Eski Sovyetler Birliği ülkelerinin ulusal arşivleri ile varılan anlaşma sayesinde, savaş dönemine ait arşiv belgeleri, kaybolmuş Sovyet Yahudiliğinin öyküsüne ışık tutuyor
Ukrayna, Belarus, Litvanya, Estonya ulusal arşivleri ve KGB arşivlerinin rızası ile Yad Vaşem Holokost Araştırma Merkezi’nin Nisan ayının üçüncü haftasında açığa çıkaracağı bir milyondan fazla belge, Sovyet Yahudiliğinin geçmişine ışık tutacak. İkinci Dünya Savaşı dönemine ait bu ülkelerde yaşamış ve hayatta kalabilmiş insanların kişisel evraklardan oluşan belgeleri araştırmacılara ışık tutacak.
Yad Vaşem Holokost Araştırma Merkezi’nin arşiv bölümü başkanı Dr. Haim Gertner, Orta ve Doğu Avrupa Yahudi toplumları hakkında halen birçok bilinmeyenin bulunduğunu vurgulamakta; “Bu bölgelerden bilgi almak çok güçtü, oralarda Naziler tarafından bir günde yok edilmiş Yahudi cemaatleri vardı ve hiç kimse onların nasıl yok edildiği hakkında bilgi veremiyordu” demekte.
Demir Perde’nin düştüğü 1991’den günümüze Sovyetler Birliği Yahudiliği hakkında bilgiler azar azar Batı’ya verilmekteydi. Son belgeleme projesi kapsamında hayatta kalanlara ait kişisel kayıtların kopyaları Yad Vaşem’de toplandı. Bu koleksiyonun içinde pasaportlar, kimlik belgeleri, yaşadıkları eve ait kayıtlar, demografik kayıtlar, sağlık raporları, öğrenci karneleri türünden bilgiler bulunuyor. Bu kayıtlar, savaş öncesi ve sonrası Yahudi toplumlarının yaşamlarına ait bilgiler içeriyor.
Kayıtların Sovyet Yahudiliğinin yok edilmesi ile ilgili sessizliği bozacağı ve bazı gerçekleri gün yüzüne çıkaracağı tahmin ediliyor. Savaş öncesinde Sovyetler Birliği’nde yaşayan 5 milyon Yahudi’den 2.7 milyonu öldürüldü.
Sovyet Yahudilerinin soykırımı hiçbir zaman Holokost’un bir gerçeği olarak kaleme alınamadı. Sovyetler her zaman Sovyet Yahudilerinin, Yahudi oldukları için değil, Sovyet vatandaşı oldukları için öldürüldüklerini iddia etti.
Kayıtlar Menahem Begin gibi tanınmış Yahudilere ait belgeleri de içermekte. Komünizm karşıtı girişimlerinden dolayı tutuklanan Begin’in soruşturmasının 140 sayfalık tutanakları, kimlik bilgileri ve parmak izleri de bulunuyor.
Belgeler, az tanınan kahramanlar hakkında da bilgilendiriyor. İkinci Dünya Savaşı yıllarında 106 numaralı birliğin başkanlığını yapan Yahudi partizan Chaim Feyglman’ın dramatik öyküsünün ardındaki gerçek bu belgeler sayesinde ortaya çıkıyor.
Chaim Feyglman, geniş bir Yahudi ailesinin çocuğu olarak Minsk’te dünyaya geldi.1941’in savaş ortamında Minsk’ten kaçmaya çalışırken yakalandı. Önce bu kentin yakınındaki Drozdi temerküz kampına, ardından hapishaneye nakledildi. Bu arada ailesi kent gettosunda bulunmaktaydı. Chaim Feyglman nasılsa Nazilerin elinden kaçmayı başardı. Getto hastanesinde iş buldu. Orada daha sonra gettonun direniş lideri olacak Hersh Smolar ile tanıştı. Smolar ile Feyglman 1941’in Ağustos ayında gettonun yeraltı direniş gücünü kurdular. Feyglman, getto hastanesinin tıbbi malzemelerinin bulunduğu deposunda silahlar gizliyor, onları gerektiğinde partizanlara ulaştırıyordu. Naziler hastanede bir yeraltı deposu bulunduğunu öğrendiklerinde tüm hastalarla doktorları öldürmekten kaçınmadılar.
1942’nin Ağustos ayında Naziler gettoda yaşayan Yahudilerin 20 bin kadarını zehirli gaz saldıkları kamyonlarda öldürdüler. 1943’ün Haziran ayında civardaki ormanlara kaçan Chaim Feyglman orada 1000 kişilik 106 numaralı birliğin liderliğini yaptı. Bu birlik demiryollarını bombalamak gibi birçok yeraltı harekâtında başarılı oldu. 1944’ün Temmuz ayında birlik dağıtıldı. Feyglman emekliye ayrıldığı 1977 yılına dek çeşitli işlerde çalıştı. Savaş yıllarında ciddi şekilde yaralanan Feyglman’ın bir oğlu, bir kızı ve torunları oldu. 1991’de kızının ailesi ile birlikte İsrail’e göç etti.
Chaim Feyglman’ın silah arkadaşlarının savaş sonrasında yaptıkları sözlü ve yazılı tanıklıklar Belarus arşivlerinde yer aldı. Bu belgeler ile Feyglman’ın kimliğine ait evraklar araştırmacılara onun yaşam öyküsünü ortaya çıkarma olanağını sağladı.
Yad Vaşem Holokost Araştırma Merkezi, bu hafta Holokost Kurbanlarını Anma Günü’nden itibaren bu değerli arşiv bilgilerini kademeli olarak araştırmacılara açacak. Yad Vaşem ile eski Sovyet ülkelerinin ulusal arşivleri arasında varılan anlaşma, Genesis Foundation ile European Jewish Fund’un desteğinde gerçekleşti.