Türk Yahudi kültüründen hiçbir zaman kopmayan, Ladino konuşan, hatta zaman zaman Türkçe sözcükler söyleyen İsrail`in yeni Türkiye Büyükelçisi Gabby Levy, doğduğu ülkede görev yapmanın mutluluğunu yaşıyor. Öte yandan, anne ve babasının bu onura tanık olamayışının biraz da burukluğunu taşıyorNelly BAROK
Soykırım siyasileştirilmemeli
Sözde Ermeni soykırımı yasa tasarısının ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonunda oylanmaması yönünde İsrailin büyük çaba harcadığını biliyoruz. Bu İsrailin Türkiyeye büyük önem verdiğinin açık bir göstergesi
Bu konuda ne söyleyeceksiniz?
İsrailin bu konudaki tutumu gayet açık
Bizler tasarının oylanmasına karşıydık. Fakat bu, Ermenilerin yaşamış olduğu trajediyi inkar ettiğimiz anlamına gelmemeli. Holokost ile tarihte yaşanmış herhangi bir soykırım arasında benzetme yapılmasını doğru bulmuyoruz. Biz Ermeni halkının trajedisinin siyasileştirilmesine kesinlikle karşıyız.
Türkiye aleyhine kararlar alınmasına karşı çıkmamızın üç temel sebebi var: Birincisi, bu tür sorunların siyasetçiler tarafından parlamentolarda alınacak yüzeysel kararlarla çözümlenebileceğine prensip olarak inanmıyoruz. Tartışmalı ve görüş ayrılıkları bulunan bir konu olduğu için, tarihçiler, antropologlar ve akademik çevrelerce incelenmesi gerekir. Arşivler açılsın, birlikte oturulup tartışılsın ve sonuçta taraflar sorumluluklarını kabul etsin.
İkinci bir sebep de, İsrailin Türkiye ile stratejik işbirliğine büyük önem vermesi
Bu nedenle Türkiyenin sözde Ermeni soykırımı suçlaması yüzünden mağdur olmasını kesinlikle istemiyoruz. Bunu önlemek için elimizden geleni yapacağız.
Ayrıca Türkiye Yahudi Cemaatinin ülkelerine karşı yapılan bu tür bir suçlamaya karşı çıktıklarını ve hükümetlerine destek olduklarını biliyoruz. İsrail de, Türkiye Yahudilerinin, dolayısı ile Türkiyenin yanında yer almanın doğru bir tutum olduğu inancını taşıyor.
İsrail, Türkiyeye destek verme konusunda somut olarak neler yaptı?
Uzun yıllardır bu yönde çaba harcıyoruz. Demokratların hakimiyetinde olan ABD Kongresinde bu yıl kararın oylanmasının gündeme gelmesi üzerine, Washingtondaki İsrail Elçiliği ile Türkiye Elçiliğinin bunu engellemek üzere sabah akşam birlikte çalıştığını söyleyebilirim. Kongre üyelerini etkilemek için bir dizi görüşme yapıldı.
Dışişleri Bakanı Ali Babacanın bir ay kadar önce İsraili ziyaretinde, devlet başkanı, başbakan, Knesset başkanı, savunma bakanı ve dışişleri bakanı ile görüşmelerinde bulunma ayrıcalığına sahip oldum. Bu kişilerin her biri Bakan Babacana, kararın geçmemesi için özel olarak ABD Kongresinin hangi üyelerini etkilemeye çalıştığını anlattılar. Tabii ki bunlar her zaman alenen yapılabilen girişimler değildir. Zira ABDnin içişlerine karışıyormuşuz izlenimini bırakır.
Fakat İsrailin de ABDdeki Yahudi kuruluşlarını, Kongreyi etkileme yeteneğinin sınırları vardır. Tamamen bağımsız bir kuruluş olan ADL tutum değiştirdiğinde, İsrail ikna etmeye çabalayıp başaramıyorsa, artık yapacak şey kalmıyor.
Şimdilik konu gündemden düşmüşe benziyor, yasa tasarısına destek azalmış görünüyor. Tabii gelecekte yeniden gündeme gelebilir. Biz dostumuz Türkiyenin yanında yer alacağımıza söz veriyoruz.
Sorumlu medyanın görevi
Avraam Foxmanın Ermeni soykırımını tanıyan ifadesi yüzünden Türkiyede özellikle sağ basında hem İsrail, hem de tüm Yahudiler suçlandı. Bu haksız suçlamaya verilecek yanıt nedir?
