Şabat Para veya ‘Kızıl İnek’ten bahsedilen Şabat; Şabat Ahodeş’ten önceki Cumartesidir. Bu yıl 17 Mart Cumartesi gününe gelen ‘Şabat Para’da Tora’nın “Taase- Yap” şeklindeki mitzvalarından olan, Kızıl İnek ile arınma mitzvası anlatılır ve bu şekilde Pesah ile ilgili hazırlıklar başlamış olur.
Şabat Para olması sebebiyle, sinagogda sabah duası sırasında iki Tora çıkarılır. Bir tanesi haftanın peraşası, diğeri Maftir içindir. Maftir’de; Kızıl İnek (Para Aduma) ile yapılan arınma prosedürünün anlatıldığı bölüm okunur. (Bamidbar- Hukat-19:1-22).
Bet Amikdaş zamanında, Pesah’ta Tapınağa kurban getirebilmek, Pesah korbanından yiyebilmek için, kişinin rituel olarak arınmış olması gerekmekteydi. Günümüzde Tapınakla ilgili ritüelleri fiziksel olarak yerine getirme şansı bulunmuyor. Ancak bu ritüellerin kurallarını Tora’da okuyarak, bu mitzvayı pratikte olmasa da, spiritüel olarak yerine getirebilmek için, Pesah hazırlıkları arifesinde Para bölümü okunur.
Bazı alaha otorilerine göre, her erkeğin Para bölümünü dinleme yükümlülüğü; Tora’da belirtilmiştir.
Para Aduma ritüeli, kişiyi insan cesediyle temas etme sebebiyle oluşan tuma-ritüel kirlilikten arındırır. Kendileri tamamen arınmış durumda olan kişiler, tame-ritüel olarak kirli olan kişiyi arındırdıktan sonra, kendileri tame duruma geçerler. Birini temizlerken, prosedürü yapanların kirlenmesi, Para Aduma kanununu anlaşılamayan ve açıklanamayan, sadece Tanrı’ya olan inançla yerine getirilen bir mitzva sınıfına koyar.
Gelmiş geçmiş en bilge kişi-Haham mikol Haadam-olarak adlandırılan Kral Şlomo’nun, “Bilge olacağım dedim, ama bu beni aşıyordu”(Vaiz 7:23) sözlerini, Midraş Raba, şöyle açıklar: “Tora’nın bütün emirlerini kavradım. Ama Para Aduma ile ilgili bölümü dikkatle gözden geçirip, araştırmama ve sorgulamama rağmen, bunu bilgece anlayabileceğimi sansam da, bu beni aşıyordu.”
Ölü ile temastan gelen ‘tuma’ durumundan temizlenme
Judaism’de hayat kutsallık, ölüm ise bir kirlilik halidir.
“Gökleri ve yeryüzünü bugün size karşı şahit gösteriyorum: Yaşamı ve ölümü koydum önüne-berahayı ve laneti. Ve (sen,)yaşayabilmen için-hem sen hem de soyun-yaşamı seç!”(Devarim 30:19)
Ölümden kaynaklanan tumadan kurtulmak için:
1-Nida: Kadının adet döneminde ve adet dönemi bittikten bir hafta sonrasına kadar olan tuma durumu nedeniyle eşlerin cinsel olarak ayrı durma hali. Bu saf olmama-tuma durumundan kurtulmak için, period bitişinden yedi temiz gün sonra, kadın mikveye veya denize dalarak ritüel arınma sağlar. Her period döneminde, vücuttan dışarı atılan ölü yumurtalar ile kaybedilen bir hayat potansiyeli vardır. Burada tam anlamıyla ölü ile temas değil, kaybedilen potansiyel bir hayat söz konusu olduğu için, Mikveye veya denize dalmak, tumadan arınmak için yeterlidir.
2-Sabah uyanır uyanmaz yapılan Netilat Yadayim: Her Yahudi’nin, sabah uyanır uyanmaz uyku/ölüm tumasını gidermek için, ellerini özel bir şekilde yıkama yükümlülüğü vardır. (Netilat Yadayim- ellerin yıkanması.) Öğretilere göre, uyurken, bazı hayati fonksiyonlar durur ve ölüye benzer bir duruma geçilir. Bu durumdan kaynaklanan tumadan arınmak için, sadece her eli akan bir suyun altında geleneksel olarak belirtilen şekilde yıkamak yeterlidir.
