İsrailli yazar Sami Michael yazdığı “A Trumpet in the Wadi” adlı romanı ile geçtiğimiz hafta İtalyan WIZO ödülünü aldı
II. Dünya Savaşı’nda kendilerini riske atarak Yahudilere yardım eden binlerce Alman vatandaşı, yıllar sonra Alman Devleti tarafından onurlandırılıyor. Önümüzdeki yıl Berlin’de açılacak ‘Sessiz Kahramanlar’ isimli müze ile onurlandırılacak olan Yahudi olmayan Alman vatandaşlarının sayısı 20 ile 30 bin arasında olduğu belirtiliyor
II. Dünya Savaşı’nın 8 Mayıs 1945 bitmesinden altmış iki yıl sonra Almanya, Yahudilerin Holokost'tan kurtulmalarına yardım eden (Yahudi olmayan) Alman vatandaşlarını onurlandırıyor.
Her ne kadar İsrail 1963’ten beri 443 Alman’ı Holokost sırasında Yahudilere yardım etmeleri nedeni ile Yad Vashem’de şereflendirmiş olsa bile, bugüne kadar Almanya kendi vatandaşlarını onurlandırmak için bir şey yapmamıştı. Berlin’de 2008’de açılması planlanan “Sessiz Kahramanlar” müzesi ile bu durum savaştan yıllar sonra değişiyor.
Otto Weidt’in körler için açtığı ve savaş sırasında birkaç Yahudi’nin saklandığı atölye ve şu anda boş bulunan iki ayrı kattan daha oluşan müzede, hem Alman kurtarıcılar hem de Holokost’tan kurtulan Yahudiler hakkında mültimedya sunumları ve dokümanlar yer alacak.
Yeni müzenin bağlı olacağı Alman Direniş Anma Merkezi’ni yöneten tarihçi Johannes Tuchel’e göre savaş sırasında Berlin’de toplam 1700 Yahudi hayatta kalmayı başarırken 20 bin ile 30 bin arası Yahudi olmayan Alman onların saklanmasına yardım etti.
Tuchel, Yahudilere yardım eden Almanların tipik bir profile sahip olmadıklarını, genelde işçi, akademisyen veya dindar Hıristiyanların Yahudilere yardım ettiğini fakat bazılarının politik sebeplerle veya tamamen spontane bir şekilde yardımcı olduklarını belirtiyor.
Tuchel 350 bin’den fazla Alman Yahudi’sinin savaş sırasında öldürüldüğünü belirtirken saklanmayı başaran Yahudiler ve onlara yardım eden Almanlar hakkında sağlıklı istatistiklerin bulunmadığını söylüyor.
Tuchel, Berlin’de Yahudilere yardım eden kurtarıcıların sayısının ilk bakışta yüksek gözüktüğünü, fakat Berlin’de o sırada yaşayan dört milyon Alman’ın hiçbir şey yapmadığı göz önünde bulundurulunca 20 bin kurtarıcının çok da fazla olmadığının anlaşıldığını belirtiyor.
Tuchel kendilerini riske atarak Yahudileri kurtarmaya çalışan bu kişilere itibar etmenin, savaş sırasında Almanlara Nazi rejimine sorgulamadan itaat etmek dışında alternatifleri de olabileceğini hatırlattığını, bugüne kadar Almanların bunu kendilerine itiraf etmeye yanaşmadıklarını da sözlerine ekliyor.
Bugünkü kuşak ise babalarının ve dedelerinin günahlarına ortak olmadığından Nazilere direnen kişileri onurlandırmaktan ve Alman toplumunun suçlarını kabul etmekten çekinmiyorlar.