Söylediğiniz insanı gerçekten düş kırıklığına uğratıyor. Hükümet yetkilileri ve medyanın ileri gelenleri ile yaptığım görüşmeler aracılığı ile Türk halkının İsrailin bu yöndeki çabalarını bilmesine, fakat her şeyin de hakimiyetimizde olmadığını anlamasına çalışıyorum. Konuyla ilgili gösterdiğimiz çabayı bilen ve takdir eden sorumlu liderlerin ve sorumlu medyanın bu gerçeği halkına duyurması gerektiğine inanıyorum. Zaten dürüst liderlik ve dürüst medyanın gereğidir bu
Halkın güvenliği sağlanmalı
Terörden mağdur olan bir ülke olarak, PKK terörüne maruz kalan ve şehitler veren Türkiyenin olası bir sınır ötesi operasyonuna İsrailin yaklaşımı nasıl olur?
Öncellikle görüştüğüm hükümet yetkililerine, Türkiyenin son dönemde teröre şehitler vermesinden dolayı İsrail halkının duyduğu üzüntüyü dile getiriyorum. Bu tahammül edilecek bir durum değil. Türk ulusunun ve yakınlarını kaybedenlerin acısına katılıyoruz. Bu acıyı İsrailden daha iyi kim anlayabilir?
Her zaman barışı arayan bir ülke olarak İsrail, Türkiyenin bu büyük sorunu müzakere yoluyla çözümlemesini ister. Bizler de Filistinli ve Suriyeli komşularımızla sorunları karşılıklı görüşmelerle çözümlemeyi tercih ediyoruz.
Ben Türk Hükümetine ve ordusuna PKK terörü ile nasıl başa çıkılacağına ilişkin fikir yürütecek değilim. Ancak benzer durumlarla karşılaştığında İsrailin nasıl bir yöntem kullandığını söyleyebilirim. İsrail halkının güvenliği tehlikeye girdiğinde, hiçbir hükümet halkını korumak üzere önlemler almaktan kaçınmaz. Halkın güvenliği söz konusu olduğunda sınır ötesine, hatta Lübnana girmekten geri kalmıyoruz. Bunu bazen her gün yapıyoruz. Üzerimize roketler atıldığında, askerlerimiz kaçırıldığında mecbur kalıyoruz.
Ülkemizde göreve yeni başlayan bir elçi olarak, İsrail- Türkiye ilişkilerinin geliştirilmesine nasıl bir katkıda bulunmayı düşünüyorsunuz?
Benden önceki İsrail elçilerinin yolunda devam edeceğim. İki ülke arasındaki ilişkilerin dengeli ve güçlü olması arada hiç sorun bulunmadığı anlamına gelmez. Ortak menfaatlerimiz var, Ortadoğuda gerçek demokrasinin işlediği iki ülkeyiz. Bu iki ülke belirli ideallere sahip olan Batı dünyasında yer alır. Dolayısı ile ortak yönlerimiz çok
Güvenlik alanında stratejik işbirliği çok yüksek düzeyde, ticaret hacmi 2,5 milyar dolara ulaştı. Sanayi Bakanı Kürşat Tüzmen İsraile geldiğinde, ticaret hacminin iki katına ulaşması gerektiğini söyledi.
Bu yıl Türkiyeye gelecek İsrailli turist sayısının 500 bine ulaşacağı öngörülüyor. İsrailli Türkiyeye sırf ucuz tatil yapmak ve güzel manzara görmek amacıyla gelmiyor, İsrailli kendini Türk halkına yakın hissettiği için burayı tercih ediyor. İki ülke arasındaki siyasi işbirliği de giderek gelişiyor. Türkiye bugün bölgede büyük bir güç olarak, İsrail ile komşuları arasında barışın gerçekleşmesine katkıda bulunabileceğini biliyor. Çünkü Türkiye, Filistinlilerle, Suriye ile ve bizimle iyi ilişkiler içinde; bu nedenle çok olumlu bir görev üstlenebilir.
Biliyorsunuz Türk işadamlarının inisiyatifi ile oluşturulan Ankara Forumu Batı Şeriada bir sanayi bölgesi kurulmasını hedefliyor. Önümüzdeki günlerde İsrail Devlet Başkanı Şimon Peres ile FÖY Lideri Mahmud Abbas, Türkiyede gerçekleşecek bu forumda bir araya gelecekler. Söz konusu sanayi bölgesinin kurulması ile FÖYde iş imkanları yaratılacak, yaşam düzeyi yükselecek Filistinliler böylelikle terörden vazgeçebilecek. Oldukça yapıcı olan sanayi projesi girişimiyle Türkiye, bu aşamada İsrail ile komşuları arasında çok önemli bir rol oynamış oluyor.