Reklamı ‘hesap kutusu’na koydular, 40 restoranda 150 bin kişiye ulaştılar...
Dünyada bir ilke imza atarak teknoloji ile reklamı restoranlardaki hesap kutusunda birleştiren Ad.d.Box alternatif bir reklam mecrası yarattı. Bu yaratıcı fikrin arkasındaki isim olan Cem Stamati ile projenin doğuş hikayesini ve gelecek için planlarını konuştuk.
Öncelikle yaratıcı keşfiniz nedeniyle sizi tebrik ederiz. Projenin yaratıcıları olarak biraz sizi tanıyalım mı?
Bu projenin yaratıcı fikri bana ait. Kuzenim Enis Yangın ile ortak kurduğum şirketimiz sayesinde projenin teknik çözümleri ortağım tarafından gerçekleştirildi. On yılı aşkın bir süredir reklam sektöründe, medya ajanslarında planlama ve satın alma departmanlarında, ayrıca mecra tarafında da büyük bir dijital platformda çalıştım. Ayrıca dağılan Sefarad müzik grubunun da kurucularından ve aynı zamanda bas gitaristiydim. Ortağım Enis ise bilgisayar mühendisi.
Ad.d Box fikrinin nasıl ortaya çıktığını hepimiz çok merak ediyoruz. Nedir Ad.d Box ve nasıl ortaya çıktı?
Reklam veren firmaların artık alternatif mecralara daha fazla yatırım yaptıkları bir ortamda Türkiye ve dünyada ilk olabilecek bir mecra bulmak fikri beni bu yönde araştırmalara yöneltti. Restoran ve kafelerdeki müşteri yoğunluğunu fark ettim ve masada müşteriye reklam filmi gösterilmesinin mümkün olması halinde çok ilgi çekeceğini düşündüm. Hesap kutusunda reklam filmi gösterimi fikri böyle doğdu. Bilgisayar mühendisi olan ve o dönemde İngiltere’de eğitim gören Enis’e bir Londra seyahatinde projeyi aktardım. Ardından hemen araştırmalara başladık. Fikri herkesten sır gibi sakladık. Bir yılın sonunda projemiz uygulamaya geçmek için hazır hale geldi.
Teknolojik olarak neler yapmanız gerekti?
İzlemenin yapılacağı, kutuya uygun şekilde yerleştirebilmek ve elektronik sistemini çalıştırabilmek için önce kutu tasarımına start verdik. Bunun için hem dayanıklı hem de hafif bir çözüm bulduk. Ayrıca kutuyu her açan kişiye filmi baştan gösterecek şekilde oynatım yapabilen bir devre sistemi de ekledik. Yaklaşık bir yıl kadar üzerinde çalışılan proje yaklaşık altı aydır anlaşma yapılan noktalarda uygulamada.
Bu uygulamanın yurt dışında örnekleri var mı? İlham aldığınız benzer bir uygulama var mı?
Proje Türkiye’de ve dünyada bir ilk. Restoran ve kafelerde görünen tüm kutular ve ekranları Ad.d.Box’a ait ve tescillidir.
Şu an bu uygulamanın yaygınlığı nedir? Yani mekanlar ve markaların ilgisi nasıl?
Reklam izlemeyi daha keyifli hale getiren bu proje İstanbul’da birçok restoran ve kafede uygulanmaya başladı. Projeyi gören ve müşterilerine yenilikler sunma peşinde olan işletme sahipleri vakit kaybetmeden kutu siparişi veriyorlar. Hedef kitlelere yaratıcı projeler ile ulaşmak isteyen reklam veren ve işletmeler için Ad.d.Box biçilmiş bir kaftan. Birçok önemli ve popüler mekanda yer alan ad.d.box kutuları, şube sayıları ile birlikte yaklaşık 40’ı aşkın lokasyonda var. Bunun yanında ilk reklam verenimiz Garanti Bankası oldu. Yıl sonuna kadar da hedefimiz İstanbul’da yeni yapılacak anlaşmalarla birlikte 40 farklı restoran markası ve tüm şubeleri ile birlikte 100 mekâna ulaşmak.
Ekrana her türlü ilan verilebiliyor mu?
Ekrana, mekâna uygun olabilecek kalitede olan reklam filmleri süre kısıtlaması olmaksızın verilebiliyor. Özellikle reklam ajansları filmin prodüksiyonunda, Ad.d.Box uygulaması için daha seçici davranıyorlar. Kutuya özel yaratıcı reklam filmi uygulamaları yapan firmaların uygulamalarını bu anlamda görebiliyoruz. Örneğin Mey İçki Hare ürünü için Sevgililer Günü’nde Aşşk Cafe’de “Aşkınla Harekete Geç” temalı bir reklam filmi uygulaması yaptı. Hesabı ödeyen müşteri rahatsızlık hissetmeden kaliteli ve konforlu bir şekilde reklam filmini izliyor. Kutuların etkisi o kadar olumlu ki reklam filmini izleyen müşteri bahşişi de eksik etmiyor. Garsonlar uygulamadan çok memnun.
Peki sistem nasıl işliyor? Kutuların mekânlara verilmesi ve ücretlendirme nasıl yapılıyor?
Kutular mekânlara masa sayısı orantısında ücretsiz olarak veriliyor. Ve buradaki önemli bir nokta da her mekân için ayrı bir kutu tasarımı yapılıyor olması. Kapaklara özel baskı veya lazer ile mekânların logoları yerleşebilir. Yaratıcılıkta sınırlama getirmiyoruz. Dolayısıyla her mekân için kutular özelleştiriliyor. İşin butik tarafı da bu yönü aslında.
Her mekânda aynı reklam mı izleniyor? Yoksa farklı reklamlar izleme şansı var mı?
Her mekânda ayrı reklam filmleri göstermek mümkün. Hatta aynı mekânın farklı şubelerinde bile farklı filmler gösterilebilir.
Bir reklam veren bize geldiğinde öncelikle ürünlerine uygun doğru hedef kitle tespiti yapmaya çalışıyoruz. Bu da müşteri için doğru mekânların belirlenmesi anlamına geliyor. Yine bir örnek vermek gerekirse LaSalle Moda Akademisi sadece Kuruçeşme ve Nişantaşı’nda çalışma yaptı ve çok da başarılı oldu.
Mekân seçiminde kriterleriniz var mı?
Mekân seçiminde projemizi birlikte üste taşıyacak yerlerle anlaşmaya çalışıyoruz. Önemli olan birlikte büyüyebilmek.
Hesap kutusu masada ne kadar kalıyor?
Hesap kutuları masada reklam filminin izlenmesi tamamlanıncaya kadar kalıyor. Sonrası zaten hesap işlemi. Burada gördüğümüz şu var, sadece hesabı ödeyen değil masadaki herkes bir kere filmi sonuna kadar izliyor. İlgi çekiyor ve çok popüler. Yeniliği ve trendleri takip eden işletmeler çok ilgi gösteriyor.
Geliştirilmeye, çeşitlendirilmeye açık bir proje mi? Önümüzdeki dönemde bizleri projeyle ilgili ne gibi yenilikler bekliyor?
Uygulama esnek ve yeniliklere açık. İlerleyen zamanlarda müşteri ile iletişime geçebilecek interaktif kutuların devreye girmesi hedefleniyor.