Kentimizin her köşesinden her akşam çeşit çeşit müzik sesleri geliyor – her zevke ve her keseye göre – yeter ki, gözümüzü açıp bunlardan haberdar olalım ki, kulaklarımız bayram etsin...
Hep derim ya – bazı akşamlar iki, üç, hatta dört etkinlik çakışıyor – işte 4 Mart Perşembe akşamı git de çıldırma..! Lütfü Kırdar KS’nda Borusan Filarmoni Orkestrası Verdi’nin “La Traviata”sının “Konser Versiyonu”nu çalacakken, ondan bir kaç metre ileride CRR-KS’nda Zeynep Tanbay Dans Projesi’nin yeni yapımı “Araz” sahnelenecek – ve İş-Sanat KS’nda Flamenco’nun en önemli seslerinden Diego El Cigala, “Dos Lágrimas” adlı yeni albümünü tanıtmak üzere karşımıza çıkıyor..!! Ünü ülkemizi çoktan aşmış (ve iki yıl önce “Haaretz”de çıkmış olan bir övgü yazısını Şalom’da aktardığımız) Zeynep Tanbay’ın bu olağanüstü gösterisinin prömiyerini Aralık ayında izleyip, yeniden sahnelenmesini teşvik edenler arasında bulunmuştum ve geçenlerde eşe-dosta emailler atıp bu ikinci gösterimi kaçırmamalarını önerdim – halen bilet bulabilirseniz, kesinlikle kaçırmayın derim... Öte yandan Cigala’nın o yanık sesi ve dinamizmi de apayrı keyifler içerecektir, kuşkusuz – önde gelen Kübalı ve İspanyol müzisyenler ile birlikte kotardığı son albümünü geçenlerde edindim ve özellikle “Si te contara”, “Dos gardenias” ve “Historia de un amor”un yorumlarına bayıldım – böylece BİFO’ya “ihanet” edeceğiz bu kez...
...ancak, burada sizlere aktarmadan edemiyorum: Bana kalırsa, ülkemizin en önde gelen batı sanat müziği orkestrası olan Borusan Filarmoni, geçen hafta bize olağanüstü bir akşam yaşattı, konser salonlarımızda çokca dinlemeye alışık olduğumuz Schubert’in (“Bitmemiş”) 8.Senfoni’sinin ardından, daha önce ancak 1992’de İDSO tarafınca yorumlanmış Mahler’in (“Trajik”) 6.Senfonisi’ni Türk müzikseverlerine dinleterek... Özellikle final bölümündeki o çok beklenen 3 balyoz (!) vuruşunun ardından müziğin birden “karanlığa gömülmesi”, daha sonra görüştüğümüz bu müziğin uzmanlarına göre çok ustalıklı biçimde sunuldu. Bu önemli konserin başmimarı, orkestranın Avusturyalı şefleri Sascha Goetzel’in, dinletinin ara bölümünde fuaye’de yer alarak bizlere bu senfoninin oluşumu ve ana hatları hakkında açıklamalarda bulunması, umarım daha sonraki BİFO konserlerinde de uygulanır.
Aynı hafta içinde olağanüstü bir dinleti daha vardı: CRR-KS’nda “Fazıl Say ve Arkadaşları”nın konuğu olarak, Say’ın solo olarak sunduğu “Nasreddin Hoca Dansları” ve “Kara Toprak” gibi kendi bestelerinin ardından kemanlarda Cihat Aşkın ile Sevil Ulucan, viyolada Atilla Aldemir ve viyolonselde Çağ Erçağ’dan, U.C.Erkin’in Piyanolu Beşli’sini dinledik: Türk makamlarına ait dizilere farklı renkler ve hisler kazandıran olağanüstü bir yapıt, olağanüstü sanatçılarca olağanüstü başarılı biçimde yorumlanmış..! Dinletinin diğer öne çıkan bölümleri ise 12 yaşındaki keman sanatçısı Berfin Aksu’nun Say’ın eşliğinde sunduğu Yalçın Tura’nın üç valsi ile son olarak gene Aşkın ile Say’ın yorumladığı, kendi 7.Piyano ve Keman için Sonat’ıydı...
Büyük keyif alarak gittiğimiz Cemal Reşid Rey ve Lütfü Kırdar salonlarının yanı sıra, aslında evimize en yakın olan Akatlar MKM’ye ise bir türlü ısınamadım... İkinci sezondur burada kendine sağlam bir dinleyici kitlesi edinmiş olan “İstanbul Resitalleri” çerçevesinde gene aynı hafta içinde İsveçli piyanist Peter Jablonski’nin F.Lizst’in yapıtlarını ve ardından, genç dostumuz TolgaGülen’in oda orkestrası eşliği için düzenlediği Chopin’in 2.Piyano Konçertosunu dinledik, sevgili Cihat kardeşimizin “Aşkın Ensemble”inden – “mekân”a rağmen, gene de zevk alarak...
