Yako KOHENBilindiği gibi, Pesah Bayramı`nın birinci günü Mısır`daki köle olma durumundan kurtulup özgürlüğe kavuştuk ve Tanrı`nın atalarımıza (Avraham, Yitshak ve Yaakov`a) vadettiği Kenaan diyarlarına varmek ve orada yerleşmek gayesiyle köleler diyarı Mısır`ı terkettik... (M.Ö.1312)
Reneta Sibel YOLAK
Hezi, İtzik ve Dina Ukrayna’da aynı yıl doğdular. Bu üç sevimli çocuk hergün birbirlerini görürken, oyunlar oynarlar ve yanyana otururlardı. Hezi ve İtzik’in babaları çiftçi, Dina’nın ki ise terzidir. Hepsi kıt kanaat geçinmelerine rağmen mutludurlar. Her yıl tüm bayramlarda biraradadırlar. Bu yıl da Şavout kutlamalarında gene hep birliktedirler. Üçü de beş yaşına basmış çok heyecanlıdırlar. Çünkü ilk defa okula kaydolacak ve ilk kez ibrani harflerini öğreneceklerdir. Çocuklara kek, bal ve süslü tatlılar ikram edilmiş, şekerlemeler verilmişti. Dina hayatında ilk kez birinden şekerleme alıyordu. Daha sonraki gün sinagoga gitmişler ve tüm sinagogun çiçekler ve bitkilerle bir gelin gibi süslendiğini görmüşlerdi. Büyükbabaları bayram harçlığı vermiş, kumbaraları parayla dolmuştu. Daha büyük mutluluk olur muydu?
Sinagogda ilahiler ve şarkılar söylenmiş, anneleri evde Şavout mumlarını yakmıştı. Daha sonra Hezi ve İtzik Dina’yı buğday hasatı kutlamalarına çağırmışlar, birlikte eğlenmişlerdi. Dina hayatındaki bu güzel günü asla unutmayacaktı. Bahçelerindeki incir ağacının altında oturmak, sohbet ettiler. O bahar havasının rüzgarı bugün daha farklı esiyor, güneşin sıcıklığı bugün daha fazla ısıtıyordu. Hezi Dina’ya çiçeklerden bir taç yaparak saçına taktı. İtzik ise içine kapanık ve sessizdi. Ayrıca Dina’nın terzi babası ona bembeyaz fırfırlı bir elbise dikmişti. Dina bu elbiseyi giymiş, dansediyordu. Rüzgar eteklerini havalandırıyor, elbisesi uçuşuyordu. Bu Dina’nın en mutlu çocukluk anısı ve bayram günüydü.
Bu üçlünün arkadaşlığı İtzik’in ailesiyle İsrail’e göç etmesiyle bozulur. Dina ve Hezi çok sık görüşemezler. Dina’nın babası ölünce kısa bir süre sonra kendisinden çok yaşlı bir adamla evlendirilir. Hezi ise babasından aldığı bayrağı devam ettirir ve o da bir çiftçi olur yıllar sonra Dina kocası ölünce oğlu ile birlikte soluğu kutsal topraklarda alır. İtzik ve Hezi de evlenmiştir. Onların da kızları vardır. Musevi karşıtı yaklaşımlar artınca Hezi de İsrail’e taşınır. Bir Kibbutzda yaşamaktadır. Hezi çiftçi olurken, İtzik de felsefe profösörü olmuştur.
Bu üç sevimli çocuk, yıllar sonra gene bir Şavuot bayramı İsrail’de kutsal topraklarda buluşurlar. Dina da Hezi gibi aynı kibbutzda yaşamaktadır. Yıllar önce birlikte geçirdikleri o muhteşem Şavuot bayramını özlemle anımsarlar. O zaman ne kadar sevinçli ve heyecanlıdırlar. Hezi bu bayram gene Dina’ya bir “çiçekli taç” yapar. Ellerini tutar ve ona sevgiyle bakar. Dina ise yıllar sonra bu sevgi dolu bakışlara şaşırır. Öte yandan İtzik de Dina’ya çok samimi davranır. Aslında yıllardır görüşmemişlerdir. İkisi de Dina’yla evlenmek ister. İtzik karısından ayrılmıştır. Hezi’nin karısı ise ölmüştür. Dina’nın önce bu olaydan haberi yoktur. Daha sonra ise şaşkınlığını gizleyemez.
Bir sonraki yıl hasat bayramı şenliklerinde Dina ve Hezi evlenmiştir. Torunlarını okula kaydettirmişler ve şimdi bu Şavuotta onlar gibi torunları da ilk İbranice harfleri öğrenmektedir. İtzik biraz gücenik bir sesle Dina’ya soran: “Neden benim gibi bir profesörü değil de bir çiftçiyi seçtin? Oysa ben seni daha mutlu edebilirdim?” Dina gülümsemeyle karşılık verir: “Ama ben zaten çok mutluyum İtzik. Soruna gelince, cevabı senin davranışlarında gizli. Sen hep sessizdin, sevgini göstermezdin. Hezi her sorunumda yanımda oldu. Her bayramda bana çiçekli taçlar yaptı. Profesör veya çiftçi, meslekleriniz farklı da olsa, önemli olan güleryüzlü ve sevecen olabilmekti. Umarım sen de en kısa zamanda hayat arkadaşını bulursun” der. Üçü de çocuklara bayram harçlığı verirler. Kibbuzdaki tüm çocuklar çok mutludur. Dina Şavout mumlarını yakan duayı söyledikten sonra torunlarına “Kutsal Tora’nın verilişini” anlatır ve hepsi hep beraber sütlü tatlılarını yerken, hem Tanrı’ya verdiği her nimet için şükrederler ve yıllar önce Ukrayna’da geçirdikleri o muhteşem Şavuot kutlamasını hatırlarlar. Hag Şavuot Sameah
• Çocukluk yıllarında öğretilenler ve yaşananlar insanların belleğinde bir ömür boyu yer alır.
• İnsanlar hangi meslekten olursa olsun, davranışları ve sevecenlikleriyle gönülleri fethederler.
• Şavuot Bayramı’nın ışığı tüm evreni sarsın ve yediğimiz tatlılar gibi tatlı, sağlıklı ve barış dolu günler bizlerle olsun.
