112 senelik geçmişiyle cemaatimizin en köklü kurumlarından biri olan Mişne Tora (Öğrencilere Yardım Derneği) ilköğretim ve lise çağındaki öğrencilerin eğitimine katkıda bulunuyor. Gerektiği zaman psikolojik destek de veren dernek, ağırlaşan ekonomik şartlar nedeniyle gelir elde etmek adına farklı kaynaklar arayışında.
İkinci dönem başkanlığına devam eden Roni Rodrigue, Başkan Yardımcısı Yusuf Besalel, Hanımlar Komisyonu Başkanı Sofi Pembegül, Manevi Komisyon Sorumlusu Zali Romano ve derneğin her işine koşan kendi deyişleriyle jokeri Viki Eblevi ile Mişne Tora’nın işleyişini, amaçlarını ve başlatılan yeni kampanyayı konuştuk.
İhtiyaçlı öğrenciler size nasıl ulaşıyor? Ve kendilerine nasıl yardımcı olunuyor?
Roni Rodrigue: Okul dönemi başlamadan aileler bize başvuruyor ve bir form dolduruyorlar. Bu bilgilerin doğruluğu Manevi Komisyonumuz tarafından inceleniyor. Ailelerle temas kuruluyor. Toplanılan bilgiler yönetim kurulumuza sunuluyor. Verilen karar neticesinde yardımlar gerçekleşiyor. Bu sene yüzün üzerinde ilköğretim ve lise öğrencisine katkıda bulunduk.
Zali Romano: Bunun yanı sıra üniversiteye hazırlanan çocuklara da yardım ediyoruz. Eskiden üniversite öğrencilerine de yardımda bulunuluyordu. Hatta servis ücretlerini bile öderdik. Maalesef son zamanlarda kaynaklarımız kısıtlı olduğundan biraz kısıntı yapmak zorunda kaldık. Ancak yine de gelen müracaatları geri çevirmemeye gayret gösteriyoruz. Bazı öğrencilerin kitap, defter ve üniforma ihtiyaçlarını bile elimizden geldiğince karşılamaya çalışıyoruz.
UÖMO ile işbirliğiniz ne şekilde yürüyor?
R. R: UÖMO’dan burs almayan öğrenciye biz de burs veremiyoruz. Onların ok verdikleri çocukların bilgilerini aldıktan sonra bizler de kendi kriterlerimiz doğrultusunda aileleri incelemeye devam ediyoruz. Okulun % 50 burs verdiği bir öğrencinin ödemesi gereken kısmını tamamlayamıyoruz. Buna maalesef gücümüz yetmiyor. Ancak %80 burs alan öğrencilerin daha ihtiyaçlı olduğu varsayımıyla %20’lik kısım için araştırmalarımızı yapıyoruz.
Yardımda bulunulan çocukları ne şekilde takip ediyorsunuz?
Z. R: 17- 18 tane manevi annemiz var. Her birinin sorumlu olduğu beş veya altı çocuğu var. Formlar gelince toplantı yapıyoruz. Aileleri daha yakından tanımak için ev ziyaretleri gerçekleştiriyoruz. Manevi anneler 15-20 günde bir aileleri arar çocukların ders durumlarını öğrenir. Herhangi bir problem varsa çözüm bulmaya çalışırlar. Kasım ayından itibaren aldıkları her karneyi görürüz. Bunların doğrultusunda eğer gerekiyorsa özel ders ayarlarız. Tabiî ki manevi annelerimiz bunu takip ediyorlar. Çünkü kırık notlar öğrencilerin bir sonra ki sene alacakları bursları etkiliyor. Ayrıca, Suzet Dilman arkadaşımla beraber Şubat ayı gelince lise son sınıf öğrencilerine dershane arayışına da başlarız.
Kimi aileler yardım aldıklarının bilinmesini istemeyebilir. Bununla ilgili nasıl bir yol izliyorsunuz?
