Fenerbahçe 2006 Haziran ayında Beşiktaşın herşeyini söküp almıştı; Tümer Metini... Tümer 5 yıl boyunca top koşturduğu Beşiktaşı bırakmış, Fenerbahçeye imza atmıştı. Yer yerinden oynadı. Çarşı Grubu tezahürat hazırlıkları mı yapmadı, pankart hazırlıkları mı yapılmadı, stattan resimleri mi kaldırılmadı
Futbolcuların profesyonel olduğunun artık kabullenilmesi gerekiyor. Zira futbol duygusalığın yanında nereden bakılırsa bakılsın bir iş koludur
Diğer bir örnek; Ümit Karan
Gazetelerde Flaş Flaş Flaşşş, Olay Olay Olay!! diye geçti
Fenerbahçenin talip olduğu ortaya çıkınca herkesin Ümite bakışı değişti. Sonunda belki de taraftar tepkisini karşısına almayı göze alamadı ve Fenerbahçeye imza atmadı.
Son transferlerden Rüştü Reçber... Pele tarafından yaşayan en iyi 100 oyuncu arasında gösterildi. Son dönemde Fenerbahçenin 3. kaleciliğine kadar düşse de Fenerbahçe tarihinde ligde ve toplamda en fazla forma giyen kaleci oldu. Beşiktaşa transferi kesinleştiğinde yine çok yazıldı hakkında... Taraftar gruplarından tehditler bile aldı... Sanki yıllarca takımına hizmet eden o değilmiş gibi...
Türkiyede en çok iz bırakan isimlerden bir başkası... Haim Revivo... İsrailli ünlü oyuncu daha önce ülkesinde, yine çok sıkı rakip olan Hapoel Tel- Avivden Maccabi Haifaya transfer olmuştu. Çok tepki gördü... Aynen Fenerbahçeden Galatasaraya geçerken gördüğü gibi...
2001de Fenerbahçeyi şampiyon yapan isimlerden biriydi. Taraftar onu çok sevdi. Sonra olanlar oldu ve işler değişti. Takıma birçok yabancı oyuncu transfer edildiğinden serbest bırakıldı. Revivo, Galatasaraya bedelsiz giderek Fenere rakip oldu. Bu saatten sonra adı Fenerbahçe tribünleri tarafından Hain olarak anılmaya başlandı. Galatasarayda birkaç hafta iyi oynadıktan sonra düşüşe geçti ve ayrıldı.
Biraz da bu tabloya futbolcular açısından bakalım...
Tümer Metinin futbola Fenerbahçede başladığını biliyor muydunuz? Buna rağmen Beşiktaşta oynarken Fenerbahçeye yönelik verdiği demeçler akıllardan çıkmıyor. Bu durum belki de kendisine yönelik olan tepkiyi oluşturan en büyük unsur.
Ümit Karan açısından bakıldığında şöyle bir tablo ile karşılaşılıyor. Futbolcu, futbolu bıraktıktan sonra belli bir bütçeye sahip olmak istiyor.Ailesi ve çocuklarını rahat bir yaşama kavuşturmak istiyor. Kendisine aldığı paranın tam iki katı teklif ediliyor. Haklı olarak kafası karışıyor. Taraftar baskısı sürüyor ve eski takımında kalıyor.
Rüştü ise daha transfer olduğu ilk dakika idol olduğu Fenerbahçeye yönelik demeçleriyle ateşe körükle gitmek istediğinin sinyallerini verdi. Taraftarın bu demeçleri nasıl yorumlayacağı merak konusu...
Revivonun olayı en ilginç olanı. Türkiye'den İsrail'e dönüşünde FC Ashdod ile sözleşme imzalayan Revivo, 12 maç oynadıktan sonra futboldan emekli olduğunu açıkladı. Şimdi başarılı bir işadamı ve iki kardeşinin de futbol oynadığı İsrail kulübü FC Ashdod'un sahibi. İlginç olan Revivonun bu kulübü aldıktan sonra renklerini Sarı- Kırmızıya çevirmesi. Aslında Fenerbahçe taraftarını her fırsatta çok sevdiğini belirten Revivo gördüğü tepkilerden sonra aldığı kulübün renklerini kendisini zor günlerinde bırakmayan Galatasarayın renklerine dönüştürdüğünü ifade ediyor.
Ne ekilirse o biçiliyor...