Dünyanın en çok okunan kitaplarından biri haline gelen Anne Frank’ın günlüğünü Nazilerden koruyan, kendi yaşamını tehlikeye atmak pahasına Frank Ailesi’ni iki yıl süresince gizleyen Miep Gies, 100 yaşında hayatını kaybetti
Anne Frank Müzesi yetkilileri, Frank Ailesi’ne Amsterdam’ın kanal kıyısındaki evde gizlenmelerinde yardımcı olan kişilerden son hayatta olan Miep Gies’in 11 Ocak günü Hoorn kentinde öldüğünü duyurdu.
Miep Gies, Anne’ın anı defterini koruma altına almış, İkinci Dünya Savaşı sona erdiğinde Auschwitz ölüm kampından dönen ve Frank Ailesi’nin tek kurtulanı olan genç kızın babası Otto Frank’a teslim etmişti.
Anne Frank, Amsterdam’da Nazilerden gizlendiği 12 Haziran1942’den, Nazi Gizli Polisi’nin onun ve ailesinin saklandığı yeri keşfettiği 1 Ağustos 1944’e dek tuttuğu günlükte anılarını ayrıntılı bir şekilde kaleme almıştı. Anne Frank, kampın kurtarılışından 15 gün önce Bergen-Belsen temerküz kampında tifüsten yaşamını yitirdi.
Naziler aileyi alıp götürdükten sonra boşalan dairede Anne Frank’ın defterlerini bulan Miep Gies, savaş bittikten sonra genç kıza iade etmek üzere iyice sakladı. Günlüğü hiç okumadı, çünkü bir genç kızın kişisel anıları ona aitti, saygı gösterdi.
İlk kez 1947’de yayımlanan günlük, Nazilerden gizlenen Yahudiler hakkında yazılmış en ünlü anlatı konumuna geldi ve 70 dile tercüme edildi.
YARDIM TALEBİNİ TEREDDÜTSÜZ KABUL ETTİ
On yıl öncesine dek Miep Gies, tüm dünyayı dolaşıyor, hoşgörüsüzlük ve antisemitizm konusunda konferanslar veriyordu. 1909 yılında Viyana’da doğan Hermine Miep Santruschitz, 11 yaşındayken Hollanda’ya göç etti. 1933’te Otto Frank’ın Opekta adlı şirketinde çalışmaya başladı. 1941’de Nazi kuruluşlarına katılmayı reddedince, Hollandalı arkadaşı Jan Gies ile evlenerek Avusturya’ya gönderilmekten kurtuldu.
Naziler Hollanda Yahudilerini tutuklayıp kamplara göndermeye başladığında Otto Frank, Miep’ten aileyi saklamasını ve savaş sonuna dek ailenin her türlü gereksinimlerini sağlamasını rica etti. Miep Gies hiç tereddüt etmedi. Karı koca Gies’lar ve onlara yardımcı olan dört kişi Nazilerden gizledikleri Frank Ailesi’ni beslemek için cesurca mücadele ettiler.
Miep Gies kendi güvenliğini tehlikeye atma pahasına yardım eden diğer dört kişi ile birlikte iki yıl boyunca Frank Ailesi’nin gizlenmesine ve beslenmesine yardımcı oldu.
Naziler aileyi ilkin polis karakoluna götürdüğünde Miep Gies yeni bir cesaret örneği sergileyerek serbest bırakılmalarını sağlamak üzere karakola giderek rüşvet vermeye kalkıştı. Fakat geç kalmıştı. Aile önce Hollanda’nın doğusunda Westerbork kampına, ardından da Auschwitz’e gönderildi. Birkaç ay sonra da Anne ile kızkardeşi Margot, Bergen Belsen’e sevk edildi. Miep Gies’e yardım eden Victor Kugler and Johannes Kleiman kamplara gönderildilerse de savaş sonrasında hayatta kalmayı başardılar.
Kamplarda tüm ailesini yitiren Otto Frank, Amsterdam’a döndüğünde yeniden evlendiği 1952 yılına dek Gies Ailesi’nin evinde yaşadı. Miep, günlüğün yayınlanmasında Otto Frank’a yardımcı oldu.
1980’de Otto Frank’ın ölümünden sonra da Miep Gies, Holokost inkarcılarına karşı mücadelesine devam etti.
YAŞAMI BOYUNCA HOLOKOST İNKÂRCILIĞINA KARŞI MÜCADELE VERDİ
Kendisine cesareti konusunda soru sorulduğunda Miep Gies; “Ben bir kahraman değilim. Önceden planlanmış bir şey değildi. Sadece yardımcı olabilmek için elimden geleni yaptım” diyordu.
Miep Gies, 89 yaşında geçirdiği felç nedeniyle etkinliklerine son vermek zorunda kaldı. 90. doğum gününde ülkenin batısında yer alan Hoorn kentinde satın aldığı bahçeli evde yaşamının son yıllarını geçirdi. Geçen yıl 15 Şubat’ta 100. doğum gününü kutladı.
Müze Sözcüsü Maatje Mostar bu cesur kadın hakkında; “Yaşamının neredeyse sonuna dek Miep kendini Anne Frank’ın anısını yaşatmakla yükümlü hissetti ve Anne Frank’ın öyküsünün mesajının her yere ulaşmasına çalıştı. Her gün dünyanın her ülkesinden mektuplar alıyordu. Ona Anne Frank ile nasıl bir ilişkisi olduğu ve ailenin yardımına nasıl koştuğuna ilişkin sorular yöneltiliyordu” demekte.
Miep Gies yardımseverliği ve cesareti nedeniyle Hollanda, Almanya ve İsrail’deki Yad Vaşem Holokost Merkezi tarafından birçok kez onurlandırıldı. Ama Miep alçakgönüllülükle; “Tabii ki insanların bana değer vermesi güzel bir duygu. Ama ben bu yardımı dostuma yaptım. İhtiyacı olan kişilere yardımcı oldum. Herkes bunu yapabilirdi, değil mi?” diyordu.