...ve işte görüyorsunuz, değerli “nitelik”severler – aynı tarihte olmasa bile, art arda üç akşam boyunca çeşit çeşit resitaller, konserler, dinletiler...
...ve şimdi “ileriye” bakalım...
Yeniden önümüzdeki Mart ayına dönecek olursak, Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall’ın o müthiş akustiğinde, 24/3 akşamı “Romantik Üçlüler” başlıklı konserde dünyanın ünlü piyanistlerinden İsrailli Itamar Golan ile CRR’de parlamış Atilla Aldemir (keman/viyola) ve ÇağErçağ (çello)’dan Çaykosvki ve Smetana’nın Piyanolu Trio’ları ile Glasunov ve Faure’nin Elegie’lerini dinleyebilirsiniz – veya aynı yerde bir hafta sonra, 31/3 akşamı, Mozart’ın doğduğu kentten gelen Camerata Salzburg Solistleri eşliğinde, dünya çapındaki piyano sanatçımız Gülsin Onay’dan 21 yaşındaki Mozart’ın derin bir olgunluk ile bestelemiş olduğu 9.Piyano (“Jeunehomme”) Konçertosu’nu (bir Divertimento’sunun ve ayrıca J.G.Müthel’in iki fagot konçertosunun yanı sıra...). – Bach tutkunları veya salt batı sanat müziği “püristeri” için ise günümüzün tartışmasız en iyi kemancılarından biri olan, İsrailli virtüöz Gil Shaham, J.S. Bach’ın başyapıt niteliğindeki solo keman için 2 partitası ve bir sonatını, 13/3 akşamı İş-Sanat KS’nda seslendirirecek. – Daha “hafif”e kaçmak isteyen müzikseverler için, şef Cem Mansur’un saat 20:00 ile 20:30 arasındaki son derece keyifli program tanıtım sohbetinin ardından dinletiye geçen Akbank Oda Orkestrası’nın konserlerini önermek isterim (23/3 Caddebostan KM ile 25/3 CRR-KS’nda): İngiltere’den konuk vurmalı çalgılar sanatçısı Colin Currie’nin sunacacğı Kurt Schwertsik’in Marimba ve 1970 doğumlu Dave Maric’in Vurmalılar ve Orkestra Konçertoları’ndan önce ve sonra ise A. Arenski’nin “Çaykovski Çeşitlemeleri” ile bizzat P.İ.Çaykovski’nin Yaylı Sazlar Serenadı’nı dinleyeceğiz, “Her Konserin Bir Öyküsü Var” dizisinde bu ay...
Bu kısa yazımda, Borusan Filarmoni’den (zevkle!) yeniden söz edeceğim – zira bu dev orkestranın Mart’ta bir konseri daha var: Bu kez “onursal” şefleri Gürer Aykal’ınyönetiminde ve Alman keman sanatçısı Isabelle Faust’un seslendireceği Çaykovski’nin Re Majör Keman Konçertosu ile Stravinsky’nin “Bahar Ayini”, “her nabza şerbet dağatacak” bir dinleti anlamındadır!! (18/3, LK-KS).
Caz ve etnik müzik dinletilerine gelince, Borusan Müzik Evi’nde 18/3’de Önder Focan Altılısı’ndan, son Albümleri “36MM Biometric”in konseri ile 26/3’de Kerem Görsev’in “Orange Juice Project”ini anımsatmak, Avrupa’nın en yenilikçi piyanistlerinden biri olarak değerlendirilen İsveçli Jan LundgrenTrio’dan ise, Akbank Sanat’ın ev sahipliğindeki 19/3 konserine parmak basmak isterim. Güncel cazı sevenler ve birazcık “free” takılmak isteyenler için, 2-11 Mart tarihleri arasında Babylon’da yer alacak Nublu Jazz Festivali, bir “olmazsa olmaz”dır – ve en başta 70’lerin efsane trompetçisi EddieHerderson’u, Avrupa cazının önemli isimleri Bugge Wesseltoft’u ve Erik Truffaz/Sly Johnson ikilisini kaçırmak istemeyeceklerdir, her halde... (ayrıntılar için: http://www.babylon.com.tr/tr/takvim/201003/ ) – Gene İş-Sanat’ta 20/3 akşamı, 1994 yılında Fahrettin ve Ferruh Yarkın tarafından kurulan YarkınRitm Grubu’na geleneksel müziğin büyük ustalarından perdesiz gitar ve perdesiz bağlamanın mucidi Erkan Oğur eşlik edecek; CRR-KS’nda ise 24/3 akşamı bizleri “özel bir olay” bekliyor: İsrailli ud ve keman sanatçısı Yair Dallal, Filistinli genç vokalist Lubna Salameh ile birlikte, etnik müziğin bile karşılıklı dostluğa engel olmayacağını gösterecek her birimize...
...dolayısıyla: “Müziksiz kalmayın”, değerli dostlar – ve bu, “bizim buralarda” onca “zor” da değil..!