İslami otoriteler, Eski Şehirdeki kazının kırk senelik elektrik kablolarını değiştirmek için yapılan altyapı çalışmalarının bir parçası olduğunu söyledi. Ancak herhangi bir keşfin yapıldığını ya da çalışmaların İsrailli arkeologlar tarafından denetlendiğini reddetti.
Pazar günü, İsrail Tarihi Eserler Kurumu, MÖ VI. ile X. yüzyıllar arasındaki Birinci Tapınak döneminden kalma seramik sofra takımları ve hayvan kemiklerinden parçalar bulunduğunu açıkladı.
Hem El Aksa Camii hem de İslamın üçüncü kutsal mekanı olan Ömer Caminin bulunduğu alan, eski Yahudi tapınaklarının kalıntıları üzerine kurulu. Yenileme projesi kapsamında İsrailliler tarafından bölgede yapılan arkeolojik kazılar 2007 başında Filistinliler tarafından protesto edilmişti.
Tarihi Eserler Kurumu Kudüs bölgesel arkeologu Jon Seligman, bulguların önemli olduğunu, birinci tapınak dönemindeki Tapınak Tepesinin boyut ve sınırlarını yeniden inşa eden araştırmacılara yardımcı olacağını belirtti. Seligman, Burası MÖ XIII. yüzyıldan beri dokunulmamış kapalı ve gizli bir katman dedi.
Ancak İsrailli bir grup arkeologdan oluşan Tapınak Tepesindeki Tarihi Eserlerin Tahribine Karşı Kamu Kurulu bulguları önemsemedi. Kurul, kazıların profesyonel olmayan bir şekilde, gerekli belgelemeler yapılmadan sürdürüldüğünü açıkladı. Grup, daha önce de hendek kazmak için traktör kullanılmasına karşı çıkmış, bu kadar hassas bir bölgede kazı yapılmasının kalıntılara zarar vereceğini ve eski yapılara dair kanıtların izlerini sileceğini söylemişti.
Seligman, her gün bu bölgede ibadet eden binlerce kişinin ağırlanması için bakım çalışmalarının gerekli olduğunu belirtti. Kazı alanına herhangi bir zarar verilmediği ve bulguların yalnızca hoş bir sürpriz olduğunu vurguladı. Arkeolojiyi bu kadar ilginç yapan da bu. Ne bulacağınızı hiç bilmiyorsunuz. Bu her zaman biraz macera dedi.