Z.R: Yardım ettiğimiz 100 çocuğun kimliğini yalnızca Manevi Komisyonumuz ve manevi annelerimiz bilirler. Öğrencinin ismi, aldığı yardımın miktarı veya çeşidi hiçbir şekilde açıklanmaz. Onların özeline büyük saygımız vardır.
Gelir kaynaklarınız nelerdir? Bu kaynakları arttırmak için ileriye dönük çalışmalarınız var mı?
Sofi Pembegül: Pesah ve Roş Aşana Bayramlarında içi çikolata veya badem ezmesiyle doldurulmuş objelerden, her sene gerçekleştirdiğimiz geleneksek kermesimizden, ayda bir yaptığımız gezilerden elde ettiğimiz gelirlerle ve tabii ki bazı bağış severler sayesinde çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. Ayrıca bir süredir Bar-Mitzva, Bat-Mitzva, Vijola ve Brit-Mila şekerleri de hazırlıyoruz. Sene içinde sade ve çikolatalı badem ezmesi kutuları istenilen her an, arzu edilen yerlere ulaştırılıyor. Bu siparişlerin artmasını arzu ediyoruz.
Cemaatimizin ekonomik yönden zor zamanlar yaşaması, ihtiyaçlı ailelerin çoğalmasına ve aynı oranda maddi yardımda bulunan kesimin de azalmasına neden oldu. Bu durum tabii ki kurumumuzu da etkiledi.
R.R: Şu günlerde yeni bir kampanya başlattık. Yapılan en ufak bağışla bile büyük birikimler yaratılabiliyor. Daha fazla sayıda çocuğumuzun eğitimine katkıda bulunabilmek için herkesin desteğine ihtiyacımız var. Bu nedenle “Ayda 50 TL ile çocuklarımızın geleceğini aydınlatalım” sloganıyla cemaatimize sesleniyoruz. Hedefimiz 2010/2011 eğitim yılında en az 130 çocuğumuza burs imkânı sağlamak.
Derneğimizin sürekli bir gelir kaynağı elde edebilmesi için arayışlarımız devam ediyor. Cemaatimiz yöneticilerinin de destekleri ve yol göstericilikleriyle inşallah daha fazla öğrenciye burs imkanı sağlayabileceğiz.
Bunun yanı sıra üniversite mezunu bir grup genç aralarında ufak miktarlar topluyorlar ve üç ayda bir derneğe katkıda bulunarak örnek bir davranış sergiliyorlar. Bunun yaygınlaşması en büyük arzumuz. Ayrıca şu anda çalışmalarımızı sürdürdüğümüz lokalimizi bağışlayan Ester Almelek’e de özellikle çok minnettarız.
Komisyonlarınızda çalışacak gönüllüler bulmakta zorlanıyor musunuz?
Viki Eblevi: 60 kişilik bir aileyiz fakat bunun 25 kişisi faal olarak çalışıyor. Ancak çok daha fazla genç arkadaşa, farklı görüşlere ve farklı fikirlere ihtiyacımız var.
Yusuf Besalel: Mişne Tora’nın katkılarıyla yetişmiş birçok gencimiz var. Buradan onlara seslenelim diyorum. Komisyonlarda söz sahibi olmalarını veya faaliyetlerde faal olarak çalışmalarını arzu ediyoruz.
Örneğin bu senenin başında iki gencimiz bize başvurarak yardımcı olmak istediler. Derneğin tanıtımına, etkinlikler düzenlenmesine ve çocuklarla iletişime kadar birçok konuda çalışmaya başladılar. Bu gençler sayesinde başkanlığını Mişel Kalma’nın yürüttüğü ve Tanıtım Komisyonu olarak adlandırdığımız yeni bir komisyon oluşturduk. Bu örneklerin çoğalmasını diliyoruz.
R.R: Mişne-Tora’nın misyonunu bilmeyen o kadar çok insan var ki. Tek talebimiz toplumumuzun derneğimize daha duyarlı olması. Çünkü inanıyoruz ki; cemaatimizin geleceği eğitimdedir ve çocuklarımız bizim istikbalimizdir.