ADELE’in heyecanlı maceraları

Bir filmde Luc Besson’un adını yönetmen olarak gördüğüm zaman o filmin benim zevkime uygun olduğunu anlarım. 5. Element ve Angela gibi yapıtlarından sonra yakın bir zaman önce Adele’in Maceraları isimli Fransız macera filmi gösterime girdi. Adından da belli olacağı üzere macera dolu bir film!

Bu filmin her yaştan, her kesimden insana hitap edebileceğini söylemek mümkün tabii ‘gerçekçi’ bir film peşinde değilseniz ve espri anlayışınız ile hayal gücünüz buna müsaitse.

Film, tıpkı Amelie gibi bize ilginç karakterleri ve mekânları dış sesle tanıtarak başlıyor. Olaylarla alakasız olup da, her şeye görgü tanığı olan fakat kimsenin inanmadığı sarhoş bir karakterle.

Filmde tüm tiplemeler karikatür gibi abartılı ve hepsinde belli bir oranda naiflik var. Aslında çizgi film karakterlerine benzediklerini söylemek yalan olmaz. Bu nedenle çocukların da bu filmi pek seveceğini tahmin ediyorum; çocukların ve çocuk ruhluların...

Ana karakterimiz Adele, deli dolu araştırmacı ve bir şeyi kafasına koydu mu yapan gözü pek bir kadın karakter. Adele’in kız kardeşi çok hasta fakat bunun nasıl olduğunu filmi izlerken öğreneceksiniz. Adele’in hayatta tek bir amacı bulunuyor; kız kardeşini öyle ya da böyle iyileştirmek. Fakat zamanın doktorları bunun mümkün olmadığını söylemekte. Onun daha gelişmiş bir tıp bilimine ihtiyacı var.

Gözü pekliğinden Mısır’a kadar gidip develere binmekten ve bir tabutu alıp Fransa’ya geri dönmekten kaçınmıyor. Tabii bu tabutu alıp getirişinin kendince çok önemli bir gerekçesi var. Zamanında Ramses’in doktoru olan bu mumya, her türlü derde deva olabilecek ve ablasını iyileştirebilecek tek insan. Tek sorun onun çoktan ölmüş olması. Tabii ki bu bile Adele gibi bir karakteri durduracak değil, her şeyin bir yolu olduğuna inanan Adele, bu ölüyü de yeniden diriltebilecek profesörü buluyor.

Fakat eş zamanlı olarak çok garip bir takım şeyler yaşanıyor. Eşyalara düşünce gücüyle hükmedebilen ve ölüleri diriltebilen bu yaşlı adam, dinozorlar müzesinde yüzyıllardır durmakta olan yumurtanın içinden bir ejderha yavrusu çıkarmayı başarıyor ve aralarında telepatik bir bağ oluşuyor.

Bir dinozor halka tehlike saçarken polis de peşlerine dedektifi sarıyor. Adele elinde tabutla geri geldiğinde, yaşlı adamın idama mahkûm edildiğini ve hapiste olduğunu öğreniyor. Tabii ki rahibeden, gardiyana, hemşireden, polise her türlü kılığa giriyor ve defalarca hapse atılmak onu durdurmuyor hedefinden de şaşırtmıyor.

Adele ejderhanın sırtına atlayıp, daha ne çılgınlıklar yapmayı göze alıyor. İzlemek ve gözlerinize inanmak istiyorsanız bu filmin DVD’sini edinin. Bunun bir pop corn filmi olduğunu unutmayıp, tadını çıkarın!