Kitapların Ardından/ Bir arada yaşamanın romanı: BİR NEFES İSTANBUL

23 Aralık 2009 Çarşamba

“Bu kez seninle İstanbul’u ve İstanbul’daki seni, beni yaşıyoruz. Yolculuğumuzun tanıkları var bu kez. İstanbullular ve İstanbul’da yaşayan farklı renkler... Ermenisi, Rumu, Kürdü, Musevisi, Alevisi, Hıristiyanı; zengini, yoksulu, muhafazakârı, marjinali... Onlarca renk, onlarca doku... Bu satırlar, bazılarının ütopya dediğinin küçük bir yansımasının, umudunun romanını yaratıyor. Bir arada yaşayabilmenin hikâyesini...”

2008 yılında ilk kitabı “Sen ve Ben”i yayınlayan Aret Vartanyan’ın bu ayın başında kitapevlerinin raflarında yerini alan ilk romanı “Bir Nefes İstanbul”, İstanbul’un kozmopolit yapısı içinde, 21.yüzyıl insanının ortak sorularını, gündelik yaşamın içinde mercek altına alıyor; İstanbul’un farklı renk ve kültürlerinin bir arada yaşama yolculuğunu cümlelere taşıyor.

Kitabın ön yazılarında ise Fahir Atakoğlu, Cüneyt Ayral, Nermin Bezmen, Mehmet Ali Birand, Yonca Ebuzziya, Ayşe Kulin, Cüneyt Özdemir, Beyazıt Öztürk, Balçiçek Pamir, Ece Temelkuran gibi kültür, sanat ve medya dünyasının önemli isimlerinin İstanbul tasvirlerine yer veriliyor.

Vartanyan, “İstanbul dünyada eşi benzeri olmayan bir şehir. Böyle bir şehirden ilham almamak imkânsız. Bir Nefes İstanbul, İstanbul ekseninde yeni bin yıl insanının sorduğu ortak soruların yanıtlarını arıyor. Korkularımızı, arayışlarımızı, maskelerimizi, kendimiz olma çabamızı idelerken, farklılıkların bir araya gelebildiğinde neler yaratabileceğinin altını çizmeye çalışıyor. Hepimiz aynı gemideyiz. Bir arada yaşamayı başardığımızda, kendi arayışımızda da önemli bir yol kat etmiş olacağız” dedi.

“İstanbul öyle bir şehir ki; hiçbir kitap seni bu şehir kadar besleyemeyecek, hiçbir müzik ruhunu bu kadar dolduramayacak, hiçbir öğreti sana bu kadar yakın gerçe (çi) gelemeyecek, hiçbir koku bu kadar zihninde yer edemeyecek... Ben sadece bir nefes çektim içime dolu dolu... Şimdi o nefesi, sayfalara bırakıp, seninle paylaşıyorum...”

Goa Yayınları

400 sayfa