Aileyi dair sarsıcı, bunaltıcı bu ikinci kara mizah denemesinde, yazar – yönetmen Baumbach, paramparça aile ilişkileri üzerindeki uzmanlığını kanıtlıyor. Sağlam senaryosu, etkileyici, zeki diyalogları, gerçekçi karakterleri, incelikli sinemasıyla yönetmen, bizleri yine tuhaf bir aileyle tanıştırıyor. İstisnasız herkesin sorunlu, küstah, ukala ve sevimsiz olan filmin iyi çizilmiş karakterlerini, uyumlu ve mükemmel bir oyuncu kadrosu canlandırıyor.
Beyne seslenen, insanı düşünmeye zorlayan filmlerden hoşlanmayanlar “Kız Kardeşim Evleniyor”dan uzak dursunlar
Bağımsız sinemacı Noah Baumbach “Kızkardeşim Evleniyor”da Amerikan banliyösündeki çekirdek aile sorunlarını işlemeyi sürdürüyor...
Bir önceki filmi “Balina ve Mürekkepbalığı / The Squid and the Whale” ile senaryo dalında Oscar’a aday olan, Amerikan bağımsız sinemacı Noah Baumbach, “Kızkardeşim Evleniyor / Margot at the Wedding”de yine Amerikan banliyösündeki çekirdek aile sorunlarını işliyor.
Aileye dair sarsıcı ve bunaltıcı bu ikinci kara mizah denemesiyle, Baumbach, paramparça aile ilişkileri üzerinde uzmanlığını izleyiciye kabul ettiriyor.
Yönetmenin filmini Fransız Yeni Dalga akımının fikir babalarından Eric Rohmer’e ithaf etmesine hiç şaşırmadık. Rohmer’de, The New Yorker dergisinde yazarlık yapan Baumbach gibi sinemaya yazarlıktan geçiş yapmıştı. Bugün 88 yaşında olan Fransız usta, alabildiğine kişisel ve özgün sinema anlayışıyla, farklı, düşünen ve konuşan, duygular kadar beyne de seslenen incelikli sinemasıyla tanınıyor.
Rohmer’in sinema anlayışına kendini yakın hisseden Baumbach, iyi senaryo yazarlığıyla öne çıkıyor, zeki diyaloglar yazmaya verdiği önemi, mizansenine ve filminin görüntü kalitesine vermiyor.
İlk filmindeki başarısını yakalamasa da, sağlam senaryosu, etkileyici diyalogları, gerçekçi karakterleriyle Baumbach, ilgiyle izlenmesi gereken sinemacılar arasında olduğunu “Kızkardeşim Evleniyor”da kanıtlıyor.
RAYDAN ÇIKMIŞ İNSAN İLİŞKİLERİ
Yönetmen “kültürlü” ve incelikli sinemasıyla, aile ve insan ilişkilerinin tuhaflığıyla, zaman zaman oldukça rahatsız edici bir hal alan “Kızkardeşim Evleniyor” da bizleri yine çizgi dışı bir aileyle tanıştırıyor.
Çocuklarını döven bir baba, kişiliksiz bir anne ve her biri değişik yörelerde yaşayan sorunlu üç kız kardeşten oluşan bu darmadağan aileden, senarist Baumbach bizlere sadece iki bireyini tanıtıyor: Birbirlerini yıllardır görmeyen dargın iki kızkardeş.
Alçakgönüllü, iyi kalpli, belirli bir işi olmayan Pauline (Jennifer Jason Leigh), ikinci evliliğini yapacağı taşradaki evine, New York’ta yaşayan yazar ablası Margot’yu (Nicole Kidman) davet eder. Kızkardeşine yıllardır konuşmayan nevrotik, bencil, sorunlu, sivri dilli, mükemmeliyetçi, gergin Manhattan’lı hikaye yazarı Margot, yanında 15 yaşındaki hanım evladı, korkak, problemli yeniyetme oğlu Claude (Zane Pais) ile düğün evine gelir.
Damat adayı Malcolm (Jack Black), sanatın her dalından anlayan, gazete – dergilere mektuplar yazan, soyut resim yapan, belirli bir geliri olmayan, boş gezenin boş kalfası, şişman, küfürbaz, sevimsiz bir gençtir. Herkese tepeden bakan, müdahaleci Margot, bu kaba, aylak ve antipatik sanatçıyı kız kardeşine layık görmez ve düğünün iptali için herşeyi yapar.
NE AİLE AMA
Beraberinde karmaşayı da getiren Margot, aslında düğün için değil, bölgede yaşayan, kendinden bile daha menfaatçi olan sevgilisiyle (Clioran Hinds) buluşmak için gelmiştir.
Katil kılıklı komşular dahil, istisnasız herkesin sorunlu, küstah, ukala ve sevimsiz olan filmin tek normal karakteri, ailesinin dağılmasını engellemeye çalışan Margot’nun kocasıdır (John Turturro).
Ailenin, yıllar sonra bir araya gelmesiyle, eski defterler açılır, sıcak ama sorunlu aile muhabbetinde, saklanan sırlar, anılar ortaya çıkra. İki kızkardeşin, üçüncü kız kardeşleri Becky’nin uğradığı tecavüzü hatırladıklarında kahkahalarla gülmeleri, karakterlerin kişilik bozukluklarına ilginç bir örnek teşkil eder. Baumbach, bizleri Becky ile yaşlı anneyi, sadece bir kez, belli belirsiz uzaktan göstermeyi yeğler.
Arızalı aile ilişkileri teması etrafında dönen filmde, eski defterlerin açılıp, tüm pisliklerin ortaya saçılması, açıklanan sırlar ve karşılıklı suçlamalar nedeniyle düğün evi cenaze evine dönüşür.
Raydan çıkmış ilişkilere, yok yere sorun yaratıp, sorunlara çözüm aramaya pek meraklı Baumbach, filmin finaline doğru, hüzne boğulan karamsar havasını kendine göre iyimser bir sona bağlıyor.
Bu trajikomik hikaye, bireye, aileye ve rayından çıkmış ilişkilere dair söyleyecek sözü olduğunu gösteren bir yönetmenin kaliteli bir denemesi. Akıcı diyaloglar, kadınların ağır bastığı, tuhaf ama iyi çizilmiş karakterler, dengeli bir oyuncu kadrosundan müthiş performanslar, karanlık görüntülerin tercih edildiği özensiz bir mizansen, filmin akılda kalan özellikleri.
Yönetmenle 2005’ten beri evli olan Jennifer Jason Leigh, son zamanların en iyi performansını sergileyen Nicole Kidman’ın yanında ezildiği filmde, ilk rolünde harikalar yaratan çocuk oyuncu Zane Pais, öne çıkıyor.
Bağımsız yapımların demirbaş oyuncusu, Sicilya kökenli karakter aktörü John Turturro, bilinen rahatlığıyla, densiz damat adayı Malcolm’da, sevimsiz, şişko aktör Jack Black güçlü oyunculuğuyla dikkati çekiyorlar.
Margot at the Wedding
Yönetmen / Senaryo: Noah Baumbach,
Oyuncular: Nicole Kidman (Margot),
Jennifer Jason Leight (Pauline),
Jack Black Malcolm,
Görüntü: Harris Savides