Konserlerden geçilmiyor...

Ne derseniz, deyin – tüm hiper-AVM’leri veya yenilenmiş Nişantaşı-Maçka ekseni, yoksa Etiler-Ortaköy-Bebek üçgenine rağmen, Beyoğlu benim için halen kentin en zevkli köşesidir. Bırakınız katledilmiş Rejans’ı veya bir fast food café’sine dönüştürülmüş o güzelim Markiz’i, gene de Istiklal Caddesi’nde yürümek, Tünel Meydanı’ndaki Gravürcü Ziya’ya uğramak veya Robinson Crusoe’de kitap karıştırmak bambaşka bir ayrıcalıktır... Ardından örneğin garajstanbul’da bir oyun galasına giderken, önce bu yenilikçi fuaye-bar ortamında bir kadeh içiyorsunuz, ardından Türk Tiyatrosu’nun genç bir yazarının, gene tiyatromuzun en yetenekli oyuncularınca yorumlanan son oyununu izliyorsunuz bu sanatın hemen tüm eleştirmenleriyle birlikte (25/2: Berkun Oya: “Bayrak”; Köksal Engür, Ayten Uncuoğlu, Canan Ergüder, Bartu Küçükçağlayan, Okan Yalabık, Ali Atay) – böyle bir atmosferi, ancak Avrupa’nın, ABD’nin sayılı metropollerinde soluyabilirsiniz...

“CRR + (AO + İDS + BF) x O” = müzik

Konsere gitmek için ise, Harbiye’ye çıkacaksınız... CRR Konser Salonu nihayet yeniden devreye girdi ve Mart ayında kapılarını her (ama, her!) akşam açıyor. Dinletilerinin tümünü buraya sığdırmama olanak yok – ve bu nedenle sizlere (gene oldukça sübjektif!) bir seçki önerebilirim, ancak... Batı sanat müziği meraklıları için 6/3 (ne yazık ki, Cuma!) akşamı ünlü besteci Krzysztof Penderecki yönetiminde Sinfonietta Cracovia’dan Penderecki’nin “Sinfonietta per Archi”si ile Beethoven’in 7. ve Mendelssohn’un 3. senfoni yorumları, sezonun önemli bir müzik olayını oluşturacaktır, kuşkusuz… 7/3’de sahne alacak Elif Yurdakul (flüt), Evrim Baştaş (viyola) ve daha geçen ay yeni albümünü burada tanıttığım arp sanatçısı Şirin Pancaroğlu’nun çeşitli çağdaş bestecilere ayırdıkları üçlü konçertolar da ilginç olabilir... Mendelssohn, Haydn ve Ravel’in keman/viyolonsel/piyano üçlülerini ise 13/3 akşamı Hakan Şensoy, Adrian Brendel ve Emre Elivar’dan dinleyebiliriz. Geçen ay Borusan Filarmoni Orkestrası eşliğinde dinlediğimiz Atilla Aldemir bu kez kemanın yanı sıra, 1560 Gasparo da Salo yapımı bir viyola ile, piyanist Itamar Golan’ın eşliğinde 11/3 akşamı Grieg, Schumann ve Brahms çalacak... 30/3 akşamı ise iki keman, bir viyola ve bir viyolonselden oluşan Viyanalı Imperial Ensemble önce Vivaldi (4 Mevsim’den “İlkbahar”), Giordani, Scarlatti, Schubert (“Alabalık”!) ve Schumann’ın bestelerini, ikinci yarıda ise soprano Althea-Maria Papoulia ile birlikte Lehar ve Strauss’un operet aryalarını seslendirecek.

Yukarıda değindiğim Hakan Şensoy ve Adrian Brendel’i bu kez salt bir keman/viyolonsel resitalinde dinlemek isterseniz, Milli Reasürans Oditoryumu’nda 10/3 akşamı Haendel, Ravel, Vivaldi ve Kodally’nin bestelerine ayrılmış son derece güzel progamı da önerebilirim (0212 230 31 48).

CRR-KS’nunda her ay dinlemeye çalıştığım Akbank Oda Orkestrası bu kez dünya çapındaki piyano sanatçısı Stephan Kovacevich’i ağırlıyor. Cem Mansur’un 26/3 saat 19:30’daki müzik sohbetiyle başlayacak olan konserin başlığı bu kez “Ezeli Rekabet” ve büyük klasik bestecilerin sonuncusu olarak kabul edilen Johannes Brahms ile, her anlamda karşıtı olan Richard Wagner arasındaki “rekabeti” konu ediniyor; programda ise en başta Brahms (Piyano Konçertosu no.2) ile ikinci yarıda çağdaş İngiliz besteci Gavin Bryars’ın “Wagner üzerine” olan “Porazzi Fragmanı”nın yanı sıra (bizzzat!)  Wagner’in “Siegfried Idyll“ senfonik şiiri yer alıyor – meraklılarına şiddetle önerilir...

İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’nın da bu ay bence çok güzel bir konseri var: 13 Mart akşamı Lütfü Kırdar Konser Salonu’nda Alexander Rahbani yönetiminde Ferid Tüzün’den “Esintiler” ile Elgar’ın “Enigma Çeşitlemeleri”; ayrıca Ayşegül Sarıca’nın doyumu olmayan yorumundan Beethoven’in o görkemli 4. Piyano Konçertosu – her kulağın tüm paslarını silmek üzere..!

