Geçen hafta yurt içi ve yurt dışı piyasalar oldukça hareketliydi. Haftanın ortalarında oldukça toparlanan yurt içi ve yurt dışı borsaları perşembe akşamı FED Başkanı Bernanke’nin ekonomik görünüm hakkında konuşması ve cuma günü ABD verilerinin bir hayli kötü gelmesi sonucu haftayı olumsuz kapadı.
Olumsuz havanın bu hafta bir miktar yatıştığı gözlemlense de ABD ekonomisinin daha iyiye gittiğini gösterecek somut gelişmeler ve verilerin açıklanmaması durumunda piyasadaki tedirginliğin bu hafta da devam edebileceği kanaatindeyimBu hafta yurt dışı borsaları rahatlatan en önemli iki gelişme dünyanın en zengin yatırımcılarından Warren Buffett’ın 800 milyar dolarlık bono sigortasını satın almak için teklif vermesi ve Ocak ayı ABD perakende satışlarının beklenen seviyelerin üzerinde bir artış göstermesiydi. Bono sigortalamanın anlamına kısaca değinmek istiyorum. Borç almak için ABD’de şirketler, belediyeler ve hükümet bono-tahvil ihraç etmektedirler.
Aynı zamanda piyasalardaki borçların geri ödenmemesi durumunda zararı önleme amaçlı, bonoları sigortalayan şirketler bulunmaktadır. Bono sigortalayıcıları olarak nitelendirilen bu şirketler ABD’de faizlerin yükselmesi ve batakların artması ile birlikte çok zor durumda kaldılar. Buffett da geçen hafta bu şirketlerin ihraç ettiği belediye bono sigortalarının 800 milyar dolarlık kısmını satın almak için teklif verdiğini açıkladı.
Bu gelişme de bahsi geçen bono sigortalayıcılarının zor durumda olduğu piyasalarda gerçekten olumlu bir etki yarattı. Ancak daha sonra belediye bonolarının bono sigortalamanın en karlı ve şu anda en az zarar görmüş kısmı olduğuna ilişkin haberler piyasadaki olumlu havanın kısa vadeli olmasında etkili rol oynadı. Bununla beraber geçen haftalarda ABD’nin resesyona girmemesi için tüketici harcamalarının devam etmesi gerektiğini belirtmiştim. Ocak ayı perakende satışlarının artış göstermesi tüketici tarafında harcamaların devam ettiğini gösterdiği için piyasalarca çok olumlu algılandı. Buna rağmen perşembe akşam üstü Bernanke’nin büyüme risklerinin aşağı yönlü olduğunu belirtmesi ABD borsasının hafta içinde kazandıklarını perşembe akşam itibariyle bir miktar geri vermesine sebep oldu.
Ardından üç büyük bono sigortalayıcısından biri olan FGIC’nin notunun düşürülmesi, NY FED imalat endeksinin beklenen seviyelerin çok altında açıklanması ve piyasadaki durumu değerlendiren U.of Michigan anketinin1992 yılından beri en düşük seviyesinde gerçekleşmesi yatırımcıları cuma günü itibariyle daha da tedirginliğe sevk etmiştir.
Bu hafta yurt içindeki en önemli gelişme ise TCMB’nin 25 baz puanlık faiz indirimiydi. Faiz indiriminin ardından Durmuş Yılmaz’ın çekirdek enflasyonun orta vadede aşağı yönlü hareketinin devam edeceğini düşündüğünü açıklaması ise Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine devam edilebileceği anlamına geliyor. Buna rağmen yurt dışındaki olumsuz hava devam ettiği için Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine ara vermesi ihtimalinin oldukça fazla olduğunu düşünüyorum.
Ayrıca geçen hafta borsanın perşembe günü kapanışının önceki haftaya göre yaklaşık yüzde 10 üzerinde olmasını yurt dışındaki olumlu havaya bağlıyorum. Yılbaşından beri dünyanın geri kalanına oranla daha sert bir düşüş trendinde olan IMKB’deki bu hareketin bir düzeltme olduğu inancındayım.
Sonuç olarak piyasalardaki olumlu hareketlerin geçici olabileceğini önceki yazımda belirtmiştim. Olumlu havanın devam etmesi için oyuncuların yurt dışı kaynaklı risklerin azaldığına dair bazı işaretler alması gerekiyor. Bu somut veriler ve haberler açıklanmadığı sürece tedirginlik devam edecektir.
Yine de piyasalardaki son duruma baktığımda aşağı yönlü olumsuz hareketlerin devam edeceği, fakat hareketlerin ivmesinin son 2-3 haftadaki hızından daha az olmasını bekliyorum.
