YAHUDİ DÜNYASINDAN

Nelly BAROKASİsrail Müzesi Holokost Kurbanları`nın eserlerini geri verecekUygulamaya konan yasalar uyarınca Holokost Kurbanları`na ait sanat eserlerinin mirasçılarına verilmek üzere İade Komisyonu`na teslim edilmesi gerekiyor.

Kültür
9 Ocak 2008 Çarşamba

 Holokost’ta öldürülen kişilerin mallarının tespiti ve iadesi yönünde çalışan parlamento komisyonu, II. Dünya Savaşı sırasında Almanların el koyduğu Yahudilere ait sanat eserlerinin İsrail Müzesi’nde olan kısmının iadesini istedi. İsrail Müzesi’nde aralarında 476 tablo olmak üzere Holokost Kurbanları’na ait çok sayıda sanat eseri bulunduğu belirtildi. Sahipleri tespit edilemeyen sanat eserleri, Holokost kurtulanlarının veya Holokost’un anısını korumayı hedefleyen kuruluşların yararına kullanılacak. Henüz bu konu ile ilgili bir yazılı talep almadıklarını, aldıklarında bu talebi seve seve yerine getireceklerini belirten İsrail Müzesi Sözcüsü Rachel Schechter; “İsrail Müzesi bu hazinenin İsrail ve dünya Yahudileri adına korunmasını ulusal bir görev addediyor” dedi.

Holokost Kurtulanı Bar-Mitzva yaptı
Bugün 77 yaşında olan Samuel Modiano, 64 yıl önce Auschwitz kampında bulunduğu için Bar-Mitzva’sını yapamamıştı. Geçtiğimiz hafta Roma’da Tora’dan bir bölüm okumak üzere Teva’ya çağrıldığında Yahudi Cemaati’inden yüzlerce konuk sinagogda hazır bulundu. Numara damgalanmış koluna Tfilin taktığında, cemaatin din adamı dahil olmak üzere tüm konuklar gözyaşı döktüler. Roma Yahudi Cemaati’nin bir üyesi olan Samuel Modiano Rodos’ta doğdu. Holokost yıllarında bulunduğu Auschwitz’de ailesinin 60 ferdini yitirdi. Gençliğinde yaşadığı dehşetli dönem sırasında Bar-Mitzva yapamaması yıllarca yüreğinde bir eksikliğe dönüştü.
Roma Başhahamı Rav Riccardo DiSegni, “Bu dini geleneklerin her Yahudi insanın kalbinde yer etmesinin en anlamlı örneğidir” dedi. Holokost sonrasında Kongo’ya giden Modiano orada ticaretle uğraştı. Bu ülkede kargaşa çıkınca Roma’ya göç etti. Bar-Mitzva töreni süresince çok duygulanan ve göz yaşlarını gizleyemeyen Samuel Modiano, bu özel gününü kendisi ile paylaşan konuklara teşekkür etti.

Polonyalı yazara Kudüs Ödülü
Kudüs Belediyesi, ünlü Polonyalı yazar Leszek Kolakowski’nin toplumda bireysel özgürlük konusundaki felsefi çalışmaları nedeniyle bu yıl Kudüs Ödülü ile onurlandırılacağını duyurdu. Ödül sahibine 18 Şubat tarihinde Kudüs Uluslararası Kitap Fuarı’nın açılışında gerçekleşecek bir törende verilecek.  1963’ten beri yerel ve uluslararası yazarların katılımı ile gerçekleşen Kudüs Uluslararası Kitap Fuarı dünyanın en önemli kitap fuarları arasında yer almakta. Prof. Shlomo Avineri, Prof. Menahem Brinker ve Dr. Michal Govrin’den oluşan jüri heyeti, kişisel deneyimini ve cesaretini araç olarak kullanan Kolakowski’nin uzun yıllardır toplumda kişisel özgürlükler konusundaki mücadelesi ile esin kaynağı olduğu açıklamasını yaptı. Kolakowski’nin; her tür Ortodoksluk ve dogmatizmi eleştiren denemelerden oluşan “The Priest and the Jester” ve  düşünce ve seçme özgürlüğünün insanca yaşamda önemini vurguladığı “Towards a Marxist Humanism” adlı eserleri dikkat çekmekte.

Arabulucular Eli Cohen’in ailesi ile görüştü
Suriye ile İsrail arasında gerçekleşen gizli görüşmelerde yer alan arabulucular Eli Cohen’in aile fertleri ile bir araya gelerek, İsrailli casusun naşının iadesinin olası barış görüşmelerinin koşulları arasına alınması konusunu tartıştılar. Suriye’de idam edilen Eli Cohen’in eşi Nadia’nın arabulucularla buluşması İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın girişimi ile düzenlendi. Nadia Cohen, Haaretz Gazetesi’ne yaptığı açıklamada; hastalanmasından önce Ariel Şaron’un kendisine Eli Cohen’in naşının gömülmek üzere İsrail’e getirileceği sözünü verdiğini söyledi. Suriye anlaşmazlığının çözümlenmesini destekleyen Nadia Cohen, kocasının İsrail’de defnedilmesinin iki ülke arasında kurulabilecek güven ortamının ilk adımını oluşturabileceğini umuyor.
Eski Dışişleri Bakanı Silvan Şalom, bakanlık görevi süresince sürdürülen gizli görüşmelerden haberdar olduğunu söyledi. Meretz Partisi Başkanı Yossi Beilin de Haaretz Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, Kudüs ile Şam arasındaki görüşmelere İsviçre Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu Masası Başkanı Nicolas Lang’in arabuluculuk yaptığını belirtti. İsviçre Federasyonu Başkanı Micheline Calmy-Rey de İsrail ve Suriye arasındaki görüşmelerde İsviçre’nin önemli bir rol oynadığını vurguladı.

Adolf Eichmann sergisi
Adolf Eichmann’ın Buenos Aires’de yakalanıp yargılanmak üzere İsrail’e getirilmesi operasyonunda görev alan Mossad ve Şin Bet’in eski üyeleri, Holokost Eğitim Merkezi Massuah Enstitü’sünde açılan Eichmann sergisinde bir araya geldiler.
Şin Bet’in şimdiki başkanı Yuval Diskin, El-Al Müdürü Eli Romano ve 1960’da El-Al’in Buenos Aires seferinde bulunan kişilerin de katıldığı etkinlikte; kaçırma sırasında İsrailli ajanların kullandıkları Buenos Aires haritası, Eichmann’ın İsrail’de yargılanmayı kabul ettiğine ilişkin belgeyi imzaladığı kalem, Eichmann’ı takip ederken ajanlardan birinin kullandığı baston da sergilendi.
Şin-Bet’in görevlisi olan ve operasyonun başını çeken Avraham Şalom, yakalanmasından sonra 10 gün süren soruşturma döneminde Eichmann’ın  sıkıcı olduğunu ve bilgiçlik tasladığını anlattı. Avraham Şalom, kendisini kaçıranların Eichmann’ın asıl kimliğini bilmedikleri izlenimini yaratmak için soruşturmanın ilk aşamasında, azılı Nazi’ye ayakkabı ve şapka numarasının ne olduğu gibi sorular yöneltildiğini aktardı.