Lütfü Kırdar’dan söz edince, akla hemen Borusan Filarmoni gelir (ve tabii ki, oradan çağrışımla, aynı orkestranın, Akbank Oda Orkestrası gibi, birer gün önce Caddebostan Kültür Merkezi’nde yer alan aynı etkinliklerine...): İşte, 11 ve 12 Mart akşamları  Şef Gürer Aykal yönetimindeki BFO, bu kez Julliard Yaylı Dörtlüsü’ne eşlik edecek ve Arnold Schönberg’in Yaylı Çalgılar Dörtlüsü ve Orkestra için Si Bemol Majör Konçertosu ile Handel’in op. 6 no. 7 Konçerto Grosso’su üzerine bir uyarlamasını, ayrıca Vivaldi’nin İki Keman ve Orkestra için 8 no.lu Konçertosu ile Haydn’ın Si Bemol Majör Konçertant Senfonisini çalacak. Opera yorumlarına meraklı olanlar için ise BFO’nın bu ay bir konseri daha var: Şef Sascha Goetzel ve Soprano Nina Machidze ile Perihan Nayır, Mezzosoprano Ezgi Kutlu, Tenor Taylan Memioğlu ile Bariton Victor Rud tarafınca Mozart, Verdi, Gounod, Bizet, Massenet ve Bellini’nin operalarından seçmeler, bu kez sadece LK-KS’nda 31 Mart akşamı yer alacak...

İş-Sanat = büyüklere + küçüklere müzik

Şimdi gelelim, İş-Sanat’ın bu ay sunuduğu zengin ve “her telden çalan” müzik dağarına: 10/3 akşamı, Franz Liszt Oda Orkestrası ve son yılların en parlak flüt sanatçısı Emmanuel Pahud’den J.S.Bach (Brandenburg 3 ve 6), C.Ph.E. Bach ve Haydn (Flüt Konçertoları) ile Dvorak’lı (Serenad) muhteşem bir dinleti; 28/3 akşamı İskoç Oda Orkestrası ve piyanist Piotr Anderszewski’den Mozart (Mi Bemol Divertimento ile 18. ve 24. Piyano Konçertoları) ağırlıklı bir konser; 21/3 akşamı, piyanist Charles Abramovic eşliğinde Japon keman virtüözü Midori’den Bach, Shostakovic ve Respighi’den bir resital – ayrıca caz müziğinin devleri Al Dimeola (14/3 – ancak biletler tükenmiş..!) ile piyanoda Danilo Perez; basta John Patitucci ve davullarda  Brian Blade’den oluşan dörtlüsüyle tenor saksafon efsanesi Wayne Shorter (25/3; halen bilet var!!) – ve vurmalı çalgılara ilgi duyanlar için kaçırılmaması gereken bir şölen olan, perküsyoncu Engin Gürkey ve 6 kişiden oluşan “Nabız” Topluluğu, ayrıca 12 perküsyon sanatçısı ile iki dansçının sunacağı “Dünya Perküsyon ve Ritimleri ile Tek Bir Nabız”...!!!

Bu arada, en çok hoşuma giden, İş-Sanat yöneticilerinin çocukları da gözardı etmemeleri – ve bunu bu köşede hep dile getirmeye çalıştım... Başta, her ay olduğu gibi, 15 Mart Pazar günü saat 15:00’de ünlü Rus besteci Mussorgsky’nin ölümsüz yapıtı olan “Bir Sergi’den Tablolar”ını izleyip çocuk ve torunlarınıza izletebilirsiniz. Victor Hartmann’ın resimleri, Karina Cheres’in kuklaları, Semaver Kumpanya Oyuncuları,  Çıplak Ayaklar Dans Topluluğu, anlatıcı olarak Ayla Algan ve tümünü yöneten, bir “tiyatro şeytanı” olan Işıl Kasapoğlu – müzikli/baleli, öğretici/eğlenceli bir çocuk şöleni... 29 Mart günü ise aynı saatte, tiyatro sanatçısı Mehmet Ali Alabora ile piyanist Emir Gamsızoğlu’nu ile birlikte çocuklarınıza, torunlarınıza batı sanat müziğini sevdirmeye gitmenizi öneriyorum – geçen ay da yazdım, şimdi de yinelemeden edemiyorum, bu ikilinin şu çağrısını: “Klasik müzik deyince aklınıza ilk ne geliyor? Bizim aklımıza muhabbet geliyor, güzel zaman geçirmek geliyor, eğlence geliyor. Çünkü biz yıllardır klasik müzik sayesinde çok eğlendik. Bu eğlencemizi Türkiye’nin birçok yerindeki arkadaşlarımızla da paylaştık… Şimdi sizleri de klasik müzikle keyifli zaman geçirmeye davet ediyoruz. Birlikte müzik dinlemeye, sohbet etmeye, müzisyen arkadaşlarımızla tanışmaya çağırıyoruz.”

Değerli “nitelik..”severler, yukarıdaki satırlara baktığınızda birçok “çakışma” göreceksizinz – örneğin 10 Mart akşamı bir yandan Şensoy/Brendel keman/viyolonsel ikilisi, beri yandan flüt virtüözü E.Pahud ile Franz Liszt Oda Orkestrası arasında seçim yapmamın ne denli zor olduğunu artık siz kestirin – kaldı ki, aynı akşam Mendy Chitrik’in düzenlediği, “Hasidic Jimi Hendrix” diye bilinen Yosi Piamenta ve grubunun sahne alacağı Purim partisi de var! (Piamenta’dan bir örnek için önümüzdeki Pazar saat 13:45’de FM 94.9 Açık Radyo’daki “Damdaki Kemancılar” programına da takılabilirsiniz...).

... ancak bence en önemlisi: evinizden ve gönlünüzden müzik eksik olmasın...