Bebeklerde zeka gelişimi ve iletişim

On ay önce annelik heyecanı yaşadım. Kızımla beraber edindiğim tecrübelerimi sizlerle de paylaşmak istiyorum. İlk olarak değineceğim konu bebeklerde zeka ve kişilik gelişimi...

Yaşam
12 Mart 2008 Çarşamba

Lüset ROMANO

Bebek ve çocuklarda zeka

Bebekler doğdukları andan itibaren geçirdikleri ilk iki seneyi duyuları ve hareketleri ile geçirirler. Yaşamlarının ilk ayında,sadece emme refleksi vardır. İlk ay ve dördüncü aylar arasında ise seslere ve hareketlere tepki vermeye başlarlar. Daha sonraki dört aylık dönemde neden-sonuç ilişkilerini anlamaya başlarlar.

Mesela oyuncağına dokunduğuna müzik çalmaya başladığında, bebek ilk birkaç kez bunun tesadüf olduğunu düşünür ama tekrar tekrar bu hareketi yaptığında ve müziği her seferinde duyduğunda bunun aslında tesadüf olmadığını görür ve zekası gelişmeye başlar. Bir arkadaşımın oğlu, yatağının üzerindeki dönenceye ne zaman vursa, ayıcıkların dönmeye başladığını görüyordu ve o zamandan beri ne zaman yatağına yatırılsa bu ayıcıklara vurmak onun için bir eğlence haline dönüşüyordu. Ayrıca her seferinde uykuya dalması gerektiğini ve ayıcıklarla uyku arasında bağlantı kurmasına olanak verdi.

Sekizinci ay ile bir yaş dönemi, bebeklerin hırs ve inat denilen kavramlarla tanışma zamanıdır. Belirli bir amaca ulaşmak için arayış içine giren çocuklar, çok sevdikleri bir oyuncağı gördükleri zaman ya da ellemek istedikleri bir nesne olduğu zaman, hiçbir engel tanımadan o amaca ulaşma yoluna giriyorlar. Benim kızım saçıma taktığım taşlı tokaları o kadar seviyor ki, aşağıdan ayaklarıma sonra da bacaklarıma tırmanarak, yukarıya nasıl ulaşacağını bilmeden tokalara hedefleniyor. Ya da tüm bebeklerin en sevgili oyuncakları olduğunu düşündüğüm cep telefonları, her bebek için ulaşılması ve ağza alınması olmazsa olmaz bir nesne konumundadır. Nerede cep telefonu görseler ister emekleyerek ister sürünerek ister koşarak onu almaya çalışıyorlar.

Bebeklerde iletişim

Eskiden ‘Bebekler onlara konuşulduğunda hiçbir şey anlamazlar’ diye düşünürdüm. ‘Aman canım ne anlayacak ki...’ diye bebeğinize konuşmaktan çekinmeyin. Onlar kendilerine gösterilen sevgiyi de, kızıldığınızdaki tepkiyi de anlıyorlar. Onların her seslenmesine gösterdiğimiz tepki onlara ilerde yapacakları konuşma için gerekli özgüveni veriyor. Teşvik edilen bebekler daha çabuk konuşmaya başlıyor ve daha anlamlı cümleler kuruyor.

Bebeklerin üç çeşit iletişim kurdukları biliniyor

1- İhtiyaçlarını belirtmek istedikleri durumlarda bildirdikleri iletişim. ’Acıktım,yemek istiyorum’ gibi.

2- Bilgi aktarmak istediklerinde bildirdikleri iletişim. ‘Babam geldi’ gibi.

3- Bilgi ihtiyaçlarını gidermek istediklerinde bildirdikleri iletişim. ‘Bu nasıl oluyor?’ gibi.

Kızım babası eve geldiği zaman sevinç çığlıkları atıp, kendince babasına sevgisini gösteriyor. Bir arkadaşımın kızı,acıktığı zaman yemek tabağını işaret parmağıyla gösterip yemek ihtiyacı olduğunu gösteriyor. Bazı durumlarda ise, bebeğin isteklerinin kabul edilemeyeceği durumlar olabilir. Bu durumlarda ise ara sıra çocuğa reddedici tepkiler vermeliyiz. Her istediğini her istediği saniyede elde eden çocuklar tatminsiz yetişebilirler. Çocuğun istediği şeye alternatif olarak başka bir seçenek sunmak hem onu kızdırmaz hem de bizi amacımıza ulaştırır. Her iki taraf için de olumlu sonuçlar söz konusu olur.Çocuklarımıza davranış biçimlerimiz onların zeka ve kişilik gelişimlerinde çok önemli rol oynar. İletişim şeklimiz ile onları istediğimiz yönde yetiştirebiliriz.