3-Avi Avot Atuma: ‘En temel tuma kaynağı’, bir insan cesediyle temastan veya aynı odada bulunmaktan kaynaklanan tumadır. Bu şekildeki bir tuma, ancak kızıl bir ineğin küllerinin saf sularla karıştırılmasıyla gerçekleşecek bir ritüel sonucu giderilebilir. Herhangi bir şekilde tuma olan kişi, Bet Amikdaş’a girmeden önce, o tuma şeklinin gerektirdiği biçimde arınmalıdır. Ancak bundan sonra Tanrı’ya hizmet edebilir.
Hukat A-Tora - Tora’nın hükmü
Para Aduma ile ilgili kurallar, hahamlar tarafından ‘Hukat A-Tora - Tora’nın Hükmü’ kavramının en temel örneği olarak tanımlanır. Huka, Tora’daki mitzvalar içinde insan mantığıyla açıklanamayacak olan kurallardır.(Buna karşılık, mişpatim, insan düşünce yapısıyla mantıklı bir şekilde açıklanabilecek kurallardır).
Huka tarzı kuralların en belirgin olanı Para Aduma-Kızıl İnek’tir. Arınma töreni sırasında kızıl ineği yakan, küllerini toplayan ve seremoniyi gerçekleştiren herkesin arınmış ve saf halde olmaları gerekir. Tören sonucunda ise, ölüyle temas etmiş olan kişi arınırken, törene iştirak edenler, Koen, korbanı yakan kişi, küllerini toplayan kişi, hepsi tame –ritüel olarak kirli olurlar.
Huka tarzında, insanın anlayış kapasitesini aşan mitzvalar, Tanrı’ya olan kayıtsız şartsız inancı simgeler. “Mantığını anlamasak bile sadece Tanrı istediği için yapacağız” mesajını verir.
Para Aduma-Kızıl İnek
Ölü ile temastan oluşan tumayı gideren tek yol olan Kızıl İnek seremonisini anlamak veya açıklamak mümkün olmasa da, bilgeler bazı anlamlı sembollere dikkat çeker:
“…herhangi bir kusuru olmayan, üzerine boyunduruk geçirilmemiş tamamen kzıl bir inek getirsinler… Koen, bir sedir dalı,bir zufa otu ve (bir miktar) kırmızı (yün iplik) alıp,(bunları) ineğin yanışına atsın.” (Bamidbar- 19:2-19:6)
1-Renk: İneğin renginin tamamen kızıl olması, şüphesiz ‘kan’ı çağrıştırır. Ölü ile temastan kirlenmiş olan kişi ancak kan ile arınma sağlar. Ancak ölüm, ölüm ile oluşan tumayı temizleyebilir.
Başka bir yoruma göre kırmızı renk, günahı simgeler.
2-Kusursuz olması: Kızıl ineğin tamamen kusursuz olması gerekmektedir. Bu da, tuma olan olan kişiye, arınma ile verilen yeni hayatı, tertemiz, kusursuz bir yeni hayatı simgeler.
3-Üzerine boyunduruk geçirilmemiş: Seremonide kullanılacak kızıl ineğin üzerine hiç boyunduruk geçirilmemiş olması, hatta boyunduruk geçirilmeden bile herhangi bir işte çalıştırılmamış olması gerekir.
Bir yoruma göre, üzerine boyunduruk çıkmamış olması, Yahudi halkının Tanrı’nın hâkimiyetini tanımadaki eksikliklerini simgeler.
4-Sedir dalı: Sedir ağacı, daimi olmanın, kalıcılığın sembolüdür ve Yeruşalayim’de kalıcı olması ümit edilen Kutsal Tapınağın inşasında da bu yüzden sedir ağacı kullanılmıştır.
Başka bir yoruma göre, sedir ağacı, aromatik bir yapıya sahiptir. ‘Rahatlatıcı aroma’ terimi, yakılan diğer sunuları tarif etmek için kullanılır. Bir sununun, Tanrı için ‘yatıştırıcı aroma’sının olması, bu sununun Tanrı tarafından tamamen kabul edildiğini sembolize eder.
5-Zufa otu: Zufa otu, arındırmayı sembolize eder. Mısır’dan çıkış akşamında, İsrailoğulları, Tanrı’nın, onların kapılarını ‘atlaması’ için, kapılarında işaret olacak kanı, zufa otu ile sürmüşlerdi. Buradan da, zufa otunun, arındırıcı enerjilerin rahatça geçmesini sağlamak için, bunu engelleyen blokajları açma özelliği olduğu sonucu çıkarılabilir.
