Lübnan’da ılımlıların zaferi

3.2 milyon kayıtlı seçmenin bulunduğu Lübnan’da, Pazar günü gerçekleşen seçimlerin ardından iktidardaki Saad Hariri liderliğindeki Batı yanlısı blok, 128 üyeli parlamentoda 71 milletvekilliğini kazandı. Hizbullah’ın koalisyonu ise bir iskemle kaybederek 57 milletvekili ile mecliste yer alacak. Seçim öncesinde Hizbullah’ın az bir farkla galip geleceği öngörülüyordu, ancak sonuçlar aksi oldu. Hariri’nin 14 Mart Hareketi seçimden güçlenerek çıktı. Hareketi destekleyenler sokaklara dökülüp sabahlara kadar zaferi kutladı.

2005 yılında Refik el-Hariri’nin öldürülmesi üzerine oğul Saad Hariri, Sünni partisinin başına geçmişti. Başbakanlık görevini de baba Hariri’nin yakın arkadaşı Fuad Siniora üstlenmişti. İkinci seçim zaferinin ardından 39 yaşındaki oğul Hariri’nin rüştünü ispatladığı, Başbakanlık koltuğuna oturabileceği yorumları yapılıyor.

Yenilgiyi kabul eden Hizbullah lideri Hasan Nasrallah sığınağından yayınladığı TV mesajında demokratik sürecin sonuçlarını kabul ettiklerini söyledi. Nasrallah iktidarını pekiştiren 14 Mart Koalisyonu’nu da uyararak  “Silahlarımıza el uzatmaya kalkma. İsrail’in düşman bir ülke olduğunu unutma” mesajı verdi.

Lübnan basınından Şark ül Evsat Gazetesi, “Muhalefet parçalandı, Lübnan kazandı” başlığıyla seçim sonuçlarını duyurdu.

İsrail Devlet Başkanı Şimon Peres, Lübnan halkının demokratik tercihini kutlayarak Hizbullah’ın Lübnan’ı İsrail’e saldırmak için bir üs olarak kullanmaması için uyardı. İsrail Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada Hizbullah’tan gelecek her saldırıdan Lübnan Devleti, ordusu ve hükümetini sorumlu tutacakları konusunda uyarıda bulundu.

Haaretz Gazetesi’nde seçim analiz haberi “Hizbullah Lübnan’da seçimi kaybetmiş olabilir ama yönetime devam edecek” başlığıyla verildi. Analiz yazısını kaleme alan Avi Issacharoff, Hizbullah’ın hükümette olmasa da halen ülkenin yönetiminde olduğunu ve Amerikan destekli Lübnan Hükümeti ile ilişkilerin çok daha fazla hassasiyet gerektirdiğini yazdı.