Şavuot Bayramı’nı kutluyoruz

Yahudilerin kutsal kitabı ve 10 Emir’i almasının bayramı olan Şavuot bu yıl 29-30 Mayıs tarihlerinde kutlanacak

Şalom
27 Mayıs 2009 Çarşamba

Şavuot Bayramı’nın bir diğer adı da Yunanca “Pentekost”dur. Pentekost’un anlamı 50. gün demektir. Yani Pesah’ın ikinci gününden sonraki 50. gün Şavuot’dur. Şavuot Bayramı insanlara üç ana fikri çağrıştırır. Sina Dağı’nda, Tanrı tarafından Moşe Rabenu’ya verilen kutsal Tora, İsrail’de yetişen buğday başaklarının devşirme mevsimi, Kutsal Topraklarda yetişen ürünlerin ilk turfandalarının toplanışı.

Hahamlar Şavuot’u en keyifli ve zevkli bayram addederler. Pesah Bayramı’yla Şavuot arasında kurdukları ilginç koşutluk şöyledir. Pesah, Yahudi ulusunun kölelikten kurtulup özgür bir ulus haline gelişini simgelerken, Şavuot özgür ulusun kutsal Torasını ve 10 Emrini armağan olarak alışının bayramıdır.

Tora Bayramı

Şavuot, bir Tora Bayramı olarak “Z’man Matan Toratenu” adını da almıştır. Bu cümlenin anlamı “Yasalarımızın verildiği zaman” demektir. Bu tarih, Tanrı’nın Sina Dağı’nda Moşe ile konuşup ona 10 Emir’i verdiği gündür. Herkesin bildiği gibi “10 Emir” sadece Yahudilere verilen emirler değil, evrensel olarak tüm kültürlü ve gelişmiş toplumların yaşam ve ahlak kurallarını kapsayan emirler dizisidir. Eğer dünya üzerindeki tüm insanlar bu emirlere inanç ve istekle uyabilselerdi, dünyada sadece iyilik ve barış hüküm sürebilirdi.

Eğer insanlar 10 Emir’de buyurulan, hırsızlık yapmamak, adam öldürmemek ve savaşmamak, büyüklerine saygı göstermek, yalancılık etmemek, zina etmemek, putlara tapmamak, sahte tanrılara inanmamak, tanrının adını boş yere kullanıp kirletmemek, kölelere eziyet etmemek, adaleti hiç sayıp yalancı şahitlik etmemek gibi kötü davranışlara ve sapkınlıklara yeltenmeselerdi dünya çok daha yaşanası ve mutlu olunası bir yer haline gelirdi.

Başak devşirme tatili

Tora Bayramı olmasının yanısıra başak devşirme bayramı olarak da kabul edilen Şavuot da, antik dönemlerde, tahıl üreten çiftçiler arpa ve buğday başaklarının boylarını kontrol etmeye Pesah’ın ikinci gününden itibaren başlarlardı. 49 günlük bu döneme Sefirat Ha-Omer (Omer’i saymak) denirdi. Her akşam duasından sonra, ekinler için özel bir dua daha edilirdi. Bu dua Omer’in 1. günü, Omer’in 2. günü diyerek 49 gün devam ederdi. 7. haftanın sonunda başakları devşirmeye başlarlardı. Bu bayramın bir diğer adı da “Hag ha katzir”dir (çiftçi bayramı). Başarılı olan çiftçi, gelecek yılın da bereketli geçeceğine inanırdı. Böylece bu bayram eski İsrail’de daha çok erkekleri ilgilendiren bir kutlama kimliğine de bürünürdü.

Buğday başaklarının olgunlaştığı mevsimde, İsrail’de meyvalar da ilk turfandalarını vermeye başlarlar. Tora ilk turfandaları Tanrı’ya adamayı emreder. Kudüs’te tapınak devrinde çiftçiler ilk ürünlerini Şavuot’da Tanrı’ya sunarlardı. Ribiler çiftçilerin bağ ve bahçelerine giderek incir, üzüm ve narlardan oluşan bir sepeti hazırlarken “bunlar turfandalarım” demeyi emrederler. Turfanda anlamına gelen “Bikurim” kelimesinden ötürü bu bayrama “hag ha bikkurim” de (Turfandalar bayramı) denir.

Yedi çeşit ürün

Bu ilk ürünlerin her birinin tarihimizde ve Toramızda önemli yerleri ve anlatıları bulunmaktadır.

