Kuzguncuk Beth Yaakov Sinagogu’ndaki geleneksel Sukot kutlamasında Hahambaşı Rav İsak Haleva, Cemaat Başkanı Silvyo Ovadya, Aşkenaz Cemaati Başkanı Av. Binyamin Poluman, Hahambaşılık Bet Din üyeleri, cemaat ileri gelenleri, dernek, kurum ve kuruluşlarının başkan ve yardımcılarının yanı sıra yahidler hazır bulundular.
Töreni, canlı bağlantıyla İsrail’de bulunan Türkiyeliler Birliği’ndeki çoğunluğu Kuzguncuk kökenliler de izleme şansını buldular.
Kuzguncuk Cemaati Başkanı Beto Adato 129 yıllık bir geçmişe sahip Beth Yaakov Sinagogu’nda bir kez daha Sukot kutlanmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek konuşmasına başladı. Sukot hakkında kısa bir açıklama yapan Adato: “Amacımız tarihi sinagoglarımızı yaşatmak. Bunun için de eksik gördüğümüz alanlarda kendimizi yenilemeye gayret ediyoruz. Tabii ki, bu gayretlerimiz sizlerin ilgi ve desteği sayesinde olabiliyor. Bu çabalarımız siz hayırseverlerin desteği ile birleştiği zaman amaçlarımıza ulaşmış oluyoruz. Bu vesile ile maddi –manevi yardımlarını esirgemeyen dostlarımıza teşekkürü borç biliriz” dedikten sonra kutlamaya renk katacak olan İzzet Bana yönetiminde Las Estreyikas D’ Estambol ile Şef Menahem Eskenazi yönetiminde Maftirim Korolarına, İzzet &Yakar Müzik ekibine, kutlamanın Türkiyeliler Birliği’nde yayınlanmasını sağlayan Vitali Pinto ve Davit Ancel’e; sinagog yönetim kurulu ve hanımlar komisyonuna teşekkür etti.
Adato daha sonra Nakkaştepe Mezarlığı’nın yenilenmesinde katkıları olan Luiz Salamon Çakım’a, Suka’nın yenilenmesini gerçekleştiren Meri ve Yusuf Hazak’a, Seuda Salonu’nun yenilenmesine katkıda bulunan Demet ve Hayati Benhabib, Cina ve Yusuf Ovadya, Meri ve Eliya Penso, Raşel ve Moiz Levi’ye, Seuda Salonu’nun yapım aşamasında fikir ve çizimleriyle destek veren İç Mimar İzzet Hazak ve her daim kendilerine destek veren Rafael Torel ile Sara Mordo Hazak’a günün anısına birer teşekkür plaketi sundu.
Cemaat Başkanı Ovadya, cemaat yönetiminin her yıl yaptığı ve İstanbul üst düzey yönetiminin davet edildiği İftar yemeğini bu yıl Kuzguncuk Cemaati’nin üstlendiğini ifade ederek, kendilerine teşekkür etti. İftar yemeğinin bir dayanışma olduğunu belirten Başkan, yaşadığımız ülkenin geleneklerine, örf adetlerine saygı olarak yorumladıklarının altını çizdi. Başkan Ovadya, konuşmasını cemaat idaresinin çalışmaları ve Ulus Özel Musevi Lisesi’nin ÖSS başarısı hakkında bilgi aktararak sürdürdü.
Rav Yeuda Adoni, Yahudi dini takvimine göre dört ayrı bayramın kutlandığı Tişri ayının özelliğine değindi. Roş Aşana, Kipur, Sukot ve Simha Tora’nın farklılıklarını anımsatan Rav Adoni, “(…) Kendi elimizle hazırladığımız sukanın getirdiği mesaj, doğanın bir parçası olduğumuzdur. Doğa’yı korumamız gerekir. Onun için O Şana Raba dualarında tüm bitkiler, tüm meyveler ve tüm dünya için dua okuruz. Hatta Bet Hamigdaş döneminde sukot bayramı içinde 70 adet korban yapılırdı. 70 sayısı, tüm dünya insanları için yapılan duaları simgeler.” dedikten sonra yahidlerin Sukot’unu kutladı.
Hahambaşı Rav Haleva ise her bayramın farklı bir sinagogda kutlanmasının cemaatin bir bütün olduğu mesajını taşıdığını ifade ederek başladığı konuşmasına Sukot’un 129 yıllık bir geçmişe sahip Kuzguncuk Sinagogu’nda kutlanmasından ve cemaat yönetiminin sinagogu ayakta tutuma çabalarından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Kutlama süresince Maftirim Korosu ve İzzet Bana Estreyikas D’Estambol koroları seslendirdikleri eserlerle güne renk kattılar.
Ehal’in kapılarının açılması Hazan Araşi David Sivi’nin okuduğu Anoten duası sonrasında sinagog bahçesinde yenilenen seuda salonu ile suka’ya yerleştirilen plaketler Hahambaşı Rav İsak Haleva tarafından açıldı.
Tören Kuzguncuk Hanımlar Komisyonu’nun hazırladığı ikramlar ve sinagog yönetiminin günün anısında yahidlere verdiği hediyelerle son buldu.
