Her anne ve baba çocuğunun kendi ayakları üzerinde durabilen, bağımsız bir birey olarak yetişmesini ister. Bilinçli ebeveynler ise bunun yolunun sorumluluk duygusunun oluşturulmasından geçtiğini çok iyi bilir.
Sorumluluk bilinci anne karnındayken başlar. Embriyo annesinin tüm hislerinin farkındadır.
Anne ve baba gelecek bebeğin sorumluluğunu üstlenme heyecanını yaşarken o da dinleyicidir. Bebek doğduğu günden itibaren kendine model olan ebeveynlerinin davranışlarını örnek almaya başlar. Sorumluluk yüklenen anne ve babası onun için bir rehberdir. Çocuğa zamanla yaşına ve kişilik özelliklerine uygun görevlerin verilmesi, ona fırsat tanınması, istenilen olumlu davranışların pekiştirilmesi açısından çok önemlidir. Bu sayede çocuk her geçen gün bağımsızlaşmakta, becerileri artmakta ve özgüveni oluşmaya başlamaktadır. Beklenen beceriler çocuğun yaşına uygun olmalıdır. 2 yaşındaki çocuktan bardaktan su içmesi, 3 yaştan yemeğini kendisinin yemesi, 4 yaştan oyuncaklarını toplaması, 5 yaştan masaya tuzluk taşıması beklenebilir.
Sorumluluk bilinci kademeli oluşan davranışlarla pekişir. Küçük adımlarla yol alınmalıdır. Sabırlı olunmalıdır. Hızlı hareket edebilme adına çocuğun yerine görev hemen tamamlanmamalıdır. Çocuğun hata yapmasına izin verilmelidir. Hata yaparsa eleştirilmemelidir. Kurallar arada hatırlatılmalıdır. Olumlu geri bildirimler verilmelidir.
Bunlar çocuğun özgüvenini arttıracaktır.
Övgünün dozu önemli
Olumlu geri bildirim işin sonucu ne olursa olsun yapılmalıdır. En başta çocuğun üstlendiği görevi yapma arzusu övülmelidir.
Fakat övgünün dozu çok iyi ayarlanmalıdır. Çocuğun yaşı gereği ondan beklenen en küçük normal davranışı ekstra övgüyle değerlendirmek doğru değildir. Çocuktan beklen rutin sorumlulukların dışında yerine getirdiği, üstlendiği bir görev övgüyü gerektiren bir davranıştır. Her hareketin gereğinden fazla övülmesi şişirilmiş bir özgüvene neden olabilir.
En küçük bir davranışı sanki büyük bir olaymış gibi alkışlanan, abartıyla övülen çocuk bu muameleyi çevresinden, arkadaşlarından da görmek ister. Böyle çocuklar her yaptıklarının çok mükemmel olduğunu düşünebilirler, hata yapmaya tahammülsüz olabilirler ve okula başladıklarında hep övgü bekleyebilir, arkadaşlarıyla grup oyunlarında uyumsuzluk yaşayabilirler. Bu nedenle olumlu geri bildirim her zaman dozunda ve gerçekçi olmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, sorumluluk özgüveni pekiştirirken özgüven de sorumluluk alma duygusunu arttırır. Fakat şişirilmiş özgüven sorumluluktan kaçma hissini de uyandırabilir.
Bu nedenle ailelerin tutumu, doğru model olması ve gerçekçi, abartıdan uzak olması bilinçli bir sorumluluk bilinci yaratmada çok önemlidir.
Röne Kaspi
Eğitim Koordinatörü
Ulus Özel Musevi Okulları