Pazartesi gecesi kabul edilen yasa, İsrail'e ve işgal altındaki Filistin topraklarında kurulu Yahudi yerleşim birimlerine boykot çağrısı yapanlara cezai yaptırımlar öngörüyor.
Yasa uyarınca İsrail vatandaşları, İsrail'in ya da İsrail kontrolü altındaki bölgelerin ekonomik ya da kültürel yönden boykot edilmesini talep edenlere karşı tazminat davası açma hakkına sahip olacak.
Parlamentoda hararetli bir tartışmadan sonra geçirilen yasa ayrıca, İsrail hükümetini bu tip boykotlara iştirak eden şirketlerle iş yapmaktan men ediyor.
Filistinli görüşmeci Saib Erekat, Yahudi yerleşimlerinden gelen ürünlerin boykot edilmesini yasalara aykırı ilan eden İsrail hükümetinin, iki devletli çözüm planına da bağlı olmadığı mesajını açık ve net biçimde verdiğini söyledi.
İnsan hakları örgütleri, ifade özgürlüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle yasanın iptali için İsrail Yüksek Mahkemesi'ne başvuracaklarını açıkladı.
İngiltere basınından Daily Telegraph, sol kanat muhalefet partisi Meretz üyesi İlan Gilon'un, ''Bu yasa İsrail demokrasisi adına utanç vericidir.'' dediğini aktarıyor.
Gazete, boykot yasasının destekçilerinin ise İsrail'in meşruiyetini sorgulayanlara karşı konum alınması gerektiğini düşündüklerini yazıyor.
İktidardaki Likud Partisi'nden Zeev Elkin, ''İsrail, Arap ülkelerinin boykotlarına yıllardır alışmış bir ülke, ama bu sefer üzerinde durduğumuz konu İsrail vatandaşlarının yürüttüğü boykotlar.'' diyor.
Daily Telegraph, bu sözlerin muhatabının Batı Şeria'daki Yahudi yerleşim birimlerinden gelen ürünleri boykot eden İsrail soluna ait kişiler olduğunu belirtiyor.
Independent gazetesi ise boykot yasağını İsrailli şahinlerin bir eseri olarak değerlendiriyor.
Gazete, bir grup İsrailli sanatçının, Batı Şeria'da yer alan Ariel yerleşim birimindeki yeni bir kültür merkezine gitmeyi reddetmeleri ardından, boykot tartışmasının İsrail kamuoyunda iyice alevlendiğini bildiriyor.
İsrail'in 1967'de işgal ettiği
Filistin topraklarında şu an 100'ü aşkın yerleşim biriminde yaklaşık 300 bin İsrailli yaşamakta.
