Dostluk Yurdu Derneği’nde Yeni başkanlar, yeni hedefler…

Dostluk Yurdu Derneği  Başkanı İzi Doenyas ve Hanımlar Kolu Başkanı Korin Nahmias ile derneğin faaliyetlerini, yenilenme sürecini ve geleceğe yönelik projelerini  konuştuk

Sibel KONFİNO Toplum
16 Aralık 2009 Çarşamba

Dernekçi olmak fedakarlık ve özverili çalışma diyen başkan Doenyas ve Hanımlar Kolu Başkanı Nahmias ile Dostluk Yurdu Derneği’nin lokalinde bir araya geldik. Gençleri bir araya getirmek yeni yönetimin ilk hedefleri arasında yer alıyor.

 

Korin Nahmias: Derneklere uzak bir ailenin kızı olarak büyüdüm.   2001 yılında Hanımlar Komisyonu üyesi olarak Dostluk Yurdu Derneği çatısı altına girdim. O dönemde başkan olan Netsi Sadi ve Hanımlar Kolu’nu yeniden yapılandırmak üzere adım atarak dokuz yeni genç hanımı masaya dâhil etti. Hiçbir bilgim olmamasına rağmen Forti Barokas’ın teşvikiyle kendimi “ışık-efekt” sorumlusu olarak kuliste buldum.  O tarihten beri  bütün tiyatro oyunlarında hiç aksatmadan bu görevi yerine getirdim. Çok mükemmeliyetçi olmam ve aldığım sorumlulukları en ince detayına kadar düşünmem başarılı olmamda büyük yarar sağladı.  Geçtiğimiz mayıs ayında arkadaşlarım bana Hanımlar Kolu Başkanlığını layık gördüler ve göreve başladım. Masamızda deneyimlerinden yararlandığımız çok eski arkadaşlar yani demirbaşlar var. Ancak; yeni ve farklı fikirler alabileceğimiz bayanları da aramıza katmaya çalışıyoruz.

İzi Doenyas: Musevi Lisesi’nin Beyoğlu’ndan Ulus’a taşınması sürecinde kurulan bir komisyonda görev alarak cemaat bünyesinde çalışmaya başlamış oldum. 1996 senesinde DYD çatısı altına girdim ve 4-5 sene kadar yönetim kurulunda bulundum. Pek aktif bir üye değildim. Özel bazı sebeplerden dolayı istifa ettim. Cemaate çok yakın durmama rağmen uzunca bir süre hiçbir kurumda veya dernekte görev almadım. Eşimin tiyatrolarda oynamaya başlaması ve Hanımlar Komisyonu’na girmesiyle 2006 yılında yapılan bir teklif neticesinde bir kez daha Yönetim Kurulu’na katıldım ve geçtiğimiz sene başkanlık görevini devraldım.

 

Rutin faaliyetler denince…

K.N: Yaz ayları bizim derneğimizin pek faaliyeti olmaz. Ancak kış sezonu için en yoğun çalışmaları ve hazırlıkları bu dönemde yaparız. 

Aşağı yukarı on senedir rutin olarak Salı ve Perşembe günleri eğitmenimiz Meri Pardo ile jimnastik günlerimiz var. Değişmeyen bir ekip var ki arkadaşlarla beraber olmak, sohbet etmek için jimnastiği bir vesile olarak görüyor ve hiç kaçırmamaya çalışıyor. Öğretmenimiz Yuri ile dört senedir devam eden bir Latin dans grubumuz var. Çarşamba günleri hem yeni başlayanlara, hem de ileri seviyede olanlar için iki seans halinde çalışmalar devam etmekte.

Rutin olarak her sene olduğu gibi bu sene de kültürel gezilerimizi sürdürüyoruz. Özlemle beklenen Hanımlar Tiyatrosu da önümüzdeki günlerde seyircisiyle buluşacak.

