Or-Ahayim’in cemaat bünyesindeki misyonunu anlatan Elio Medina, hastanenin fiyat politikası hakkındaki eleştirilere cevap verdi, yardıma muhtaç hastalara karşı Or-Ahayim’in tutumuna açıklık getirdi
Elio Medina, geçtiğimiz günlerde yapılan seçimlerle dört yıllığına Or-Ahayim Hastanesi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildiniz…
Or-Ahayim Hastanesi gibi yüz on yaşını geçmiş köklü bir sağlık kurumunun başkanlığına seçildiğim için elbette çok onur duyuyorum. Heyecanlı olup olmadığımı sorarsanız, coşkuluyum ancak çok heyecanlı değilim; bunun nedeni de Başkan Vekilliğini yaptığım dört sene boyunca sevgili dostum Jojo İllel’in bir çok kez bana bu hazzı yaşatmasıdır. Bir başkanın önemli görev ve sorumluluklarının biri de, kendisinden sonra gelecek olanları göreve hazırlamak. Bu vesile ile kendisine bundan sonraki yaşamında başarılar diliyor, çok sevdiğini bildiğim hastanemize tüm desteğini devam ettireceğine içtenlikle inanıyorum.
Yönetim Kurulunuzdaki arkadaşları tanıtır mısınız ?
Yaklaşık on beş yıldır omuz omuza görev yaptığım Yaşar Abuaf Başkan Vekili, Dani Altaras ve Flora Baruh Başkan Yardımcıları, Pembe Melek Başkanı Beki Abuaf, Or-Ahayim sevgisine hayran olduğum Nüket Antebi ve Viktor Apalaçi, bize heyecan ve ivme sağlayan genç kardeşlerimiz Metin Kastro, Karen Basut, Selim Levi ve Nedim Pase, dört yıldır beraber çalıştığımız Eli Felba, Niso Maçorro ve Leon Esim, değerli hekimlerimiz Prof. Dr. Abut Kebudi ve Dr. Alp Gürkan, aramıza bu sene katılan Hülya Doğu ve İgal Mitrani yönetim kurulumuzun üyeleri oldular. Bu dönemde de bizimle beraber çalışacaklar. Yine yıllarını hastaneye vermiş Leon Berk ve Yusuf Barokas, bizleri deneyimleriyle denetleyecekler.
Pembe Meleklerimize de buradan bir mesaj vermek isterim; her zaman çalışmalarını takdir ettiğim hanımlarla, bu dönemde çok önemli projelere imza atacağımıza yürekten inanıyor ve destekleri için şimdiden teşekkür ediyorum.
Son yıllarda ülkemizde sağlık sektöründe çok büyük değişiklikler yaşandı. Or-Ahayim bu gelişmelerin neresinde ?
Or-Ahayim yüz on yıl evvel, çoğunluğu düşük gelirli dindaşlarımızın yaşadığı Balat Semti’nde bir avuç gönüllü hekim tarafından bir sağlık ocağı olarak kuruldu. 1. Dünya Savaşı süresince yaptığı onurlu hizmetlerin ardından, şehrin önemli ihtisas hastaneleri arasında yer aldı. Ne yazık ki 2. Dünya Savaşı’nın sıkıntılı yıllarından sonra etkisini kaybetti ve uzun bir müddet Geriatri Hastanesi olarak cemaatimize ve İstanbullulara hizmet verdi.
Yeniden bir hastane olma yoluna girdiği on yıl öncesinden bu güne, büyük gelişmeler yaşandı. Yaklaşık iki yıldır önce Sosyal Güvenlik Kurumu ile sözleşme imzalayan özel hastaneler arasına girdikten sonra, çehresi tamamen değişti. Bugün Or-Ahayim Hastanesi, günde 250-300 kişinin poliklinik hizmeti aldığı, hergün 8-10 kişinin ameliyat olup sağlığına kavuştuğu , yetişkin ve yeni doğan yoğun bakım üniteleri, görüntüleme merkezleri, ayakta tedavi ve şehrimizin en kaliteli ilk beş fizik tedavi merkezinden bir olan bölümleriyle, kurulduğu günden çok farklı bir konumda. Bütün bu bölümlerin yanında eski Başkanımız ve büyük destekçimiz Rafael Torel’in kaybettiği değerli eşi Alegre Torel adına yeniden inşa edilen geriatri kliniğimiz, onur duyduğumuz diğer bir ünitemizdir.
Or Ahayim’in cemaatimiz bünyesindeki misyonu nelerdir?
