Yurtdışı piyasalarda düşüş devam edecek mi? Geçtiğimiz hafta piyasalar açısından oldukça hareketliydi. Yurt dışı piyasalar son birkaç ayda olmadığı kadar satış baskısı hissederken IMF ile anlaşma beklentileri geçtiğimiz hafta gerçekleşmedi
Geçtiğimiz hafta piyasalar açısından oldukça hareketliydi. Hafta sonuna doğru yurt dışı piyasalar son birkaç ayda olmadığı kadar satış baskısı hissederken, IMKB-100 endeksi de Cuma günü bu baskıdan nasibini aldı. IMF ile anlaşma beklentileri geçtiğimiz hafta gerçekleşmezken, bu hafta da bu konu hakkında gelişmeleri dikkatle takip edeceğiz. Bununla birlikte yatırımcılar Moody’s ve Fitch’in ardından S&P tarafından yapılabilecek not artırımı haberini de göz ardı etmememiz gerekmektedir.
Geçen hafta yurt dışında yaşanan düşüşün ana sebebi Obama’nın bankaların hisse senedi ve bunun gibi piyasalarda alım-satımını kısıtlamak için bazı kurallar getireceği haberiydi. Bankaların kârlılıklarının önemli bir kısmını alım-satımların oluşturması bankaların kârlılığının ileriki dönemlerde azalacağı şeklinde yorumlandı. Çoğu borsa uzun zamandır devam eden yükseliş trendini kırarken, borsalardaki düşüş oranlarının oldukça yüksek olması oldukça önemliydi. Bununla beraber geçtiğimiz hafta açıklanan haftalık işsizlik verilerinin beklenen seviyelerden yüksek gelmesi ve özellikle banka bilançolarının çok iyi gelmemesi düşüşün ivme kazanmasında etkili oldu. Bununla beraber Euro/Usd paritesi 1.41’in altına kadar gevşeyerek ağustos ayından beri en düşük seviyesine geriledi. Yunanistan’ın önümüzdeki aylarda önemli miktarlarda borçlanma yapması beklenirken, bu borçlanmanın başarılı olmayabileceğıne dair endişeler Euro’nun Dolar karşısında değer kaybetnesinde etkili rol oynadı. Son olarak Çin’in geçen hafta likiditeyi azaltmak için aldığı önlemlerin piyasayı etkilediğini söyleyebiliriz.
Geçtiğimiz sene yaşanan krizden çıkışı sağlayan en önemli ülkelerden biri olarak gösterilen Çin’in enflasyon baskısı hissetmesi dolayısıyla banka rezervlerini artırması piyasaları korkuttu. Ayrıca Çin’in 2010’un ilk yarısından sonra faizlerini artırabileceği beklentisi ve diğer ülkelerin de 2010’un sonlarından daha önce bu artırımlara başlayabileceği beklentisi yatırımcıların endişelendiği bir başka konu oldu.
Bu hafta yurt dışında veri akışı oldukça yoğun olacak. ABD ikinci el konut satışları ve dördüncü çeyrek büyüme rakamları önemli verilerden sadece bir kaçı. Yurt dışında düşüş hareketinin devam edip etmeyeceğine işaret etmesi bakımından bu verileri dikkatle takip etmek gerekecektir.
Türkiye’de ise Cuma gününe kadar diğer yurt dışı piyasalardan pozitif olarak ayrışmış gözüktü. Ancak yurt dışında satışın hız kesmemesi sonucunda IMKB-100 endeksi Cuma günü yüzde üçe varan düşüş gözlemlendi. IMF ile yapılması beklenen anlaşmanın henüz gerçekleşmemesi de piyasada tedirginlik yaratan bir basla gelişmeydi. Buna rağmen çoğu borsaya göre çok daha iyi bir performans sergileyen IMKB’nin Cuma günü yükselen trendini kırdığını söylemek isterim. Buna rağmen borsadaki satış baskısının düşüşün sürmesi durumunda daha hızlanacağını düşünüyorum. Yani borsalardaki düşüş kısıtlı kalırsa ve yurt dışı piyasalardaki düşüş eğilimi sona ererse IMKB kolaylıkla bu yıl test ettiği zirvelere yükselebilir. Ancak gelişmeleri dikkatle takip etmeli, yurt dışında yaşanan düşüşlerin devam etmesi durumunda borsadaki pozisyonlarda ısrarcı olmamalıyız. İyi haftalar, bol kazançlar.