Almanya, ortaçağ İbranicesi’nde Kutsal Kitap’taki adıyla Aşkenaz olarak bilini. Alman Yahudileri de Aşkenazim diye çağrılagelmiştir. Sürgün ve zulüm, Almanya’daki Yahudi yaşamını bütünüyle tüketmeyi başaramadı, ama maddi ve kültür koşullar yoksulluk içindeydi. Kentlerden dışlandıkça, küçük kasabalara ve köylere dağılmışlardı. Doğu’ya, 13. yüzyıldan itibaren ve özel ayrıcalıkların bağışlanmasıyla cezbedildikleri Polonya’ya doğru sürekli bir göç akımı vardı
Bu hareket Reformasyon’un ayaklanmaları sırasında daha da güçlü hale geldi. Aşkenazi göçmenleri Polonya’da o kadar çöktü ki, kendi dillerini ve dinsel kültürlerini yerli Yahudilere kabul ettirdiler. Feodal aristokrasi ile köylüler arasında, ortasınıf olarak önemli bir ekonomik rol oynadılar, iç ve dış ticaretin büyük bir kısmını gerçekleştirdiler. ne sınıfsal nefret, ne de dinsel hoşgörüsüzlük, güvenliklerini ciddi olarak tehdit etti. 16. ve 17. yüzyıldaki Polonya Rönesansını içinde tek alan güçlü bir içsel özyönetim geliştirdiler ve dört ülke konseyi (Büyük polonya, Küçük polonya, Podolya ve Volhynia, Litvanya’da ayrı bir konsey vardı) geniş kapsamlı bir yarı parlamenter güç kullandı.
Polonya Yahudiliğinin bu altın çağı, Kazakların 1648’deki isyanı sırasında ansızın ve şiddet içinde bitti. İsyanın önderi Bogdan Chmielnick’nin amaçları arasında, Yahudiliğin Ukrayna’da yok edilmesi de yer alıyordu. Büyük sayıda Yahudi öldürüldü, vaftiz edildi veya kaçmaya zorlandı. Yahudi vakanüvislerine göre 100.000’den fazla Yahudi öldürüldü ve 300 Yahudi cemaati tahrip edildi. Katliam Polonya Yahudilerinin zihninde derin bir yara bıraktı. Bugün bile köpüren öfkeleriyle Kazakların imgesi Batı Aşkenaz Yahudilerini rahatsız eder. Bu olaylar Yahudi tarihine Haçlı Seferleri ve İspanya sürgünü ile aynı kategoride girmiştir. Chmielnicki katliamı Polonya Yahudileri için, Nazi soykırımında doruğuna ulaşan ve sürekli olarak yakalarını bırakmayan şiddetin, sadece ilk kez tadılmasıydı. Hemen ortaya çıkan etki, tekrar batıya önce Almanya’ya ve son olarak da Portekizlilerin öncülüğünün yaptıkları yeni merkezlere doğru bir yığılma hareketinin başlamasıydı.
Yahudiler Polonya’dan boşalmadı. Gerçek Yahudi nüfusu dramatik bir biçimde artmaya devam etti, öyle ki 19. yüzyılın başlarında, dünyadaki Yahudilerin yarıdan fazlası buradaydı. Aşkenazi Diasporası ve önemli bir öğresi haline geldi.
Polonya ve Litvanya’daki Yahudi meslekleri
Almanya’dan Polonya’ya göç eden ilk Yahudiler, ülkenin en önemli para finansörleri haline geldiler. Polonya prensleri onları büyük bir yakınlıkla karşıladılar. Çünkü o dönemde yeniden yapılanmak, şehir ve köylerini kalkındırıp bayındır hale getirebilmek için onların kültür ve finansal yardımlarına ihtiyaç vardı. Böylece gitgide yükselen yaşam kalitesi ile Polonyalı Yahudiler Altın çağlarını yaşadılar.
Yahudiler çok eğitimliydi, ekonomiyi yükseltecek bankacılar, yöneticiler ve muhasebecilere sahiptiler. O dönemin Polonya kralı Boleslav, 1264 yılında Yahudileri Polonya’ya davet etti. Bir kanun tasarısı hazırladı ve yürürlüğe soktu. Bu kanunla birlikte Yahudilere görülmemiş hak ve ayrıcalıklar tanındı. Önceleri buna ihtiyatla yaklaşan Yahudiler, zaman içinde yaşadıkları diğer Avrupa ülkelerinden kovuldukça buraya yerleşmeye başladılar.
