Amerikan Yahudi Cemaati’nin önde gelen dini liderlerinden Haham Marc Schneier, antisemitizm ve İslamofobia ile savaşta, Yahudilerin ve Müslümanların birlik olarak, beraberce mücadele etmeleri gerektiğini söyledi.
Newsweek Dergisi’nin belirlediği, Amerika’nın en etkili 50 Hahamı listesinde yer alan Haham Marc Schneier, aynı zamanda Etnik Uzlaşma Vakfı’nın (The Foundation For Ethnic Understanding) kurucusu ve halen başkanı olarak görev yapıyor. Vakfın faaliyetlerinin en önemli bölümünü, Amerika ve dünyadaki Yahudiler ile Müslümanlar arasında diyalogların kurulup geliştirilmesi için yapılan girişimler oluşturuyor.
Geçtiğimiz Kasım ayında Haham Schneier Amerika ve Kanada’da, 50 sinagog ve camide, haham ve imamların birlikte, kin ve nefret karşıtı vaazlar verdiği ‘ortak bir dua günü’ gerçekleştirmeyi başardı. Schneier, bu günün başarısı sonucunda, Kasım 2009’da bu girişimini Avrupa’ya kadar genişletmeyi umduğunu, Güney Afrika ve Avustralya Yahudi Cemaatleri ile de konu ile ilgili temasta olduklarını belirtti.
İnançlar arası diyaloglar konusunda önemli bir yazar ve konuşmacı olan Schneier, geçtiğimiz 50 yılda Hıristiyan cemaati ile aralarında güçlü bir dinler arası iletişim ağı oluşturduklarını açıkladı. Ayrıca, bu gelişmelerin, Müslüman ve Yahudi cemaatlerinin birbiriyle aynı şekilde yakınlaşabilecekleri konusunda kendisini cesaretlendirdiğini sözlerine ekledi. Bu doğrultuda Haham Schneier, Kasım ayında, New York’taki BM merkezinde İsrail Başkanı Şimon Peres, Suudi Kralı Abdullah ve diğer Müslüman Devlet Başkanlarıyla akşam yemeğine katıldı. Schneier, İslam dünyasının en kutsal yerleri Mekke ve Medine’nin Kral’ı ile kamu önünde görüntülenmesinin Müslüman-Yahudi ilişkilerinin gelişmesinde pozitif bir rol oynayacağına inandığını belirtti.
Haham, birçok kişinin kendisine bir hayalci gözüyle baktığını bildiğini ama bunun kendisini etkilemediğini söyledi. Özellikle 1991’de New York/Brooklyn’de Yahudiler’e karşı Afrikalı Amerikalılar tarafından gerçekleştirilen Crown Heights Ayaklanması’ndan sonra Yahudiler’le Afro-Amerikalılar arasındaki ilişkileri düzenleme çalışmalarının da birçok kişi tarafından bir idealistin hayalleri olarak görüldüğünü anlatan Schneier,o zamanki girişimler sonucu Yahudi ve Afro-Amerika cemaatleri arasında ortak bir bağ oluşturup geliştirebildiklerini anlattı.
Haham Schneier, şu anki amacının, cemaatler arasındaki ilişkileri oluşturmaktan çok daha zorlu olduğunu, ama bazı gelişmelerin cesaretini tetiklediğini belirtti. Bu gelişmelerden biri, Müslüman Cemaati içinde aşırı dincileri tutmayan ılımlı grupların seslerinin duyulmaya başlanması ve Amerikan Yahudi Cemaati’nin, JCPA (Jerusalem Center for Public Affairs) kanalıyla olaya acilen el atması ve üyelerinden ülke çapında Müslüman cemaatlerle diyalog kurmalarını talep etmesi oldu.
Geçen ay, BM’in 20 Müslüman ülke temsilcisiyle temasta bulunan Schneier, onları Antisemitizm ve İslamofobia ile mücadelede birlik olmaya davet etti.Haham Schneier hedefinin, Müslüman ülkelerin Yahudiler adına onların sorunlarını dile getirmesi, aynı şekilde Yahudi ülkelerin de Müslüman ülkelerin meselelerini öne koyup desteklemesi olduğunu belirtti.
