Sinema tarihinin savaş aleyhtarı filmlerinin en ünlülerinden “Kıyamet / Apocalypse Now” 2001 yılında, yaratıcısı Francis Ford Coppola tarafından yeniden kurgulandı, daha önce kullanılmayan görüntülerle 53 dakika uzatıldı ve “Kıyamet-Redux” adıyla tekrar vizyona sokuldu.
Sinema tarihinin bu en felsefi savaş filmi, İstanbul Film Festivali’nden sonra (7 yıllık bir gecikmeyle de olsa) ticari sinemalarda gösterilmesi, sinefiller için kaçırılmayacak bir fırsat.
Polonya asıllı İngiliz yazar Joseph Conrad’ın 1899 tarihli “Karanlığın Yüreği” adlı romanından, Coppola ve John Millius tarafından Vietnam Savaşı’na adapte edilen “Kıyamet”, insanın vahşi doğasını anlatan epik bir destan.
Savaşın dünyanın sonundan farksız bir eylem olduğunu izleyiciye yaşatan bu dehşet destanı, Vietnam Savaşı’nı belgeselleri kat kat aşan bir duygusal yoğunlukla anlatır.
Filmi izleyen hiç kimse, ABD’nin Vietnam’da haklı bir savaşa girdiğini, Vietnamlılara özgürlük ve demokrasi götürdüğünü, askeri otoritenin aklı başında, sağduyulu, sorumluluk ve vicdan sahibi kişilerden oluştuğunu düşünemez.
Tam tersi yönde bir kötülük ve delilik fışkırır filmden. Hitler’in tutkun olduğu Richard Wagner’in ünlü bestesi “The Ride of the Valkyries” eşliğinde, savaş helikopterlerinin Vietnam köylerini bombalayan muhteşem sekanstaki isteri, filmin “Redux” versiyonunun izlemek için yeterli bir sebep.
İkisi Oscar olmak üzere 15 ödüllü, 1979 yapımı filme, 13 yeni sahne ve iki yeni karakter eklenerek, 53 dakika uzatılan “Kıyamet-Redux”ta, Aurore Clement’ın oynadığı Fransız kadın karakter ile Colleen Camp’ın oynadığı playboy’u izliyoruz. Sinema tarihinin unutulmaz asi Albay Kurtz’unu canlandıran efsanevi Marlon Brando, onu bulup öldürmekle görevlendirilen Yüzbaşı Willard’da Martin Sheen, çılgın militarist’te Robert Duvall, diğer rollerde Harrison Ford, Dennis Hopper, Laurence Fishburne “Kıyamet”in diğer oyuncuları.
Senaryo yazarı ve yönetmen olarak, “Patton” ve 2 “Baba” filminin yaratıcısı olarak tanınan, 1939 doğumlu Francis Ford Coppola, savaş sırasındaki insanların ruh durumlarını ve yaşadıkları travmaları anlatan “Kıyamet”ı, yeni tekniklerle rötuşladı ve “Redux” versiyonunu yarattı.
“Film çok uzun”, “yaz sıcağında sinemaya mı gidilir?” gibi bahanelere sığınmayıp, ayağınıza kadar gelen bu fırsatı değerlendirin, derim. Bilhassa (yaş icabı) özgün versiyonu izlememiş olan genç okuyucularıma sesleniyorum.