Bu sorunuz son derece önemli ve bizim vizyonumuzu son derece etkileyen bir olgu. Yaşanan küresel ekonominin evrimi ve değişime uğrattığı şartlar, ülkemizde yaşayan orta gelir seviyesindeki herkesle birlikte bu gelir seviyesindeki dindaşlarımızı da çok etkiledi. Bütün bu gelişmelerin üstüne ağır bir darbe olarak gelen global ekonomik kriz, cemaat üyelerimizi bulundukları konumdan daha kötü noktalara sürüklemiş olduğu çok açık. Bu bağlamda şunu vurgulamak istiyoruz: Or-Ahayim Hastanesi bugün ve gelecek yıllarda, dindaşlarımızın birçok sağlık sorununa çözüm bulabileceği, üst kalite de sağlık hizmeti almanın inanılmaz rakkamlara ulaştığı bir devirde, yüksek teknoloji gerektiren tedavilerin dışındaki sağlık sorunlarına son derece mütevazi fiyatlarla hizmet alınabilecek bir hastane olma sorumluluğunu taşıyor. Bugün ve gelecek yıllarda SSK ve BAĞKUR gibi bir sosyal güvenceye sahibi olmanın çok önemli olduğunu ve olacağını cemaatimiz üyelerine bir kez daha hatırlatmayı bir görev sayıyoruz.
Zaman zaman hastanenin fiyatları hakkında eleştiriler aldığınızı biliyoruz. Bu konuda neler diyeceksiniz?
Poliklinik, kolonoskopi, gastroskopi vesaire tanı hizmetlerinde, yapılan ameliyatlarda veya kısa süreli yataklı tedavilerde, kesinlikle böyle eleştiriler almıyoruz. Ancak uzun süreli yatış gerektiren Alzheimer, demans, felç ve benzeri bakım hastaları sınıfına giren kişilerin tedavilerinde, hasta yakınlarından böyle yakınmalar geliyor. Haklı bulduğumuz bu gibi durumlara, ne yazık ki şimdilik pek bir çözümümüz yok.
Şehrimizdeki birçok hastane bu durumdaki hastaları, bizden çok yüksek ücret almalarına rağmen kibarca en kısa zamanda taburcu etmeye çalıştıkları hepimizin bildiği acı bir gerçek.
Üç vardiya doktor, hemşire ve hastabakıcılık hizmetleri, maliyetine sunulduğu zaman bile uzun dönemlerde çok büyük rakkamlara ulaşıyor.
Dünyada yapılan araştırma ve istatistikler açıkça göstermektedir ki, tıp dünyasındaki gelişmeler ile birlikte insan ömrü uzadı, biraz evvel değindiğim ileri yaş hastalıkları zengin ülkeler dahil bütün dünyadaki sosyal güvenlik sistemlerini tehdit edecek bir hale geldi.
Konu paradan açılmışken şunları da söylememe izin verin. Or-Ahayim Hastanesi’ni ayakta tutmaya ve daha iyi bir hastane yapmaya çalışan bizleri en üzen eleştiri yardıma muhtaç hastalarımıza ilgi göstermediğimizdir. Bu güne kadar tedavi hastası olan hiçkimse ücret konuları yüzünden geri çevrilmedi. Bakım hastalarında yaşanan ve bütün dünyada endişe yaratan durumu, izah etmeye çalıştım. Üzülerek ilave edeyim. Tecrübelerle yaşanmıştır ki, bizlere aile büyüklerini yatırmak isteyen ve yardıma gereksinim duyduklarını vurgulayan kişiler, kendi sağlık problemleri olduğunda para problemlerini unutmakta, akıllarına hastanemiz gelmemekte.
Yanlış anlaşılmasın, imkanı olanların arzu ettikleri yerlerde sağlık hizmeti almalarını çok doğal buluyoruz. Ancak mutlaka sübvansyon gerektiren geriatri hizmetlerini bizden alıp, ameliyat, tanı ve diğer hizmetlerde hastanemize uğramayan üstüne bir de yardım talep edenlerin “bu hastane çok pahalı” demeye hakları olmadığını düşünüyoruz.
Topluma bir mesajınız var mı ?
Yakınınızın ameliyatı veya tedavisi süresince, her iki çevre yoluna yakınlığı ile kolayca ulaşabileceğiniz, her gün daha da güzelleşen Haliç manzaralı bahçesinde bir kahve içebileceğiniz, güzel İstanbul’umuzun en tarihi semtlerinden olan Balat’ın dar sokaklarında nostaljik bir yürüyüş yapabileceğiniz bir hastanede olmak isterseniz sizi bekliyoruz. Bütün bunların yanında sevdikleriniz, her türlü ticari kaygıdan uzak bir vakıf hastanesinin değerli tıp adamları ve sağlık ekibi tarafından mesleki bilgilerine kattıkları insani yaklaşımları ile kısa sürede şifa bulacaklar.
İki yıl önce açtığımız Doğum Ünitemizde dünyaya gelen beşyüzü aşkın bebeklerimizin doğumlarını aileleri ile paylaştık. Pembe Melekler ve doğum ekibimizin yarattığı sevgi dolu atmosfer içinde bu mutlu olayı yaşamak isteyen tüm anne adaylarına duyurmak isterim.
Önümüzdeki günlerde sizlerden yeni projeler duyacak mıyız ?
Çok kısa bir zamanda, bu yıkıcı kriz döneminde insanlarımızın sağlıklarını ihmal etmemelerini sağlayacak projelerimizi ardarda açıklamaya başlayacağız. Bu haberlerin bütün dindaşlarımıza ulaşabilmesi için desteğinizin devamını diliyoruz.