 

Bu sene bir ilk:

“Kültür ve Sanat Haftası”

K.N: 13-20 Aralık tarihleri arasında bir “Kültür Haftası” düzenliyoruz. Hanımlara özel faaliyetlerin olacağı üç günümüz olacak. Ora Gürkan arkadaşımız ile interaktif olarak ilk yardım sunumu, Vanilya Danışmanlık ile gardırop düzenleme, kıyafet uyumu, makyaj incelikleri gibi konularda bir çalışma ve Yuri ile dünya dansları üzerine gerçekleşecek etkinlik “Kültür ve Sanat Haftası” çerçevesinde dostluk severlerle buluşacak.

İ.D: Hedefimiz bunun geleneksel hale getirmek. Geçen sene başlattığımız Hanukiya Süsleme Yarışması da bu etkinliğin bir parçası olacak. Bir hafta süresinde derneğimizde resim, fotoğraf ve heykel sergileri gezilebilecek. Katılımcılar, gün boyunca çeşitli kültürel ve sanatsal etkinliklere katılabilecekler. Renan Koen’in konseriyle açılacak olan etkinlik haftasında derneğimiz her gece ayrı bir faaliyete ev sahipliği yapacak.

 

Hedefler…

İ.D: Şu ana kadar ulaşamadığımız çocuklara ve gençlere ulaşmak, onları cemaate yaklaştırmak, mümkün olduğu kadar çok genci derneğe çekmek ve bir araya getirmek en önemli hedeflerimiz arasında. Bu bağlamda onların ilgisini çekebilecek farklı ve ilginç projelere imza atmak durumundayız.

Örneğin ön çalışmalarına başladığımız “Çocuk Korosu” bunlardan biri. Kalıcı olması ve devamlılık açısından profesyonelce ve titizlikle ele alıyoruz.

HEGKOM ile birlikte yürüteceğimiz bir projemiz var. Bar-Mitza ve Bat-Mitzva çağını geçen çocuklar bir boşluk yaşıyorlar. Onları kazanmaya yönelik çeşitli aktivitelerin programı hazır.

Büyük bir şef tarafından yönetilecek profesyonel bir orkestra kuracağız. Çalışmalarına başladık. Şimdilik 15-20 kişiye ulaştık. Ciddi bir konserle toplumun önüne çıkarak orkestrayı lanse etmeyi hedefliyoruz.

Dostluk ailesini bir araya getirmek istiyorum. Eski ve yeni başkanlar, çalışanlar, yönetim kurulu üyeleri 200-250 kişilik bir topluluk olacak. Amacım onları onurlandırmak, aramıza katmak, bilgilerinden faydalanmak.

Bir diğer hedef İnternet kafe kurmak. Ancak bunun için sponsorlara ihtiyacımız var.

 

“Her Güne Bir Işık kampanyası”…

İ.D: Hedeflerimize ulaşabilmemiz için gelir kaynakları yaratmamız gerekiyor. Bu nedenle bütçesi nasıl olursa olsun herkesin katılabileceği bir kampanya başlattık.  Herkes günde yalnızca bir lira bir kenara koyabilse yılda 365 lira ediyor. Kimseyi fazla sıkıntıya sokmadan toplanacak bu meblağ derneğimize büyük katkı sağlayacak. “Her güne bir ışık” adını verdiğimiz bu kampanyaya dostluk severlerin sıcak bakacaklarına ve desteklerini esirgemeyeceklerine inanıyorum.

 

Dernekçi olmak…

İ.D: Gençlik derneği olmasına rağmen, her yaşa hitap eden ve birçok faaliyete imza atan bir dernekte başkanlık yapmak oldukça zor ve fedakârlık gerektiren bir görev. İnşallah başarılı olabilirim.

Dernekçi olmak deyince ise aklıma öncelikle çok zaman ayırmak, bol telefon trafiği, iyi niyet, hoşgörü ve çalışma azmi geliyor. 

K.N: Dernekçi olmak demek fedakârlık demek, özveri demek, gönül vermek demek. Alınan sorumlulukları asla bir karşılık beklemeden, severek yerine getirmek demek.