6-Kırmızı yün iplik: Kırmızı yün iplik, Yom Kipur’da Azazel’e yollanan ve halkın günahlarını taşıyan keçinin boynuna bağlanan kırmızı ipliği simgeler. Yom Kipur’da birbirinin tamamen aynı olan iki erkek keçi, biri Tanrı’ya kurban edilmek üzere, diğeri de yamaçtan atılıp Azazel’e kurban edilmek üzere, kura ile seçilirdi.
Bu sembollerin yakılması ile kızıl ineğin, ölüm ile kirlenmiş olan kişileri arındıracağı ve Tanrı’nın, yaşayan insanların Tanrı’sının onlara, kurban edilen hayvanınkine karşılık, yeni, temiz bir hayat bağışlayacağını simgeler.
Para Aduma-Altın buzağı bağlantısı
Bazı yorumcular, insan mantığının açıklayamayacağı, ama buna rağmen tereddütsüz olarak, Tanrı inancı ile yerine getirilen Para Aduma mitzvasının, altın buzağı günahının kefareti olduğunu ifade eder. Midraş Tanhuma, bunu, şu örnekle açıklar: Bir gün saray hizmetlilerinden birinin oğlu, sarayı kirletir. Kral da, “Annesini çağırın, oğlunun pisliğini temizlesin,” der. Aynı şekilde Tanrı da, “Kızıl inek, altın buzağı günahının kefaretini sağlasın,” der.
Başka bir yorum da, altın buzağının, İsrailoğulları tarafından, ona tapmak için yapılmadığından bahseder. İsrailoğullarının asıl niyeti, Tanrı’nın varlığını, dünyevi, elle tutulur bir şekilde görünebilir hale getirmekti. Bu istek, daha sonraları, Mişkan ile gerçekleşti.
Altın buzağı ile Mişkan, ikisinin de amacı aynı olmasına rağmen, birisi putperestlik aracı, diğeri ise Şehina’nın barındığı yer oldu. Altın buzağı ile Mişkan’ın farkı neydi? Mişkan, Tanrı bunu buyurduğu için inşa edildi. En ufak detayına kadar tamamen Tanrı’nın direktifleri doğrultusunda gerçekleşti. Bu şekilde oluşturulan fiziksel bir mevcudiyet, Şehina’nın barınabileceği kutsallıkta bir tapınağa dönüşebildi. Fakat insan tarafından tasarlanan herhangi bir plan, Tanrı’nın verdiği spesifik talimatlardan yoksunsa, bu ‘avoda zara-putperestlik’ ile sonuçlanacaktır.
Altın buzağı olayından alınacak ders, Tanrı’nın varlığının İsrailoğulları’nın üzerinde olması için gereken ön koşuldur. İsrailoğulları bunun gerçekleşmesi, Tanrı’nın varlığının onların yanında olmasını sağlamak için, O’nun spesifik kurallarına, O’nun istediği şekilde uymaları gerekir.
Para Aduma kanunu (hukası), mantık almasa bile yerine getirilen kuralların en belirgin örneğidir. Bu da, altın buzağı günahına yol açan davranışın tam tersi bir anlayışı simgeler. Neyin spiritüel ve kutsal olup olmadığı konusunda insan algılarına başvurmak yerine, tamamen ‘Retzon Hashem’-Tanrı’nın isteğine boyun eğmek, kayıtsız şartsız uygulamak, ancak bu şekilde ‘Aşraat haŞehina’-(Tanrı’nın varlığının orada ikamet etmesi, orada hissedilmesi)elde etmektir.
Para Aduma sadece altın buzağı için kefaret sağlamakla kalmaz, aynı zamanda Mişkan’a girebilmenin de ön koşuludur.
Önemli Not: Yazıda kısa bir özet olarak verilmiş olan bilgiler, okuyucuya konu hakkında fikir vermek amacıyla, El Gid Para El Pratikante (Gözlem), Bamidbar (Gözlem), Mitzvot (Gözlem) kitaplarından, www.ou.org, www.chabad.org, www.torah.org, www.betemunah.org, www.torahweb.org, www.shemayisrael.co.il, www.torahresource.com, myjewishlearning.com , www.jewfaq.org, www.akhlah.com sitelerinden derlenerek hazırlanmıştır. Cemaatlerin farklı gelenekleri ve uygulamaları olabildiği için özel günler ve uygulamalar hakkında en doğru ve detaylı bilgiler için, cemaatin kendi Rabi’lerine başvurması gerekir.