Pesah Bayramı`nın, tüm dünyaya, ülkemize ve ulusumuza barış ve mutluluk getirmesini dileriz. ŞALOM
Sevilla şehri içten içe kaynıyordu. Ağızdan ağıza yayılan dedikoduya göre; Hıristiyan küçük bir çocuk kaçırılıp öldürülmüştü. Elbette her zaman olduğu gibi çoçuğun Yahudiler tarafından kaçırıldığı ve öldülerek kanının matza hamuruna katıldığı iddia ediliyordu. Böylece Rabbi, tüm halkını temsilen büyük Engizisyon mahkemesine çıkartıldı.
Büyük Engizitör Rabbiden nefret ediyordu. Tüm çabalarına rağmen Rabbiden istediği itirafı alamıyordu. Çünkü Rabbi mantıklı ve soğukkanlı bir biçimde suçlamaları reddediyor, ortaya sunulan yalancı kanıtları çürütüyordu. Rabbiye kök söktüremeyeceğini anlayan baş papaz gözlerini devirerek bakışlarını yukarıya cennete doğru çevirdi ve şöyle dedi; Bu davanın yargılama kararını Tanrıya bırakıyorum. Gelin şöyle bir şey yapalım. İki kağıt alalım. Birine suçlu yazalım. Diğerini boş bırakalım ve bir kutuya koyalım. Rabbi kutudan bir kağıt seçsin. Eğer suçlu yazısı olan kağıdı seçerse, hemen tutuklanacak ve şehir meydanında kazığa bağlanacak ve yakılacaktı. Ama boş kağıdı seçerse suçsuzluğu kabul edilecek ve serbest bırakılacaktır. Papaz tabii ki bunu bu şekilde yapmayı planlamıyordu. Onun planında her iki kağıda da suçlu yazmak ve Rabbiyi hangi kağıdı seçerse seçin diri diri yakmak vardı. Rabbi de zaten bunu hemen sezinlemişti. Bu yüzden elini kutuya soktuğu vakit çektiği kağıdı hemen ağzına attı ve çiğneyip yutuverdi.
Engizitör baş papaz sinir için haykırdı hey sersem herif sen ne yaptın öyle Rabbi; çok basit diye cevap verdi. Siz şimdi sadece kutuda kalan diğer kağıda bakacaksınız. Orada ne yazıyorsa benim yuttuğum diğer kağıdın tersidir nasıl olsa. Yani suçlu kağıdı hala kutudaysa, demek ki ben beyaz kağıdı yuttum. O zaman zaten beni özgür bırakırsınız diye cevap verdi.
Elini kutuya uzattı ve son kalan kağıdı çekip çıkardı. Üzerinde suçlu yazıyordu. Rabbi zaferle sevinç çığlığı attı. İşte gördüğünüz gibi demek ki ben beyaz kağıdı seçmişim. Papaz yaptığı hilenin diğerleri tarafından anlaşılmaması ve hiç kimsenin gözünde küçük düşmemek için sesini çıkaramadı ve öfkeyle Rabbiyi serbest bırakmalarını istedi.
Ve onlar Rabbiyi özgür bırakıp gitmesine izin verdiler!...
Doğu Avrupa Halk Öyküsü
Anlatan: Nathan Ausube