Boğalar şampiyon

Yakup KOHEN

Litvanya’da yapılan Avrupa Basketbol Şampiyonası’nda mutlu sona ulaşan taraf, Fransa’yı 98-85 ile geçen İspanya oldu. Turnuvanın başından beri bir numaralı favori olarak gösterilen İspanya bu şampiyonlukla beraber 2009 yılında Polonya’da kazandığı şampiyonluk ünvanını korumuş oldu.

Turnuvaya son yılların en güçlü kadrosuyla katılan ve kadrosunun büyük bölümü NBA oyuncularından oluşan Fransa, zaman zaman İspanya’ya direnmeye çalışsa da, İspanya maçı baştan sonra kadar üstün götürdü. Tony Parker, Batum ve Noah üçlüsüyle maça tutunmaya çalışan Fransa’da Parker’ın 26 sayısı galibiyet için yeterli olmazken; Pau Gasol, Calderon ve Navarro üçlüsünün skorer oyunuyla kupayı aldı. Çeyrek finalde 26, yarı finalde ise 35 sayı atan İspanyol yıldız Navarro finale mücadelesinde ise 27 sayı ve beş asist ile mücadele ederek final karşılaşmasının MVP’si oldu.

Makedonya Sürprizi

Yarı finallerin mağlup takımları Rusya ve Makedonya arasında oynanan mücadelede sahadan 72-68 galip ayrılan Rusya bronz madalyanın sahibi oldu. Hiç kuşkusuz ki turnuvanın en büyük süprizine imza atan Makedonya oynadığı oyun ve gösterdiği mücadeleyle çok büyük takdir topladı. Siena’nın yıldız oyuncusu Bo McCalebb ve Efes’in yeni transferi Ilievski önderliğinde yarı finale kalan Makedonya çeyrek finalde ev sahibi Litvanya’yı yenerken, grup maçlarında da politik açıdan Makedonya’yı tanımayan Yunanistan’ı yenerek büyük sürpriz yaptı. Bu galibiyetten sonra Makedonya basınında çıkan “Pardon tanışıyor muyduk?” başlıklarıyla Yunanistan’a ince bir mesaj veren Makedonlar turnuva dönüşü milli takımlarını havaalanında karşılarken tıpkı şampiyon olmuşçasına bir kutlama yaptılar.

Olimpiyatlara kimler gidiyor?

Finale kalan İspanya ve Fransa 2012 Londra Olimpiyatları’na doğrudan katılma hakkı kazanırken, beşincilik maçında Yunanistan’ı yenerek beşinci olan olimpiyat elemelerinde oynama hakkı kazanan Litvanya ve Yunanistan ile beraber yarı finalistler Rusya ve Makedonya da olimpiyat elemelerinde mücadele etme hakkı kazandı. Ayrıca şampiyonanın en iyi beşi ise Tony Parker (Fransa), Bo McCalebb (Makedonya), Juan Carlos Navarro (İspanya), Andrei Kirilenko (Rusya), Pau Gasol (İspanya) olarak belirlendi.

Mini yorum: Amerika’dan sonra dünyanın en iyi basketbol takımı olarak kabul edilen İspanya ve son yılların en iyi kadrosuyla turnuvaya katılan Fransa finali hiç kuşkusuzu büyük bir sürpriz olmadı. Fakat turnuvaya ev sahibi olma avantajıyla katılan ve beklentileri karşılayamayan Litvanya, çeyrek finalde de Makedonya’ya yenilerek büyük hayal kırıklığı yarattı.

Türk Milli Takımı için de bir paratez açarsak; turnuva şampiyonu olan İspanya’yı yenen tek takım olma özelliği taşıyan milli takım bu galibiyetle potansiyelini ortaya koymuş olsa da, dünya ikincisi olarak geldiği şampiyonada büyük hayal kırıklığı yarattı. Birçok tecrübeli oyuncunun performansı eleştrilere odak olsa da milli takım için en büyük kazanç Enes Kanter ve Emir Predzic olmuş gibi gözüküyor. Turnuva öncesi ve sonrası birçok basketbol otoritesi tarafından çok büyük eleştirilere uğrayan Antrenör Orhun Ene için ise biraz daha sabırlı olunması taraftarıyım çünkü Ene’nin yeni jenerasyonun en parlak isimerinden biri olduğunu Banvit’in son yıllardaki başarılarından görebiliyoruz. Unutmayalım ki bizi geçen sene dünya ikincisi yapan Tanjevic de istenilen başarıya ancak beş yıllık bir süreç sonunda ulaşmıştı. Bence Orhun Ene’nin arkasında durmalı ve onu biraz daha desteklemeliyiz fakat Basketbol Federasyonu için aynısını söyleyemeyeceğim.