ajanda’m

Aylin YENGİN Yaşam
27 Şubat 2008 Çarşamba

• NE İZLEYELİM?

Van, 1914 Haziran... Ülkemizin büyük toprak kayıpları ve milyonlarca insanımızın büyük perişanlıklar yaşamasına neden olan Balkan Harbi’nden henüz kurtulduğumuz, yaralarımızı sarıp ülkemizi feraha çıkartmaya çalıştığımız günler… Ancak bu günler çok sürmez, yaz aylarında Avrupa’da başlayan I. Dünya Savaşı ülkemize de sıçrar; Ruslar Doğu Anadolu’da Erzurum istikametinde taarruza geçerler. Büyük bir isyana gebe olan Van’daki Jandarma Tümeni şehirden ayrılır ve Kafkas Cephesi’nde Ruslarla ölüm kalım mücadelesine girişir. Aralık 1914’te Sarıkamış Harbi’nin başlamasıyla birlikte çatışmalar yoğunlaşır ve bir gün Jandarma Tümeni’nin de cephanesi tükenir. Van’da az da olsa cephane vardır, sınırdaki askerlere gönderilmek istenir fakat elde doğru dürüst kağnı bile kalmadığı gibi, eli tüfek tutan hemen herkes de cephelerdedir. Hiçbir çare bulunamaz, neticede yaşları 12 ile 17 arasında değişen çocuklar gönüllü olurlar. Hemen hazırlıklara girişilir, 120 çocuk 1915 Ocak ayının donduran ayazlarında cephaneyi sırtlanır, karlı dağlara doğru yürümeye başlar. Ancak günler ve geceler süren bu büyük yolculuk 120 kahraman çocuk için tam bir ölüm kalım harbine dönüşecektir. İşte geçtiğimiz hafta gösterime giren ve Murat Saraçoğlu ile Özhan Eren’in yönettiği 120 adlı filmin konusu kısaca böyle. Oyuncuları ise, Cansel Elçin, Özge Özberk, Burak Sergen, Halil Kumova, Demir Karahan, Emin Olcay, Oytun Öztamur.

• NE DİNLEYELİM?

Son zamanlarda R&B’nin en güzel örneklerinin önemli bir kısmı İngiltere’den çıkıyor. Amy Winehouse da buna harika bir örnek. 1983 doğumlu Amy Winehouse, tamamı profesyonel caz müzisyenlerinden oluşan bir aileden geliyor. Çocukluğunda Ella Fitzgerald, Dinah Washington gibi popüler caz vokalistlerini dinleyip durmuş. Sonra Amerikan R&B ve Hip-Hop’una merak salmış. İlk albümü Frank’i 2003 yılında yayımlayan Amy Winehouse, platin seviyesinde satılan bu albüm sayesinde popüler bir isim olmuş. Ve 2006 sonunda piyasaya çıkan Back to Black ile yıldızı parlamış. 1960’lı yılların R&B’sini modernize ettiği albümü sayesinde bu yılki Grammy Müzik Ödülleri’nde 5 ödül kazanan sanatçı: Yılın Albümü, Yılın Şarkısı (Rehab), Yılın Plağı (Rehab), Yılın En İyi Kadın Pop Şarkıcısı ve Yılın En İyi Yeni Sanatçısı ödüllerine layık görüldü. Back to Black su gibi akan bir albüm. Kıvrak davul ritimleri, güçlü ve sağlam baslar, her saniye kulaklarımızı şenlendiren nefesliler ve özlem duyduğumuz geri vokallerle kesinlikle dinlenmeye değer.

• NE OKUYALIM?

Alex Goldfarb - Marina Litvinenko’nun kaleminden, İnkılâp Yayınevi tarafından piyasaya çıkan Alexander Litvinenko’nun Zehirlenmesi ve KGB’nin Dönüşü adlı kitap, uluslararası bir sansasyona neden olan istihbarat eski subayı Alexander (Sasha) Litvinenko’nun, 2006 Kasımı’nda, ulaşılması zor bir element olan polonyum ile zehirlenerek suikasta kurban gitmesini konu alıyor. Kırk üç yaşında ve bedenen formda olan Litvinenko, “minik bir nükleer bomba”nın kurbanı olarak, birkaç hafta gibi kısa bir süre içinde bir deri bir kemik kalmış, saçları dökülmüş bir halde hastanede ölüyordu. Şüpheler, Rusya’da KGB’nin yerini alan FSB ile Putin rejimi üzerinde toplanıyordu. Peki, gerçekte neler oldu? Litvinenko neler biliyordu? Ve neden öldürüldü? Hikâye, yaşananları tümüyle anlatabilecek iki kişi, Litvinenko’nun yakın arkadaşı Alex Goldfarb ve dul eşi Marina tarafından aktarılırken, “Litvinenko Bir Muhalifin Ölümü” Putin yönetimindeki Kremlin’in karanlık yüreğine bir pencere açıyor. Güçlü silahlı taktikleri, medya üzerindeki sıkı denetimi ve hükümetin her kademesine sızmasıyla, eski KGB’nin bütün şiddetiyle geri geldiği çok açık. Sasha Litvinenko, hayatını bu gerçeği ortaya çıkarmaya adamıştı. Dünyanın onun söylediklerine kulak vermesi için ise ne yazık ki şeytani bir planla öldürülmesi gerekti... Kitap dilimize Mine Atafırat tarafından çevrildi.

• NEREYE GİDELİM?

Kış sezonu sona ermeden, henüz size bahsetmediğim bir kayak merkezini tanıtmak istiyorum. Kayseri’ye sadece 20 dakika uzaklıktaki Erciyes Dağı mükemmel pistleri ile kayak tutkunlarının tercihi! Dağda kalınabileceği gibi, şehir merkezinde konaklamayı tercih edenler için Hilton Kayseri uygun bir seçenek. Otelin konforlu odalarında konaklarsanız eğer, kayak merkezine otelin sunduğu shuttle servisi ile giderek kayak keyfini Erciyes’te yaşayabilirsiniz… Otel alışveriş ve iş merkezlerine yürüme, Erciyes kayak merkezine 20 km. mesafede. Kervansaray Restaurant, Kale Rooftop Restaurant & Bar, Lobby Lounge, Park Disco’da gecelerin tadını çıkarabilir, Sağlık Kulübü bünyesinde kapalı havuz, fitness merkezi, sauna ve masaj odasından ücretsiz olarak yararlanabilirsiniz. Bu kışı Hilton Kayseri’nin konforu ve Erciyes’in bembeyaz atmosferinde unutulmaz kılın!