Sunuculuk maceranıza nasıl başladınız?
Ekin Ergök- Bu zaten bizim ilk sunuculuk deneyimimiz. Daha önce altı kişilik bir arkadaş grubu olarak teklifte bulunmuştuk. Fakat olmadı.
Meyir Gabay- Aslında biz vazgeçtik. Altı kişinin olması çok büyük bir sorumluluk gerektiriyor. Herkesin zamanının birbirine uyması lazım. Çekimler de uzun sürecekti. Altı kişi olmayacaktı kısacası. Bir iki ay sonra ise “Uç” programı için teklif geldi.
EE- Biz aslında programı devraldık. Kerem Seviç tek başına sunuyordu.
Bu programdan evvel sıra dışı sporlarla ilgileniyor muydunuz?
EE- Ben bmx yaptım iki sene. Hareket bisikleti. Pahalı bir spor. Selesi kırılıyor, özel sele gerektiriyor. Zaten eskiden Türkiye’de bulunmuyordu, şimdi daha yaygın. Onu da iki senedir yapmıyorum, bıraktım. Bisikletim hurda halinde evde duruyor.
İzzet Seni- Bende çok ekstreme bir şey yoktu. Bir paten vardı. Bir de sokak hokeyi oynuyorduk. Hokey oynarken pat, bir kızın kaşına geldikten sonra hokey hayatımız da bitti.
MG- Ben de kaykay yapıyordum, hepimiz ucundan tutuyormuşuz aslında.
Uç programına uygulamalı olarak katıldığınız zamanlarda korktuğunuz oldu mu?
MG- Bana en zorlu gelen program, trekking programıydı. Gebze’den Şile’ye kadar yedi saat yürüdük.
EE- İğne Ada’da trekking yaparken hava LJ dereceye kadar düştü. Dağın başında mecburi kamp yapmak zorunda kaldık.Gezi hepsinden daha zordu, resmen donduk.
İS- Eskiden kulak iltihabı geçirmiştim.Çanakkale’de 24 metreye dalacaktık. Onun için korktum ama en iyi ben dalmışım.
EE- Bu arada 27 metre dalmıştık.
En sevdiğiniz sporlar?
EE- Skydiving istiyoruz, şu ana kadar yapmadık. Benim en sevdiğim yamaç paraşütü oldu. Uçmak çok güzel.
İS- Motor crossları da aslında denemek istiyoruz. Karatede dayak yememiz de çok adrenalin doluydu.
Snowboard gençlerin çok ilgisini çeken bir spor dalı. Snowboard kampı hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?
EE- Son yılların en çok tutulan kış sporu snowboard. Biz artık kayakları attık. Kayakları değiştirip, snowboard yapıyoruz. Bu kamp, Uludağ’da düzenlenecek free styler bir snowboard kampı. Yurt dışından da bir grup gelecek ve onlarla bir hafta boyunca kamp yapacağız. Kampta kardan rampalar yapılacak. Yurt dışından gelen snowboardcuların performanslarını izleyeceğiz.
Üçünüzün de güzel sanatlar okuduğu dikkatimi çekti. İlerde bununla ilgili bir meslek yapmayı düşünüyor musunuz?
MG- Uç Şirketi kurucağız. Ben ürün tasarlayacağım. İzzet reklamı yapacak, Ekin de fotoğraflarını çekecek herhalde.
EE- Ben Mimar Sinan Üniversitesi fotoğraf bölümüne hazırlanıyorum.
İS- Aslında üçümüzün beraber yapmak istediği şeyler var. Elimizden geldiği kadar sanatımızı konuşturup hedeflerimize ulaşmaya çalışıyoruz.
Gelecek için hayalleriniz…
EE- Bizim ortak bir hayalimiz var. Eski bir vos vos minibüs satın alıp biraz kendimize uyarlayarak, minibüse tropikal meyveleri doldurup tropikal meyve suyu sıkmak.
MG- Asıl amaç gezmek. Ekstreme sporları sunmamızın da bizi çeken kısmı bu.
İS- Geçmişte hiçbirimiz ekstreme sporları bu kadar merak etmiyorduk. Şimdi normal bir kanal açacağıma, Extreme Sports ya da Euro Sport’u açmayı tercih ederim. Enteresan yarışmalar oluyor.
MG- Sadece sporları değil, uç yaşamları da işliyoruz. Sirkde çalışan insanları da görüntüledik mesela. Sonuçta farklı şekilde yaşıyorlar. Bir ev yok onlar için, 11ᆠ senedir geziyorlar. Belgesel nitelikte bir program da değil tabii. Akrobatın yaptığı bazı aletler var ölüm çemberi gibi. Onları yapmadık, cesaret edemedik.
