Şalomun 60. yıl kutlamaları kapsamında neden bir fotoğraf yarışması düzenlendi?
İzzet Keribar: Fotoğraf yarışmalarını, ülkemizde genç nesle ulaşmanın en güzel yollarından biri olduğunu düşünüyorum. Dijital fotoğrafçılık çıktığından beri, fotoğrafçılık büyük bir artış gösterdi. Kanımca bu eğilim sürüp gidiyor. Bütün kuruluşlar fotoğraf yarışmalarıyla kısa yoldan insanlara ulaşmaya çalışıyor ve başarıyorlar. Şalomun da bundan istifade etmesi gerekirdi. Hem biz fotoğrafçılar olarak bundan memnun oluyoruz, hem de firmalar böylelikle kendi seslerini duyurmayı başarıyorlar. Şalom 60. yılını kutlarken fotoğraf yarışması düzenlemesi gibi bir etkinliğe teşebbüs etmesinden daha iyi bir girişim düşünemiyorum. Ancak başından beri söylediğimiz gibi konu zor.
Şalomun bir gazete olduğunu göz önüne alırsak, fotoğrafın haberi tamamlama ve destekleme gibi bir özelliği var. Bu düşünce fotoğraf yarışmasının onay görmesini tetiklemiş olabilir mi?
Rubi Asa: Şalomun bir basın kuruluşu olması da kararı tetikleyen unsurlardan biri olabilir. Şalom Gazetesi yönetim kurulu 60. yıl etkinlikleri kapsamında yapacağı faaliyetleri düşünürken 60 yıllık bir gazete yayın hayatının sürekliliğini ve kurumsallığını vurgulayacak bir mesaj getirmek istendiği zaman ilkin bir panel, akabinde büyük ilgi görebilecek bir fotoğraf yarışması yapılması kararlaştırıldı. Burada Şalom kavramını Barış kavramıyla, desteklemeyi hedefledik. Bu nedenle konu başlığı üzerinde çok tartıştık. Fotoğrafın gerçeği yansıtması açısından ve görünenin ardındaki gerçeği gösterebilecek bir sanat yapıtı olduğunu düşünecek olursak, sanatın da buradaki habercilik kavramı kadar önemli olduğunu da konseptin içine sokmak istedik.
Konu başlığı olarak Barış seçildi. Bunun özel bir nedeni var mı?
RA: Özel bir nedeni yoktu. Başlık konusunda jüri üyelerinin de fikirlerini almak istedim. Yönetim kurulunda da çok farklı fikirler vardı. Fakat Şalomun bizlere evrensel bir barışı sembolize etmesinden dolayı Barış, bence yayın sürekliliğinin içinde Şaloma farklı bir boyut kazandıracaktı. Somut bir başlık olmadığından, fotoğraflandırılması güç bir konu ama bence değer bir konu idi.
Jüri üyelerini tanıyabilir miyiz?
İzzet Keribar, Yusuf Tuvi, Ersin Alok, Nadir Ede, ayrıca bugün aramızda bulunan Federasyon temsilcisi Serdar Akyarın da standardın oluşması adına büyük yardımları oldu.
Yarışma hakkında bilgi verir misiniz?
İK: Yaklaşık 250 fotoğraf geldi. Bu jürisinde bulunduğum diğer yarışmalarla karşılaştırıldığında büyük bir rakam değil. Buna neden olarak : yarışma konusunun tam olarak anlaşılmaması demeyeceğim ancak bulunması ve ortaya çıkarılması epey zor bir konu. Çünkü barış, savaştan sonra gelir. Türkiye, her zaman barış içinde yaşayan bir ülke. Savaştan sonra barış geldiğine göre öyle bir yerde bulunmak gerekiyor. Ya da savaşı- barışı bir yana bırakıp sembolik düşünürsek; şimdiye kadar anlaşamayan ama artık birlik içinde yaşayan nesneler bulmak lazım. Bu insan, hayvan, doğa olabilir
Her yerde Barış vardır. O halde kısıtlayıcı bir konu başlığı değil
İK: Kendinizi fotoğrafçının yerine koyun. Her şeyde barış
Göz attığım fotoğrafların birinde zırhlı bir aracın önünde masum görünüşlü bir hanım var. Çok güzel bulmuş benim aklıma gelmemişti. Demek ki ben zor bir konu olduğunu düşünmüşsem de sanıldığı kadar zor değil. Geçenlerde su ve küresel ısınma ile ilgili bir yarışmaya 2- 3 bin kadar fotoğraf katıldı. Şalomun düzenlediği yarışmaya onda biri kadar katılım olduysa da, Şalomun bu 10 yıl içinde yaptığı ikinci yarışma olduğunun altını çizmek gerekiyor. Bunu 60. yıl ile kısıtlamayalım, diğer yıllarda da tekrarlansın hatta geleneksel bir yarışma olursa, Türkiyede yapılan en popüler yarışmalardan biri haline gelir diye bir ümidim var. Fotoğraf yarışmaları düzenleyen diğer firmalar bunu gelenekselleştiriyorlar. Belki ileride bu uluslararası bir yarışmaya dönüşür, neden olmasın. Ciddi bir şekilde düşünülmesi gerek
Yarışma kategorilerden oluşuyor?
Renkli baskı, siyah- beyaz ve dijital olarak üç kategoriden oluştu. Her kategori için birinci, ikinci, üçüncü ve bir de mansiyon ödülü verilecek.