“Her işin başı eğitim!” ne kadar da klişe bir sözcüktür. Bazen yerli yersiz kullanılsa da aslında çok doğru… Öğrencilere Yardım Derneği, destek verdiği 120 öğrenciden sorumlu. İlköğretimden üniversiteye kadar himayelerindeki öğrencilerin, geleceklerini teminat altına alarak çalışmayı hedefleyen kurumun hanımları Beki Çiprut, Sofi Pembegül, Rahel Behar, Ester Angat, Janet Polikar, Sara Sezer ve Jana Bahar ile görüştük
1898 kuruluşu ile 110 yıllık bir geçmişe sahip Mişne Tora Derneği’nin görevi Birinci Karma Okulu’nda öğrencilere yemek vermekti. Okul kapanan değin böyle sürdü gitti. Kurum görevleri arasında destek verilen öğrencilere giysi temini, okul servisi, psikolojik destek de bulunuyor. O yıllarda, aileler ve çocuklar ile daha sıkı ilişki içinde olan kurumun hanımları ihtiyaçlı ailelerin tek tek evlerine giderek, çocukların sosyal hayatlarına renk katmaya çalışırlardı. Son yıllarda, özellikle Ulus Özel Musevi Lisesi açıldıktan sonra bu durum değişime uğradı. Çocuklarla direk temasa geçilemiyor. Manevi Destek Komisyonu, sadece telefon ile çocukla veya aile ile iletişim kuruyor…
UÖML burslu okuyan öğrencilerin isimleri doğal olarak açıklanmıyor. Kurum hanımları da bilinçli olarak kendilerini geri planda tutmayı tercih ediyorlar… Amaçları çocuklara hizmet verebilmek… Geçen yıldan itibaren ilkokuldan- üniversite son sınıfa kadar öğrencileri okutuyorlar. Okulun verdiği %80 veya %60 bursun geri kalanını kurum karşılıyor, bunun yanı sıra başarısız olduğu derslerde öğrencilere özel ders imkanı tanıyorlar. Diğer okullarda eğitimi sürdüren çocuklara da aynı şekilde yardım elini uzatıyorlar… Ekonomik şartların giderek zorlaştığı günümüzde, yardım talebi isteyen ailelerin sayısında artış gözlemlenirken, kurumun gelir kaynaklarında da bir düşüş yaşanıyor.
Öğrencilere Yardım Derneği 25 ilköğretim, 70 lise, 25 üniversite öğrencisine destek veriyor.
Hanımların bir çoğu bir arkadaşının teşviki ile dernekte gönüllü çalışmaya başlamışlar. Aralarında en eskisi 23 senelik… Diğer kurumlarda olduğu gibi burada da, disiplinli olmak daha önceden belirlenen günler gelip çalışmak şart koşuluyor. Hanımlar Komisyonu’nun en genç üyesi Rahel Behar kurumun burslu okuttuğu öğrencilerden.
Beni Mişne Tora’nın okuttuğunu biliyordum. Ancak bu her zaman tam bir netlik kazandırılarak yapılmıyor. Başarı bursu ile üç sene lise, dört sene de üniversite eğitimim süresince destek aldım. İstersek derneğe katılabileceğimizi bilmiyordum.2,5 yıl önce kurumda çalışmak üzere davet edildim. Akabinde arkadaşlarımla aktif olarak görev aldık… Gönüllü olarak ders veriyoruz. Kuruma olan borcumuzu ödeyemeyiz ama elimizden geleni yapmaya gayret ediyoruz. Manevi tatmin yaşıyoruz”
Vitrini olmayan bir kurumda çalışmanın ne gibi zorlukları var?
En önemli zorluğu bir bağışsevere gidildiğinde yaşıyoruz. Kurum ve çalışmaları hakkında ayrıntılı bilgi versek de, destek alanların isimlerini vermek istemediğimizden bazı zorluklarla karşılaşabiliyoruz. Bazen en yakın arkadaşlarımız bile Mişne Tora- Öğrencilere Yardım Derneği’nin üstlendiği görevden bihaber. Ortada elle tutulur gözle görünen bir şey olmadığından hafızalarda yer etmek imkansıza yakın…
Her yıl kadınlarımızın el emekleriyle hazırladıkları eşyalara yer verdiğimiz geleneksel kermesimiz var. Yardımseverler kermes günü gelip görüyorlar. Bunun yanı sıra bir yemeğimiz oluyor. Bilindiği gibi en büyük kazancımız bayramlarda gönderilen kart ve bayram hediyelerinden oluyor. Ancak günümüzde ekonomik şartlar giderek zorlaştığından eskisi kadar kazanç sağlamıyor. Bayramlara yakın tarihlerde bir fabrika gibi çalışmaya girişiyoruz. Üç hafta içinde hem imalat, hem dağıtım yapmak zorundayız. Bayramdan birkaç gün önce hediye gönderilen kişinin eline sağlam, küflenmemiş dört dörtlük halde ulaştırmamız gerekiyor.
Kaç kişilik bir ekipsiniz?
Görünürde 40-50 kişiyiz, ancak çalışan ekip 20 kişi.
