsrail devletinin varlığını reddeden ve tıpkı Sovyetler Birliği gibi yok olacağını iddia eden Ahmedinecad net olarak Siyonizm ideolojisine karşı tavrını belli etmişti. Diğer tarafta, aynı anlayış ile ABDde İsrail bayrağını yakıp gösteriler yapan ve Siyonizme karşı mücadele ettiklerini söyleyenler de üyelerinin aşırı dinci Yahudiler olduğu Naturei Karta.
Naturei Karta nedir?
Şehrin takipçileri ve koruyanları anlamına gelen Naturei Karta Cemaati bir İsrail Devleti kurma fikrinin Yahudiliğin özüne aykırı olduğu düşüncesinde olan Ortadoks Yahudilerden oluşuyor. Üyeleri, Yahudilerin kutsal bir kitabı olan Talmuda göre Mesih gelene kadar bu dine inananların devlet kurmaması gerektiğini savunuyorlar. Bu yüzden hem İsrail devletinin varlığını hem de Kudüsteki Yahudi din adamlarını reddediyorlar.
Naturei Karta Cemaati Sözcüsü Yisroel Feldmana göre Yahudilik Tanrıya giden bir yol, ruhani bir din ancak Siyonizm dinsizlik ve Tanrıya isyan etmek anlamına geliyor. Feldmanın anlattıklarına göre, Siyonistler bir ülke kurmak için toprak ararken ilk önce Ugandaya gitti. Uganda zengin madenleri ve verimli toprakları açısından hoşlarına gitti ancak Avrupada yaşayan hiçbir Yahudi Afrikaya göç etme niyetinde olmadığından oraya götürecek Yahudi bulamadılar. Bu yüzden planlarını Filistine çevirdiler. O sırada Filistinde bir grup dindar Yahudi vardı. Siyonistler Filistine gelince dindar Yahudiler ve Müslüman Araplar için büyük bir tehdit oluşturdular.
1920de Aida Kreadus(Tanrıdan korkanların cemaati) adında Siyonistlere karşı mücadele eden grup, 1938de Naturei Karta (Şehrin takipçileri ve koruyucuları) adını aldı. 1947de de Hahambaşı Deshinski Birleşmiş Milletlere 60 bin müridi olduğunu ve işgal ederek kurulan İsrail Devletine katılmak istemediklerini belirten bir şikayet mektubu gönderdi. Siyonist hareketle savaşan kişilerin mücadelesi günümüzde de devam ediyor. Kudüste İsraili tanımayan fakat cemaate bağlı yaşayan 400 Naturei Karta ailesi yaşıyor. Naturei Karta üyeleri 13 Eylül 1993 Oslo Anlaşmasını da reddediyor çünkü görüşlerine göre İsrail devletinin içinde olduğu anlaşmalar Tevrata aykırı.
Naturei Karta üyeleri Filistinlilerin silahlı direnişini haklı buluyor. Bir İslam ülkesi olan İranı ziyaret eden üyeler, İran halkını mütevazi ve misafirperver bulduklarını, İranlıların da kendileri gibi Tanrıya inandıklarını ve dinle yönetildiklerini belirttiler. Müslümanlar ile Yahudilerin yüzyıllarca barış içinde yaşadıklarını fakat Siyonizmin ortaya çıkmasıyla birlikte huzursuzluğun başladığını öne sürüyorlar.
Cemaatlerinin sözcüsü Yisroel Feldman soykırımın gerçekleştiğini kabul ettiklerini hatta dedelerinin soykırımda öldüğünü açıkladı. Kendilerine göre, İsrail devleti soykırımı kullanıp ülkeleri işgal ederek, Tanrıya karşı geliyor.
Naturei Karta üyeleri, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecadın talimatıyla Tahranda düzenlenen Yahudi soykırımının tartışıldığı konferansta soykırımı inkar eden Ahmedinecad ile el sıkışırken, İranda yaşayan Yahudi Cemaati ise konferansa karşı tepkisini gösterdi. İran Parlamentosunun tek Yahudi milletvekili olan Maurice Motamed konferansın İran Yahudilerine bir hakaret olmakla kalmayıp, Holokost konusuna duyarlı olan tüm ülkeleri de aşağıladığını dile getirdi.
Konferansta, İsrailin dünya haritasından silinmesi gerektiğini daha önce açıklayan Ahmedinecad, tıpkı Sovyetler Birliğinin silindiği ve bugün var olmadığı gibi, Siyonist rejiminin de yeryüzünden silineceğini dile getirdi. Ahmedinejad bu demeci ile özellikle İsrail karışıtı Ortodoks Yahudilerden büyük alkış topladı. Sadece Holokostun varlığını inkar edenlerin bulunduğu konferansta Ahmedinecad; Holokost inkarının suç sayılmasına itafen, İranda özgür düşüncelerin kardeşçe paylaşılabileceğini ve kendini özgürce ifade etmek isteyen kişilerin aralarında bulunabileceklerini açıkladı.
Kaynakça;
http://www.nkusa.org/
http://www.nkusa.org/activities/Speeches/2006Iran-Feldman.cfm
http://www.nkusa.org/activities/Speeches/2006Iran-ACohen.cfm
http://www.ucalgary.ca/~elsegal/363_Transp/Orthodoxy/Naturei.html
http://www.cnn.com/2006/WORLD/meast/12/12/iran.holocaust.conference.reut/index.html
www.turkishweekly.net