Uzunca bir süre çok rahat yaşadılar. Önceleri sadece finansör olarak çalıştılarsa da zaman içinde ticaretin her koluna el attılar. Cins at yetiştiriciliği, at arabası yapımı, giysi, likör ve baharat ticareti yaptılar. Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşayan Yahudi tüccarla iş ilişkileri kurdular. Polonyalı Yahudi tüccarlar, onların Doğu ve Batı Avrupa ile ticaret yapmalarına aracı oldular.
Vergi ve gümrükçülükte ülkeye yarar sağladılar. Tuz madenlerini ve ormancılık tesislerini yönettiler. Ülkenin tarımsal kapasitesini yükselttiler. Yaptıkları yatırımlarla doğu Polonya ve batıdaki bölgeleri Ukrayna ile Beyaz Rusya’nın fakir bölgelerini kalkındırıp zengin hale getirdiler. aralarında çoklukla doktorlar, kimyacılar, kürkçüler, kasaplar, dokumacılar ve sabun imalatçıları da vardı.
En yoksul Yahudiler ise seyyar satıcılık yaparlardı.
Chmielnicky Pogrom’u
Ukrayna’lılar, Polonya’lıları ülkelerinden kovmaya karar verdikleri zaman, Yahudiler katledilmeye başlandı. 1635 yılında Ukrayna’da Polonyalılara ve Yahudilere karşı ilk büyük şiddet patlaması gerçekleşti. Bu isyan bastırıldı. Fakat 13 yıl sonra yeni bir güçle geri geldi. Ukrayna’yı Polonya egemenliğinden kurtarmayı başaran 1648’deki ikinci isyanı Bogdan Chmielnicky adlı Ukraynalı bir kazak yönetiyordu. Bu şahıs tarihte görülen en zalim antisemitlerden biriydi. emrindeki güçlerle 100.000 Yahudi’yi katletti. Tarihi kayıtlara göre, bazı Yahudilerin derileri yüzülüyorlar, etleri köpeklere atılıyordu. Başkalarının elleri ve ayakları kesiliyor ve vücutları arabaların üzerlerinden geçtiği ve atların çiğnediği yollara atılıyordu.
Birçoğu diri diri yakılıyordu. Çocuklar annelerinin kucağında katlediliyor, birçok çocuk balık gibi ikiye bölünüyordu. Hamile kadınların karınları yarılıyor, doğmamış bebekleri yüzlerine fırlatılıyordu. Bazılarının karnını kesiyor, içine canlı bir kedi yerleştiriliyor, bir süre böylece hayatta bırakıyor, kedileri dışarı çıkarmamaları için ellerini kesiyorlardı.
Diğer bir tarih kaydında ise şöyle yazmaktadır: “Aynı Şabat günü Rusya’da Human şehrinde 1500 kişiyi öldürdüler. Şehirdeki bütün Yahudileri tarlalara kovdular. onları bir daire içine alarak sıkıştırdılar, üzerlerini soyarak yere yatırdılar, onlara dostça ve teselli edici bir tonla konuşarak, o öfkesini insafsızca size püskürten Tanrı’nıza kurban gibi öldürülmeyi neden istiyorsunuz? Bizim Tanrı’larımza suretlerimize ve haçlarımıza tapınmanız daha güvenli olmazmıydı? Böylece birlikte tek bir halk olurduk. Yahudiler bunu duyunca, bir ağızdan seslerini yükseltip bağırdılar; İsrail’i dinle Ad. Tanrımız, Evrenin kutsal Tanrısı ve kralı, senin için birçok kez öldürüldük. Lütfen sana sadık kalmanızı sağla, suçluyuz ve ilahi yargıyı kabul ediyoruz. Bunu duyan katiller onlara saldırdı ve onların tümünü katletti. 100.000 Yahudi öldü, 300 Yahudi cemaati yok oldu. Nedir ki Chmielnicky bugün hala Ukrayna’da ulusal kahraman olarak kabul edilir. Kiev’deki büyük meydanda onuruna dikilmiş büyük bir anıt heykeli bulunmaktadır. Polonya Yahudilerinin altın çağı 1648-1649 yıllarında böylece sona erdi. Bu pogromlar Doğu Polonya’da gerçekleşti. Diğer bölgelerdeki Yahudiler orada kaldılar. Polonya uzun yüzyıllar boyunca Aşkenaz Yahudi alanının merkezi olmayı sürdürdü.
devam edecek...