İran Yahudileri günümüzde nasıl bir yaşam sürüyorlar? Radikal İslam bir ülkede dini geleneklerini nasıl koruyorlar?
İsraili haritadan silmek isteyen Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecadın ülkesi İranda küçük bir Yahudi cemaati yaşıyor. İran asıllı yönetmen Ramin Farahani, ülkede yaşayan Yahudi toplumunun yaşamını belgelemek üzere hükümetten gerekli izinleri alarak Jews of İran adlı bir film çekti. Film önümüzdeki günlerde Kudüsün Avi Chai Enstitüsünde gösterime girecek.
Yaşadığı Hollandada bir azınlık toplumu bireyi olarak edindiği deneyimler İranlı Ramin Farahaniyi azınlıklar konusuna eğilmeye yöneltti. Böylece İranda yaşayan üç azınlığa ilişkin üç aşamalı bir film projesi oluşturdu. Projenin ilk ayağı İran Yahudileri konusunda bir belgeseldi.
Bu filmin çekimine başlamadan önce Ramin Farahaninin Yahudilerle hiç ilişkisi olmadı. Zaten ülkede yaşayan 25.000 gibi küçük bir nüfusa sahip Yahudileri tanıma şansı pek azdı. Ayrıca Yahudilerin çoğunluğu dini kimliklerini kendilerine saklamayı tercih ediyor, çoğunluğun konuştuğu gibi konuşuyor, hatta İranlı isimleri kullanıyordu.
Yönetmen Farahani, İran Yahudileri ile ilgili izlenimlerini şöyle anlatıyor: Bir alt kültürü iyice anlamak için kamera arkasında iki aydan fazla zaman geçirmek gerekir. Geleneklerine bağlı, dost canlısı, çağdaş fakat kamerama çok da sıcak bakmayan bir toplum. İran geniş toplumunun artı ve eksileri onlarda da var. Örneğin İran toplumundaki maddiyata dayanan yaşam tarzı Yahudilerde de var. Sinagogların toplumu bir araya getirme işlevi, dinin eskiye kıyasla daha fazla önem kazanmasına yol açtı.
İranın Yahudi vatandaşlarına yaklaşımı nasıl? sorusuna Ramin Farahani; Yaklaşımın olumlu ve de olumsuz yönleri var. Bizler İran Yahudilerini eşit şart ve yükümlülüklere sahip vatandaşlar olarak görmek istiyoruz. İran devleti de bunu söylüyor ve halk da buna inanıyor. Fakat yasalarda Müslim ve Gayrımüslim ayırımcılığı var. Ayrıca hükümet işleri ile ilgili makamlar Yahudilere ve diğer azınlıklara kapalı. Ülkede kamusal sektör özel sektörden daha güçlü. Bu nedenle toplumca kabul görmemeleri eğitimli Yahudi gençleri olumsuz yönde etkilemekte şeklinde yanıtladı.
İran Yahudi cemaatinin üst düzey kesiminin farklı ülkelere göç etti. Topluma ve ülkeye gelecek vadeden entelektüellerin, eğitimli kişilerin, etkin işadamlarının göç etmiş olması cemaati zayıflattı.
Gençlerin İranı hala terk ediyor olması Yahudi cemaatinin geleceği açısından bir tehdit oluşturuyor. Yakın gelecekte Şiraz Yahudi nüfusunun Tahran Yahudi nüfusunu aşacağı düşünülüyor. Çünkü Şiraz Yahudi aileleri dünyaya çok sayıda çocuk getirirken, Tahran Yahudileri göç etmeye eğilimli görünüyorlar.
Ramin Farahani, Jews of İran filmini çekme iznini, denetim altında çekim yapmak koşulu ile aldı. Çekim için farklı izin belgelerinin sağlanması, yönetmene eşlik etmek üzere bir denetimcinin görevlendirilmesi Ramin Farahaninin yerine getirmesi gereken koşullardı. Ayrıca, görüşleri alınan Yahudi kişilerin kendi söylemlerinden sorumlu olmaları gerekecekti. Farahani, hükümetin medya yetkililerini sadece sosyal konulara yoğunlaşacağına ikna etti. Zaten Yahudiler de bu konudaki görüşlerini ifade etmekle sınırlı kalmayı istemişlerdi.
İsrail, Filistinlilere özerk bir devlet kurma hakkını tanır, geliştirdiği nükleer program nedeniyle İranı eleştirmekten vazgeçerse, ülkedeki en radikal kesimin dahi İsrail karşıtı politikalarını doğrulayacak hiçbir sebep kalmayacak sözleri ile yönetmen Ramin Farahani, İsrail- İran çözümsüzlüğüne ilişkin görüşlerini ifade etti. Yüzyıllar boyunca barış içinde birlikte yaşayan Yahudilerle Müslümanların, bölgede tansiyonu yükselterek çıkar sağlamak isteyen iktidardaki küçük bir azınlık nedeniyle acı çektiklerini belirten Farahani, Bu tehlikelere karşı uyanık olmalı, liderlerimizi barış için çözüm yolları aramaya teşvik etmeliyiz. Halkları bölen dogmalar yerine, uluslararası insani değerlere yoğunlaşmalıyız dedi.
Kaynakça/ Yediyot Aharonot