İsrail’in gündeminde, Sudanlı ve Etiyopyalı göçmenlere dair farklı haberler yer alıyor. Darfur’dan kaçan yüzlerce mülteci, Bnei Darfur Derneği sayesinde İsrail’de yeni bir hayat kurmaya çalışırken, hükümet Etiyopya’dan gelen Falaşmura göçlerinin sonlandırılmasını istiyor
Darfur’dan kaçışının ardından üç yıl önce İsrail’e gelen Yassin, Mısır sınırından İsrail’e ulaşabilen ilk mültecilerden. Eskiden mühendis olan 30 yaşındaki Yassin, şimdi Sudanlı mültecilerin İsrail toplumuna entegre olmalarına destek veren ve kar amacı gütmeyen Bnei Darfur’un (Darfur’un Oğulları) yöneticisi.
“Müslüman olmamıza rağmen İslam dünyası bizi korumak için hiçbir şey yapmadı” diyen Yassin, hayatını, kendisi gibi tehlikeli yolculuklar geçiren yüzlerce hemşerisine yardım etmeye adadı.
Darfurlu mültecilerin yolculukları sırasında yaşadığı korku ve kötü muameleleri anlatırken, Arap ülkelerinin desteklediği Sudan hükümetinin mültecileri Batılı ülkeler ile işbirliği yapmakla suçladıklarını belirtiyor.
Mısır’da yaşanan soğuk ve sert karşılamanın ardından, çocukluğundan beri medya tarafından düşman olarak resmedilen İsrail’in daha kötü olamayacağını düşünmüş Yassin. Başlangıçta askeri üssün küçük bir odasında tutulan mülteciler bir süre sonra daha büyük bir kampa gönderilmiş, burada mülteciler arasında birbirlerine Arapça, İngilizce ve İbranice öğrettikleri resmi olmayan bir destek grubu kurulmuş. Yassin daha sonrasını şöyle anlatıyor:
“Birkaç ay sonra İsrail basınının mülteci krizini ele almasıyla hayır kuruluşları serbest bırakılmaları için kampanyalara başladı. BM’nin de dahil olmasıyla mülteciler özgür bırakılarak yerel kibbutz’larda çalışmaya gönderildi ve 750 göçmenin 600’üne geçici yerleşim statüsü, geri kalanlara ise sığınmacı olarak korunma sağlandı.”
Bnei Darfur’u kuran Yassin ve arkadaşları kendi kendine yeten bir cemaat yaratma konusunda oldukça başarılı bir iş çıkardılar. Tüm mültecilerin işi, evi ve tıbbı bakıma ulaşımı bulunuyor, çocuklar ise okullara yerleştirildi. Birçok İsrailli, tarihte bazı umursamaz devletler tarafından kendilerine sığınma hakkı verilmeyişini hatırlayarak Darfurluların davasına destek veriyor.
Falaşmura’lara kapılar
kapanıyor mu?
Hükümet’in Etiyopya Yahudi Cemaati’nden göç edecek 800 kişinin ardından, Falaşmura göçlerinin sonlandırılmasını planladığını açıklaması üzerine “Etiyopyalı Yahudiler Halk Konseyi”, Kudüs’te düzenledikleri olağanüstü toplantı ile hükümetin bu kararına karşı savaşacaklarını duyurdu.
Kalan Falaşmuraların getirilmesi için çalışan kurumlar, Etiyopya’nın eski başkenti Gondar’da İsrail’in göç kriterlerine uyan ve vatandaşlık hakkı kazanabilecek en az 8 bin Falaşmuranın daha bulunduğunu bildirdi.
Konsey’in onursal başkanı ve eski Yargıtay başsavcısı Meir Shamgar, ”Geri kalan Etiyopyalı Yahudileri İsrail’e getirmek devletin görevidir. Bu Siyonizm ve Yahudilik meselesidir, maliyet değil. 1948’de yüzbinlercesi problemli ülkelerden olmak üzere yarım milyon Yahudi’yi İsrail’e getirdiler. Şimdi yedi milyon Yahudi birkaç bin kişiyi mi içine alamayacak?” dedi.
Konsey, Falaşmura göçlerinin durdurulmasına karşı protesto organize etmek, göç etmeyi bekleyen Falaşmuralar adına Yüksek Adalet Divanı’na dilekçe vermek ve dünya çapındaki Yahudi Cemaatlerini hükümete baskı yapmaları için yardıma çağırmak gibi çok sayıda eylem kararı aldı.