İsrail’de demokrasi, liberalizm ve ifade özgürlüğü tehdit altında mı?

<p class="BasicParagraph"><span>Solcular, liberaller ve İsrail’de yaşayan Arap azınlıklar, hükümetin meclisin oylamasına sunduğu Nakba (felaket) yasa tasarısı ile ilgili olarak endişeliler<?xml:namespace prefix =" o" ns =" "urn:schemas-microsoft-com:office:office"" /></font></span></p>

Dünya
24 Mart 2010 Çarşamba

Lara ABUT


İsrail’de, Mayıs 2009’dan bu yana Yisrael Beiteinu önderliğindeki siyasi parti tarafından hazırlanan yasa tasarılarının İsrail’de yaşayan Arap azınlıkları hedef aldığı tartışılıyor. Çıkarılmak istenen yasaların öncelikli hedefi İsrail Devleti’nin Yahudi ve Siyonist değerlerine bağlı ve sadık olunmasını sağlamak. İsrail Devleti’nin kuruluşu ve bağımsızlık günü olan ‘Yom Matsmaut’ ayrıca Filistinliler tarafından ‘Felaket Günü-Nakba Day’ olarak anılır. Yeni yasa tasarısı İsrail’in Bağımsızlık Günü’nde tüm kamu alanlarında gösteri yapmayı ve yas tutmayı yasaklıyor.

Bir diğer yasa tasarısı ise İsrail Devleti’nin Yahudi ve Siyonist değerlerine bağlılık ve saygı ile doğrudan ilgili yasa, bu iki ilkeyi inkâr edenlere bir sene hapis cezası ön görüyor.

Son düzenleme meclis üyelerini hedef alıyor. İsrail meclisine milletvekili sıfatıyla girecek olan adaylardan Yahudi ve Siyonist değerlere bağlılık yemini etmelerini şart koşuluyor.

Bütün bu radikal teklifler sol partilerin, liberallerin ve özellikle Arap azınlıkların büyük ölçüde tepkilerini çekti. Arap Askeri Yüksek Komitesi Başkanı Muhammed Zeidan yasa tasarıları hakkında görüşlerini bildirdi, “Eğer bu tasarılar meclisten yeterli oy alıp yasa haline gelirse Arap azınlıklar olarak ‘civil obedience’ düzenleyeceğiz. Biz Yahudi ya da Siyonist değiliz, bu değerlere bağlı olmamızı beklemek kendi kimliğimizi reddetmemizi beklemektir,” dedi.

Nakba yasa tasarısının mimari Alex Miller ise daha sert konuştu, “Bu ülkenin vatandaşları nasıl ülkenin kurtuluş gününü yas günü ilan eder? Bu ihanettir…” Miller bu yasanın amacını demokrasimizi korumak ve ifade özgürlüğümüzün kötüye kullanılmasını önlemek olarak açıklıyor.

Tasarıya destek verenler, “İsrail’in bağımsızlık gününde yas tutmak 4 Temmuz’da Amerika’nın yasallığını sorgulamak ya da Bastille Günü’nde Fransa’da yas tutmaktan farksızdır,” diyor.