Buğday ve Arpa: Bereketli yağmurların yağdığı İsrail topraklarında bol arpa ve buğday yetişir. Arpa başakları Pesah döneminde boy verir ve o dönemde Tanrı’ya adanır. Tora’da bu tahılla ilgili bölümler vardır. Mesela Rut ve kayınvalidesi Naomi arpa biçme döneminde Betlehem şehrine gelmişlerdi. Samson ise tilkilerin kuyruklarına meşaleleri buğday tarlalarının devşirilmesi döneminde bağlamış, Filistilerin tarlalarını ateşe vermişti.

Üzüm: Üzümün yetişmesi için hem bol yağmurlar, hem de asmaları için bol güneş gereklidir. İlk üzüm salkımları Sivan ayında olgunlaşırlar. Moşe tarafından Kenaan topraklarına gönderilen gözcüler geriye döndükleri zaman o denli olgun üzüm salkımları getirmişlerdi ki, bu salkımları bir dala yükleyerek iki kişi ancak taşıyabilmişti. (Sayılar 13:23)

İncir: İncir ağacı esasen Asya kıtasında yetişir. Fakat çölde yaşayan göçerler bu ağaçların tohumlarını İsrail’e ve Akdeniz’e getirdiler. Tora incire benzetilir. Çünkü hem derisi, hem meyvesi, hem de çekirdekleri son derece lezzetli olup bütünüyle yenebilir. Tora’yı aynı mükemmellikle herkes kabul etmeli ve öğrenmelidir.?Talmud’daki bir deyişe göre bir incir ağacı görüldüğü vakit “ne güzel bir incir ağacı, Tanrı onu yarattığı için şükürler olsun” denmelidir.

Nar: Tora’daki gözcüler Kenaan’ı incelemeye gittikleri zaman yanlarında nar da getirmişlerdi. Çünkü artık yaz sona ermişti. Narların hala sulu olup olmadıklarını anlamak için onları taşımışlardı. Narın suyundan kumaş boyası ve mürekkep elde ediyorlardı. Tapınak devrinde Kohenlerin cüppeleri nar desenleri ile nakşedilirdi. Ayrıca Sefer Toraların tepesine konan gümüş yuvarlak süsler de nar motifinde olup onlara “rimonim” (narlar) denirdi.

Zeytin: Akdeniz ikliminde en fazla yetişen ağaç zeytin ağacıdır. Küçük yaprakları güneş ışığında pırıl pırıl parlar, meyvesi olan zeytinler mücevher gibi ışıldar. Zeytin dalı, barışı simgeler. Zeytin dalı Nuh Tufanı’nın bitimini de simgeler. Bet ha Mikdaş’ın menorası zeytin yağı ile yakılırdı.

Hurma: Midraş’ta şöyle bir deyiş vardır. Dürüst bir insan, hurma ağacı gibidir. Hurmalar yenebilir. Dallarından evlerin çatıları kaplanır, yapraklarının liflerinden kumaş dokunabilir. Böylece İsrailoğulları bu ağaca benzetilerek hem Tora’yı, hem de Mişna ile Talmud’u öğrenmeleri tasvir edilir.

Şavuot’a özgü lezzetler

Şavuot Bayramı’nda damak lezzetleri içeren yiyecekler de yenir. Bunlar daha fazla sütlü yiyeceklerdir. Blinçes adlı sütlü krepler ve sütlü tatlılar yenir. Süt yenmesinin nedeni Tora’nın süt ve bala benzetilmesindendir.

Diğer bir nedeni ise, Tora’nın Yahudilere Şabat günü verilmiş olmasıdır.?Sabah süt içen Yahudiler, daha sonra Tora’yı aldıklarından yeterli zaman geçmediğinden etli gıdalar yiyememişlerdir. Şabat günü kesim yapılamayacağından ötürü o gün sütlü besinlerle yetinilmiştir.

TİKUN ŞAVUOT

Yahudilere Sina Dağı’nda Tora’nın verilişini hatırlayıp,  o anki duyguları hissetmek için bütün gece uyanık kalıp Tora sohbetleri yapılan Tikun Şavuot, bu sene 28 Mayıs gece yarısı sinagoglarda anılacak. Geleneksel olarak Megilat Rut’un okunduğu Şavuot Bayramı’nda, gece yarısından başlayarak, sabahın ilk ışıklarına kadar süren coşkulu sohbetler, günümüzde aklımızı kurcalayan konuları aydınlatan konuşmalar ve interaktif diyaloglar yapılacak. Pirke Avot, Mikve, Yaratılış ve Bilim, Şabat’ı Uygulama Zorlukları ve Duygular, Ezgilerin Ezgisi-Şir Aşirim, Ortadoğu’da Yaşayan Yahudi Cemaatleri Gelenek ve Yaşamları gibi daha birçok konunun irdeleneceği sohbetler, Tora’dan On Emir Bölümü’nün okunacağı sabah duası ile sona erecek.