Haftanın yankıları
‘KÖKTEN DİNCİ’ KAFA YAPISI
Buna benzer bir ideolojik önermeyi İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad yapmıştı, “Almanya’da Yahudi soykırımı olmadı” demişti. Bunu duyunca Nazi toplama kamplarında işkenceden geçmiş arkadaşlarım geldi gözlerimin önüne. Cadde geçemeyecek kadar dünyadan korkmuş olan Frederick örneğin. Ahmedinecad’ın sözlerini işitse ne derdi, kim bilir? ‘Kökten dinci’ dendiği zaman bu ideolojik kafa yapısı kastediliyor işte. Ama bu katı ideolojik yapı sadece dincilerde yok ki! Aşırı milliyetçilerde, radikal solcularda, açık fikirli olması gereken ama saplantılarından kurtulamamış liberallerde... Hepsinde görülebilir.
Türker Alkan
ANTİSEMİTİZME HER YERDE HER ZAMAN VE YÜKSEK SESLE “ONE MİNUTE”
Hiç unutmayalım; aynı Başbakan bundan bir süre içinde İsrail Devlet Başkanı’na “one minute” derken, sağcılar ve solcular tarafından alkışlandı. (...) Biliyoruz ki bu alkışı yapmayanlar küçük bir azınlık. Bu nedenle antisemitizme her yerde her zaman ve yüksek sesle “One minute” demek gerekiyor.
Eren Keskin
http://www.sesonline.net/php/genel_sayfa_yazar.php?KartNo=54219&
GÜÇ BELA DÖNEN ÇARKLARA BİR ÇOMAK DAHA SOKMAK
Türkiye’nin nihayetinde seçeceği istikamet kendi bileceği iş, fakat bu süreçte görünen ki Erdoğan’ın yönettiği bir Türkiye’yi İsrail-Filistin müzakerelerinin dışında tutmak gerekiyor. Zaten güç bela dönen çarklara bir çomak daha sokmanın hiç lüzumu yok. İsrail’in muktedirleri en ufak bir marazı fırsat bilip, süreci kafalarına göre rayından çıkarmak konusunda mahir olduklarını gösterdi. Bu sahtekârlıklara alkış tutmak mümkün değil, fakat Erdoğan gibilerinin bir yandan arabulucu rolü kesip öte yandan böyle çarpık açıklamalar yapmasına göz yumarak işleri daha da vahim hale getirmenin de hiçbir manası yok. Barış sürecinin yapılabilecek bütün katkılara ihtiyacı var - ve ucuz siyasi puanlar kazanmak adına kafasını kuma gömdüğü sürece Erdoğan’dan bu sürece hiçbir hayır gelmez.
Seth Freedman – The Guardian
DARFUR’A VIP İNİŞİ YAPINCA CESETLER GÖRÜLMEZ
Bu bağlamda Ömer el Beşir’in Türkiye’ye gelememiş olması bu ülkeyi ve toplumu büyük bir utançtan kurtarmıştır. Çünkü Darfur’a VIP inişi yapınca cesetler görülmez. Ne tecavüze uğramış küçük kızların çığlıkları duyulur ne de Cancavid tarafından kötürüm bırakılmış, evlerinden barklarından uzaklaşmış zavallıların. Bunları oralarda tehlikelere göğüs gererek çalışan, insanlık değerleri adına hakikati ortaya çıkarmak isteyenlerin raporları anlatır. Okursanız öğrenirsiniz neler olduğunu.
Belki de bu köşesinden dönülen rezaletin en önemli katkısı tek standartlı vicdani/ahlaki duruşun gerekliliğinin Türkiye kamuoyunda özellikle İslamcı camiada da anlaşılması. Ben de bu nedenle IHH Yönetim Kurulu üyesi Osman Atalay’ın Yeni Şafak’tan Hakan Albayrak tarafından iktibas edilen yazısındaki şu görüşleri önemsiyorum: “Batının Darfur sorununa bakışını beğenmiyoruz, ama İslâm dünyasının bir vicdan merkezi oluşturması gerekiyor... Olaya, sadece küresel emperyalizmin İslâm topraklarında fitne çıkarması olarak bakmak, çok sığ ve adaletsiz bir bakış açısıdır.”
Soli ÖZEL
http://www.haberturk.com/HTYazi.aspx?ID=5625
MUSEVİLER’E KARŞI ÜLKEDE NEDEN YÜKSELEN BİR ANTİSEMİTİZM VAR?
Şimdi sorma zamanı geldi: Kurulduğundan beri diplomatik ilişkimiz olan; bir zamanlar Müslüman dünyasında yegane hava köprüsü ile bağlı olduğumuz, ABD’de her sıkıştığımızda diyasporasına koştuğumuz Yahudi Devleti ve diyasporası ile aramızı hangi nedenlerle İran lehine bozuyoruz? En aşağı 500 yıldır eş, aş, yaşam paylaştığımız Museviler’e karşı ülkede neden yükselen bir antisemitizm var?
Maalesef sizlerin cevapları o kadar önemli değil. 7 Aralık 2009’da Obama, Erdoğan’a İsrail ve Museviler’le ilişkilerimizde ne kadar ileri gidebileceğini söyleyecek. Bizler de AKP hükümetinin ne kadar galeriye oynadığını, ne kadar tutarlı bir dış politika izlediğini göreceğiz. Boşuna değil, ABD İsrail’in sorgusuz sualsiz müttefiki. Yahudiler, AKP kaypaklığının her an İslam adına İran’ın arkasına kayabileceğini biliyorlar. Son analizde AKP patronlarının, ABD’nin sözünden çıkamayacağından da haberdarlar.
Kürşad Kahramanoğlu
http://www.birgun.net/writer_index.php?category_code=1186995487&news_code=1257944437&year=2009&mont
Haftanın linkleri
Kurtuluş Savaşı’nda Musevi Cemaati ve Hahambaşı Nahum Efendi – Kemal Arı
http://web.deu.edu.tr/atmer/atmer/uploaded_files/file/kemalarimakale/hayimnahumefendi.pdf
Hasidizm’in Yahudi ve Öteki Anlayışı – Ebru Metli