Çalışma sisteminiz nedir?
7-8 kişi çalışan Büro Komisyonu, bu kişiler bayram dönemlerinde yardımseverlerle irtibata geçer. Kermes Komisyonu ise her sene Purim Bayramı öncesinde yapılan kermesimiz için çalışır. 10 kadar hanımımız burada haftanın bir günü dikiş dikerler. El becerisi ürünlerimizi beğenilere sunarız. Bu sene de 5 Mart tarihinde gerçekleştireceğimiz kermesimize herkesi bekliyoruz.
Kermes akabinde hepimiz bu kez Pesah için çalışmaya başlarız. Masapan yapmayı bilen beş hanım, yaklaşık üç hafta öncesinden hazırlıklara başlar. Bu arada Şarope yapan beylerimizden de söz etmemiz gerek. Pazar günleri gelerek burada çalışıyorlar. Paketleyeme de yardım ediyorlar.
Hanımlar kolunda çalışmak için gençlerden talep oluyor mu?
Gençlerimiz maalesef gelmiyorlar. Bazen arkadaşlarımıza yaymaya çalışıyoruz. Mişne Tora’dan burs almış olsun olmasın,gençler önce fikre sıcak bakıyorlar. Ancak iş ciddiyete bindiğinde, toplantılara katılmıyorlar hatta veya bayram döneminde çalışmaya dahi gelmiyorlar.
Rahel, kurumun en genç üyesi olduğun için belki bu sorumu yanıtlayabilirsin. Neden gençler gönüllü çalışmaya sıcak bakmıyorlar?
Bu kuruma herhangi bir borcum olmasaydı da çalışırdım. Şayet cemaatin bireyi iseniz cemaatinize bir borcunuz olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de cemaat olduğu sürece bu kurum yaşamalı, yaşatılmalı. İnsanları kurumlarda çalışmaya ikna etmek için peşlerinde koşmamız garip geliyor.
Bazen aklımıza gelen bir fikri hayata geçirmek için öğrencilerimizden dahi destek bulamıyoruz… İrtibata bile geçmek istemediklerinden kapıları kapatıyorlar. Burada gerçekten herkesin kapasitesine göre, gençlerin yapmaya daha yatkın olduğu işler var. Fikir verecek kişilere de ihtiyacımız var. Ancak tüm fikirlerin de hayata geçirilemeyeceğini zamanla görüyoruz… Bazen önümüze duvarlar çıkıyor, hevesimiz kırılıyor…
Kimlere destek veriyorsunuz?
Burada niteliklerini anlatamayacağımız kadar, sporda veya bilimde çok başarılı öğrencilerimiz var… Onlara yardım etmek cemaat bireylerinin görevidir… Zira bu gençler cemaatimizin yarınıdır, onların başarısı bizleri daha da yukarılara taşır… Lise veya ortaöğretimde eğitimlerini sürdüren pırıl pırıl çocuklarımız var. Bunların bir kısmı yurtiçinden veya yurtdışından bazı üniversitelerden burs alıyorlar. Ancak bu, tam burs olmayınca bunu tamamlamak, derneğinin karşılayabileceğinin üstünde olabiliyor, yapamayınca üzülüyoruz… Bu gençlere destek verilmeli, bu durumda da kurumumuza neden güvenilmediğini anlamakta zorlanıyoruz… Bu bir çağrıdır, bizlere güvenin ve lütfen gençlerimize desteğinizi esirgemeyin…
Yeni başlattığınız kampanyadan söz eder misiniz?
Bağışın tümünü bir kerede almak yerine yardımseverlerin ayda 50 YTL vermelerini istiyoruz. Bunun karşılığında bir gencimizin 10 dersini, iki senelik kıyafetini karşılayabilmiş veya bursuna katkıda bulunmuş olacaklar.
Cemaat bireylerine mesajınız var mı?
Kurum üyelerimiz çok kıymetli insanlardır, hiçbir manevi teşekkür almadan hiçbir yer görülmeden, isimleri duyulmadan çok ağır şartlarda çalışıyorlar. Bayram dönemlerinde hem fırına gider, hem de büroda çalışırlar.
Sabah 09:00’dan akşam 21:00’e kadar burada çalışır daha sonrada dağıtımı yaparız. Bize başvuranların hiç birine “hayır” demek istemiyoruz, böyle bir lüksümüz yok…Onlara verebileceğiz tek zenginlik eğitimdir. Öğrenciler, kendi ayakları üzerinde durabilmeliler. Geri hizmet versinler veya vermesinler.. Yeter ki onların hayatları kurtulsun.
Çocukların eğitimi için çalışıyoruz… Destek verdiğimiz çocukların sadece ilköğretim ve lise eğitimlerini sağlayarak daha sonra da ufak işlerde çalışıp para kazanmalarını hedeflemiyoruz. Mümkünse, devlet üniversitelerinde bitirebilecekleri bölümleri okumalarını amaçlıyoruz. Arzumuz çocukların ülkelerine ve cemaatlerine yarar sağlayacak birer birey olarak yetişmelerini sağlamaktır.